"ولطيف" - Traduction Arabe en Turc

    • tatlı
        
    • kibar
        
    • hoş
        
    • ve sevimli
        
    • nazik
        
    • şirin
        
    • güzel ve
        
    • kalpli
        
    • ve tatlıydı
        
    Jane gibi tatlı ve ateşli biri ile konuşabilmen bile büyük bir şans. Open Subtitles يجب ان تشعر انك محظوظ لأنك تكلمت مع شخص جذاب ولطيف مثل جان
    Yetenekli, yakışıklı, tatlı saygılı ve hayatla ilgili daha büyük amaçları olan biri. Open Subtitles إنه موهوب ووسيم ولطيف ولديه رؤية وقورة للحياة والقيم النبيلة
    Normalin üzerinde zekaya sahip, okuma ve yazma biliyor, sessiz, sakin ve kibar bir görünüm sergiliyor." Open Subtitles رغم أنه عالي الذكاء ويستطيع القراءة والكتابة هادىء ولطيف كأنما لديه مُرشِح في عقله
    Gerçekten hoş bir beyefendidir ve güzel havai fişekler yapar. Open Subtitles انه رجل محترم ولطيف جدا ويقوم بعمل الألعاب النارية بأتقان
    Kesinlikle Asa veya eSi gibi degil. çok sessiz ve sevimli biri. Open Subtitles إنه ليس مثل آسا أو زوجته إنه هادئ ولطيف جداً
    Ve sende büyüyeceksin, ama aynı kalacaksın, zeki, akıllı, şimdiki gibi nazik. Open Subtitles و أنت ستكون أكبر و ستبقى ذكي وحكيم ولطيف كما أنت الآن
    Büyük hassasiyetle geçen gün bunu yapmayı başardım, çok şirin bir ördek. TED مع قدر كبير من الدقة استطعت طباعة هذه قبل بضعة أيام ، مجسم بطة رائع ولطيف
    Bugün çok sıcak... ama burası güzel ve serin. Open Subtitles الجو حار جداً اليوم ولكن المكان هنا جميل ولطيف
    Demek istiyorum ki, bu görüntünün altında tatlı, kibar, altın kalpli bir adamın olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles ما أقصده أني لم أعلم أن وراء ذلك رجل عطوف ولطيف وطيب رجل ذو قلب حساس
    Akıllı, çok tatlı ve inan bana yatağa girince de gerçekten elinden geleni yapıyor. Open Subtitles إنه ذكي، ولطيف وفي الفراش دعيني أخبرك، إنه يحاول حقاً
    Çok tatlı ve düşüncelisin ama ben programını tekrar doldurmanı istiyorum. Open Subtitles هذا جميل. ولطيف. لكنني الآن أريدك أن تملئيه.
    "Çok tatlı, kibar ve sonunda ne yaptığını biliyor gibi." Open Subtitles هو حلو, ولطيف وأخيراً يبدو أنه يعرف ماذا يفعل
    Şu andan itibaren herkese karşı iyi ve kibar olacağım. Open Subtitles من الآن وصاعداً سأكون طيب ولطيف مع الجميع
    Şimdi hepimiz kibar olalım ve yukarıdaki her kimse sıcak ve içten bir şekilde "Andy'nin odasına hoş geldin" karşılaması yapalım. Open Subtitles الآن فلنصبح مهذبين و نعطى الذى هناك ترحيب كبير ولطيف
    Şimdi hepimiz kibar olalım ve yukarıdaki her kimse sıcak ve içten bir şekilde "Andy'nin odasına hoş geldin" karşılaması yapalım. Open Subtitles الآن فلنصبح مهذبين و نعطى الذى هناك ترحيب كبير ولطيف
    Şakaydı, sadece toplantıdaki gibi komik ve sevimli olun yeter. Open Subtitles أمزح,فقط كن مرح ولطيف كما كنت في الاجتماع
    Harika, sıcak, ve sevimli biri. Open Subtitles شخص ما نظيف، ودافىء , ولطيف
    Sakın kaybetme. Ve unutma, bir haberci kibar, nazik ve dostça davranır. Open Subtitles لا تفقدها، وتذكر المراسل إجتماعي ومجامل ولطيف
    Neden şirin, sessiz, küçük bir lokantaya gidip kutlamıyoruz? Open Subtitles لمَ لا نذهب إلى مطعم هادىء ولطيف لنحتفل؟
    Yani, artık ondan bahsetmeden güzel ve sessizce yemeğimizi yiyelim, olur mu? Open Subtitles لنقم ب... لنقم بتناول غداء هاديء ولطيف من دون التحدث بشأنه ،حسناً
    Hatırlıyorum. Büyük kalpli sevimli çocuk. Open Subtitles بالتأكيد، بالتأكيد أذكره إنّه رجل كريم ولطيف
    Çok sessiz ve tatlıydı. Open Subtitles كان هادئ ولطيف

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus