İddiamız bu yöndeydi ve işe yaradı. | TED | كان هذا هو رهاننا الكبير، وقد نجح هذا الرهان. |
ve işe yaradı. Bu sadece taklitti. Sence de öyle, değil mi? | Open Subtitles | وقد نجح الامر كل ما علي الآن هو الادعاء اني كذلك |
Düşündüm ki eğer başka birisi seni heyecanlandırırsa, yeniden mutlu olursun ve tekrar arkadaş oluruz diye düşündüm ve işe yaradı. | Open Subtitles | ظننت أنك لو تحمست لواحدة أخرى فستصبح سعيداً ونرجع إلى بعضنا كأصدقاء وقد نجح ذلك |
Sadece bir bayanı etkilemeye çalışıyordum. - İşe de yaradı. | Open Subtitles | كنت احاول إثارة إعجاب سيدة، وقد نجح الأمر |
İşe de yaradı. Ayrıldık. | Open Subtitles | وقد نجح ذلك |
Zekiceymiş ve işe yaradı. | Open Subtitles | هذا كان ذكاءاً.. وقد نجح الامر, |
Red John'ı yakalamak bir oyun oynadık ve işe yaradı. | Open Subtitles | وفاتنا المُزيّفة كانت حيلة لإيقاع (ريد جون) في شركِ، وقد نجح الأمر. |
Keith Dixon dükkanıma geldi elinde velvetin örneği ile, ve işe yaradı. | Open Subtitles | أتى (كيث ديكسون) بمتجريّ ، "و معه عيّنة من "الفلفتين . وقد نجح |
Sonra golfü çıkarttı, ve işe yaradı. | Open Subtitles | - بعدها أتى بلعبة القولف ، وقد نجح . |
Rol yapıyordum ve işe yaradı. | Open Subtitles | -كنت أتظاهر، وقد نجح الأمر |
ve işe yaradı. | Open Subtitles | وقد نجح هذا. |
- ve işe yaradı. | Open Subtitles | وقد نجح |
ve işe yaradı. | Open Subtitles | وقد نجح الأمر |
ve işe yaradı. | Open Subtitles | وقد نجح الامر |
- Yaptım ve işe yaradı. | Open Subtitles | -هذا صحيح، وقد نجح . |
ve işe yaradı. | Open Subtitles | وقد نجح الأمر |
İşe de yaradı. | Open Subtitles | وقد نجح في ذلك |
İşe de yaradı! Sana hadi oradan be! | Open Subtitles | وقد نجح ذلك |