"ولكنه على الأقل" - Traduction Arabe en Turc

    • ama en azından
        
    ama en azından yaşlı, doğal ve onurlu bir ölüm oluyordu. Open Subtitles ولكنه على الأقل كبير في السن و مات موته محترمة ووقوره.
    ama en azından, geçen haftaki gibi saçma laflar etmiyor. Open Subtitles ولكنه على الأقل لا يهذي بتلك الأشياء التي كان يقولها الأسبوع الماضي
    Hiç hoşuna gitmedi ama en azından oyunda oynamama izin verdi. Open Subtitles لم يعجبه الأمر مطلقاً ولكنه على الأقل تركني أبقى بالمسرحية
    Belki benden nefret ediyor... ama en azından sonunda gerçeği gördü. Open Subtitles هو يكرهنى بالتأكيد ولكنه على الأقل نظر لنفسه فى المرآة
    Cidden mutlu değil. ama en azından Neil'in babası gibi homo değil. Open Subtitles ليس سعيدا بحق0 ولكنه على الأقل ليس شاذا مثل والد نيل0
    Olabilir ama en azından o bana zaman ve enerji harcıyor! Open Subtitles حسنا، ربما، ولكنه على الأقل يحاول أن يضع بعض الوقت والجهد!
    Pek güvenilir bir profil değil ama en azından benim. Open Subtitles ليس الشخصى الواعدة، ولكنه على الأقل من الألغام.
    Daltaşak bir adam gördüğümden emindim ama en azından öğle yemeği kutusunda gelmeyen bir et aldı bana. Open Subtitles بالتأكيد رؤية الرجل عارى امر مخجل ولكنه على الأقل وفر لي وجبة غداء
    - ama en azından bir yere gittiği yok. Open Subtitles ولكنه على الأقل لن يستطيع الذهاب لأي مكان.
    ama en azından yaşamak için çalışmanın ne demek olduğunu biliyor. Open Subtitles ولكنه على الأقل يعرف معنى العمل لجني الرزق
    Evet, Trent harika biri değil ama en azından her zaman yanımda. Open Subtitles وصحيح أن ترينت ليس مثاليًا ولكنه على الأقل دائمًا متواجد من أجلي , كما تعلمون ؟
    Tavırlarının çoğu aptalcaydı, ama... en azından farklıydı. Open Subtitles معظم تصرفاته كانت حمقاء ولكنه... على الأقل كان مختلفاً.
    Evet, ama en azından iyi adamlardan biri. Open Subtitles أجل، ولكنه على الأقل من الرجال الصالحين
    Allah biliyor, Hector'a katılmadığım zamanlar olmuştur ama en azından o kendisine sâdık. Open Subtitles توجد أوقات أحتقر فيها (هيكتور) ولكنه على الأقل صادق مع نفسه
    ama en azından o kişi sen değilsin. Open Subtitles ولكنه على الأقل ليس أنت.
    Arkadaşlarım, bakın: bir köşeye gittiğinizde ve bir dilenciyle sakince ve saygıyla iletişim kurduğunuzda, belki yıllardır, belki hayatlarında ilk kez ve ona inandığınızı, bu şehrin sizin olduğu kadar onların da olduğunu, daha iyi bir şehir için onların yardımına ihtiyaç olduğunu ve bunun tüm sorunların yanıtı olmadığını anladığınızı ama en azından adım atıldığını söyledğinizde harika bir şey oluyor. TED لكنني سأخبركم بشيء يا أصدقاء: عندما تذهب لزاوية الشارع، وتتواصل مع متسول بكرامة واحترام، وربما للمرة الأولى في حياتهم، وتقول لهم بأنك تؤمن بهم، وبأن هذه مدينتهم، كما هي مدينتك، وبأنك بحاجة لمساعدتهم، لجعل المكان أفضل، وأنك تفهم بأن هذا ليس الحل لكل مشاكلهم، ولكنه على الأقل بداية، ستحدث أشياء رائعة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus