"وقاحة" - Traduction Arabe en Turc

    • kabalık
        
    • kaba
        
    • küstahlık
        
    • küstahça
        
    • kabaydı
        
    • kabasın
        
    • kabaca
        
    • küstah
        
    • kabalıktır
        
    • saygısızlık
        
    • kabayım
        
    • Ayıp
        
    • terbiyesizlik
        
    • nezaketsizlik
        
    Size büyüleyici dememin kabalık olduğunun farkındayım ama gerçekten çok sıra dışı bir kişiliğiniz var. Open Subtitles أحسب أنها وقاحة أن أصفك بالمدهش ولكنك رجل شديد الندرة
    Size büyüleyici dememin kabalık olduğunun farkındayım ama gerçekten çok sıradışı bir kişiliğiniz var. Open Subtitles أحسب أنها وقاحة أن أصفك بالمدهش ولكنك رجل شديد الندرة
    Sevgili çocuğum, merhametin noksanlığı, gözyaşı fazlalığı kadar kaba olabilir. Open Subtitles عزيزتي, إنعدام الرحمة قد يكون بنفس وقاحة الدموع المبالغ بها
    Biz çocuklar, saygısız veya kaba olduğu düşünülmeden ebeveynlerimizi eleştirebilirdik. TED نحن الأطفال كان يُسمح لنا بنقد آبائنا دون اعتبار ذلك قلة احترام أو وقاحة منا.
    Sorun küstahlık değil, pratiklik. Open Subtitles انها ليست مسألة وقاحة ولكنها مسألة التنفيذ
    Size küstahça gelebilir ama benim gibi birine ihtiyacı var. Open Subtitles ومع أن الأمر قد يبدو وقاحة فهي تحتاج إلى شخص مثلي
    Normalde kadınların böyle konuşmasına aldırmam. Ama bu çok kabaydı. Open Subtitles عادةً لا أمانع كون النساء قاسيات لكن هذه وقاحة منكِ
    Bütün restoranı benim için kapattı. bizi rahatsız ediyorsun. Çok kabasın. Open Subtitles ،نحن نحاول التمتع بالعشاء لاثنان فقط .انت تزعج وجبة طعامنا، أنها وقاحة منك
    Aslında, bence bu düpedüz kabalık, çünkü ben senin emir erin değilim ahbap. Open Subtitles فى الحقيقة ، أقل ما يقال عنها وقاحة لأنني لست أنا طفلك الرضيع يا رفيق
    Kimse seni istemezken yaşaman bile kabalık ...ama bir düğüne davetsiz gelmek... Open Subtitles يكفيك وقاحة أنك حي برغم أن أحداً لا يريدك لكن أنت تظهر في الزفاف بدون دعوة
    Babam büyüklere ilk adlarıyla seslenmenin kabalık olduğunu söyledi. Open Subtitles أبونا قال إن مناداة البالغين باسمهم الاول وقاحة
    Annem derdi ki, bütün kötülüklerin temelinde kabalık yatar. Open Subtitles ذلك فقط وقاحة. حسنا أمي كانت تقول دائما، الوقاحة أصل كل الشرور.
    Tamam, kaba olmamak gerekir, fakat burada olmanın özel bir nedeni var mı? Open Subtitles حسناً لا أقصد وقاحة لكن أهناك سبب لوجودك هنا؟
    Bazı kültürlerde arkadaşlarının bilgilerini gizlice okumak kaba bir hareket olarak algılanır. Open Subtitles ببعض البلاد يعتبر تجسس الشخص على صديقه وقاحة
    Katılıyorum, kaba oldu. Ama özel konuşmak istedi. Open Subtitles أوافقك الرأي, تلك وقاحة و لكنها طلبت بعض الخصوصية
    Bir öneride bulunsam küstahlık mı etmiş olurum? Open Subtitles هل تعتقدين أنها وقاحة إذا تقدمت بإقتراح آخر ؟
    - Sormam küstahça ve saygısızca olmayacaksa hangi tarafta savaştınız Bay Thomas? Open Subtitles هل سيكون تهور و وقاحة لو سألت في أي جانب كنت سيد, توماس؟
    Bu söylediğim şey çok kabaydı. Çok kabaydı. Özür dilerim. Open Subtitles هذه وقاحة ، أعلم عندما أقول شيء وقح فأسف لهذا
    Tubby, çok kabasın. Getirecek misiniz, bayan? Open Subtitles هذه فعلاً وقاحة يا توبي هل سنقبل بهذا يا سيدتي؟
    Birisinin evine habersiz gelmenin kabaca bir hareket olduğu söylendi bana hep. Open Subtitles قيل لي إن زيارة بيت شخص ما بلا دعوة قد تعتبر وقاحة.
    Hayır, haklı olduğumu biliyorsam... ..bunlar beni sadece daha küstah yapar. Open Subtitles لا، كل هذا يجعلني أكثر وقاحة عندما أعرف أنني على حق
    Diğer insanların konuşmalarını dinlememelisin. Bu kabalıktır. Open Subtitles لا يجب أن تصغي إلى أحاديث الآخرين فتلك وقاحة
    Umarım bunu saygısızlık olarak görmüyorsunuz. Open Subtitles أتمنى ان لا تعتبر هذا وقاحة
    Çok kabayım, değil mi? Open Subtitles كان هذا بالفعل وقاحة مني، اليس كذلك ؟
    Ayıp olur diye telefonu cevaplamadan yapamıyorsun. Open Subtitles لا تستطيع تجاهل المكالمة لأن ذلك سيكون وقاحة
    - Asla, ve bunun terbiyesizlik olduğunu düşündüm. - Bunu merak etmiyorum. Open Subtitles مطلقا, واعتبرتها وقاحة منه لا عجب فى ذلك
    Kahvaltıdan önce içki içmeye diyeceğim yok da bana teklif edilmemesi nezaketsizlik. Open Subtitles لا أمانع أن يشرب الرجل ... قبل الفطور ولكنها وقاحة ألا تقدم لي الشراب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus