"ولا توجد" - Traduction Arabe en Turc

• şey yok
• de yok
• yoktur
• bile yok
• Ve hiç

Size yıllardır para ödüyorum ve yapabileceğiniz bir şey yok mu?
كنت أدفع لكم طوال تلك السنوات ولا توجد طريقة لتساعدونا ؟

- Öyle görünüyor ki herkes çift olacak, bense bekarım, gelecekte umut veren heyecanlı bir şey yok, onun tanıdıklarından birinin benim için uygun olabileceğini düşündüm.
الأمر هو, المناسبة للأزواج وأنا لست ضمن زوج ولا توجد آفاق مثيرة لذا ظننت ان شخص من حشده قد يلائمني

Ve hiç kimsenin bunu çalabilme ihtimali de yok.
ولا توجد أي فرصة لاي شخص ليسرقت هذه أيضا

Çok çalıştığın için birden fırlamış olabilir, ...ve kas hasarını gösteren başka belirti de yok zaten.
لكن يمكن أن ينتج ذلك من العمل المرهق ولا توجد لديك اي مؤشرات على أضرار عضليه

Bir annenin çocuğunu kaybetmesi kadar acı bir şey yoktur ama sorun değil.
ولا توجد هناك خسارة أكبر من فقدان أحد الأبوين للطفل، ولكن لا بأس.

Saç teli veya lifi bile yok. Yağmur hepsini süpürmüş.
ولا توجد بقايا شعر أو أنسجة أيضا, قام المطر بمحوها جميعا.

Ve hiç rüzgar yada başka bir şey olmadan deniz ortasında kalmışım öyle mi?
ولا توجد رياح أو أى شىء؟ وأنا محبوس فقط هناك لمدة طويلة؟

Pek bir şey yok. Ne fotoğraf ne posta.
ليس بالكثير ، فلا يوجد صُور ولا توجد رسائل إلكترونية

Yüksek teknoloji ürünü de pek bir şey yok.
ولا توجد هناك تكنولوجيا حديثة يمكن الحديث عنها.

Bunu kanıtlayacak hiçbir şey yok değil mi?
ولا توجد أيّة طريقة لإثبات ذلك طبعًا، صحيح؟

Ölüm belgesi bile yok.. ..ya da adli tabip raporu, hiçbir şey yok.
ولا توجد حتّى شهادة وفاة ولا تقرير للطب الشرعيّ

Evet, dedektifimizle de konuştum ve kurbanımızın tefecilerden birine gittiği bilgisi de yok.
أجل، لقد تحدّثنا إلى متخصص الجرائم، ولا توجد أيّ معلومة عن ضحيتنا عند المرابين المعتادين

Cinsel saldırı belirtisi de yok.
ولا توجد أيّ علامة على الإعتداء الجنسي أيضاً.

Telsiz çalışmıyor ve telefon sinyali de yok.
الراديو تعرض للنار ولا توجد هنا إشارة خلوي

Gökyüzü hiçbir ülkeye ait değildir ve gökyüzünde hiçbir silaha yer yoktur.
السماء لا تنتمي لأيّ بلد .ولا توجد هناك أيّ أسلحة في السماء

bilginin işlenmesidir. Bilginin işlenmesi bir hesap işidir, hesap işi için bilgisayara ihtiyaç vardır -- elinizde madde olmadan bilgisayar yapmanın bilinen bir yolu yoktur.
تحويل للبيانات وبما أن تحويل البيانات يحتاج الى عمليات حسابية والعماليات الحسابية تحتاج الى أجهزة حاسوب.. ولا توجد طريقة معروفة لصنع حاسوب بدون استخدام المادة.

Yasal oy kullanma yaşı 20'dir ve bunu değiştirmeye dair bir önerge yoktur.
سن الإقتراع هو فوق العشرين ولا توجد . مطالبات بتغييره

Bir çok insan evini kaybediyor. Evde hayvan beslemenin imkanı bile yok.
الكثير من الناس يفقدون منازلهم ولا توجد طريقة لرعاية حيواناتهم الاليفة

Dünya'nın sonunun geldiğinden haberleri bile yok.
ولا توجد أدنى فكرة لديهم ان العالم سينتهي

Dün akşam da söylediğim gibi ben kayıp eşya bölümüyüm Ve hiç çanta gelmedi.
كما قلت لك امس, الذي يفقد يرد ولا توجد حقيبه ردت