"وفي تلك" - Traduction Arabe en Turc

    • ve o
        
    • tam o
        
    ve o gece, tüm ailesi kanepelerde uyudular ve ev sahibimiz annesiyle birlikte uyudu biz yatakta yatabilelim diye. TED وفي تلك الليلة، أسرتها بأكملها أخذوا الأرائك و نامت جنبا إلى جنب مع أمها حتى يمكننا أن نأخذ أسرتهم.
    ve o noktada, aslında beynimde bir havai fişek patladı. TED وفي تلك اللحظة، في الواقع، الألعاب النارية انفجرت في ذهني.
    ve o anda anlamış ki korkması için hiçbir sebep yok. Open Subtitles وفي تلك اللحظة أيقن أنه لم يكن هناك داع لكي يخاف
    ve o anda, köpek Buda'nın sevgi ve şefkatine dönüşür. TED وفي تلك اللحظة تحوّل الكلب إلى بوذا الحب والرحمة وتجلى له
    tam o anda,Betsy ve Ursula Lyle ile ilgili gerçeği babasına anlatmak üzereydi Open Subtitles وفي تلك اللحظة بالذات, بيتسي وأورسولا في طريقِهم إلى والدها لاطلاعه على الأخبار
    ve o günlerde, borsada çalışamazdın, otobüs veya uçak kullanamazdım. TED وفي تلك الأيام لم يكن بإمكاني العمل في البورصة أو قيادة حافلة أو طائرة.
    ve o anda fark ettim ki, bu insandan ben sorumlu değilim. TED وفي تلك اللحظة أدركت أنني لست مسؤولة عن هذا الشخص.
    Tetiği çekiyor ve o anda bağırarak uyanıyorum. Open Subtitles ضغطت على الزنادِ وفي تلك اللحظة قمت من النوم و انا بصرخ
    Kahve içmeye gitmişti. Ve, o anda, hayatım mahvoldu. Open Subtitles ذهب لتناول القهوة وفي تلك اللحظة أفسد حياتي
    ve o anda, bir şeyden emindim. Open Subtitles وفي تلك اللحظة أنا كنت متأكّد من شيء واحد.
    Kesinlikle karışıklık çıkacak ve o karışıklıkta gelip seni buradan çıkartmak istiyorum. Open Subtitles سيكون هناك فوضى مطلقة. وفي تلك الفوضى، أنوى النزول وإخراجك.
    Değişeceklerine inanırlar, ve o anda değişirler. Open Subtitles أتعرفين، يؤمنون بأنّهم سيتحولون، وفي تلك اللحظة يتحولوا.
    Burası aktif bir av kampı ve o akşam ekip, kutuplarda geçimini sağlamanın gerçekleriyle tanışıyor. Open Subtitles هذا مخيم صيد فاعل، وفي تلك الأمسية تعرّف الفريق على حقائق إعالة المرء لنفسه في القارة الشمالية
    Öldürmek üzere olduğum adama baktım ve o an herşeyi daha iyi anlamaya başladım. Open Subtitles نظرت للرجل الذي سأقتله وفي تلك اللحظة، رأيت ذلك بوضوح:
    ve o noktada, sana yardım edebilir miyim bilmiyorum. Open Subtitles وفي تلك المرحلة,لا أعلمُ إن كان بإستطاعتي حينها مساعدتك.
    ...kendimi dipte hissettim "Buraya kadar her şeyi batırdım" diyordum ve o anda garip bir ses duydum. Open Subtitles لقد ظننت أنني يأست،هذه هي لقد أخفقت كل شيء وفي تلك اللحظة، سمعت هذا الصوت الجنوني
    ve o an bana seslendiler: Open Subtitles وفي تلك اللحظة، يسمونه لي في ، كما تعلمون.
    ve o an ona aşık oldum. Open Subtitles أكثر عمل إيثاريّ قام به قطّ، وفي تلك اللحظة أحببته.
    ve o an, içimdeki potansiyeli gördü sanırım. Open Subtitles وفي تلك اللحظة، أفترض أنّه رأى شيئاً فيّ.
    Ve tam o sırada... değer verdiğim ne varsa alıp... onları yalnızca bir şeye çevirdim... bir hatıraya. Open Subtitles وفي تلك اللحظةِ أَخذتُ كُلّ شيءَ كَانَ غاليَاً بالنسبة لي وحولته إلى لا شيئ
    tam o sırada da KGB seni tutuklayıp Sibirya'ya gönderirdi. Open Subtitles من المحتمل أن تقول الحرية وفي تلك اللحظة ستقوم المخابرات الروسية بإعتقالك وإرسالك إلى معتقل سيبيريا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus