Seni strese sokmak istemem ama bir düzen var gibi, değil mi? | Open Subtitles | لستُ أرغب بإثارة قلقك، ولكنّي أشعر أنّ هناك ما يربطهم، أليس كذلك؟ |
Biliyorum, yaşlı, ilişkimiz biraz karmaşık falan ama onun güvenebileceğim birisi olduğunu hissediyorum. | Open Subtitles | اسمع، أعرف أنّه عجوز والأمر معقّد وما إلى ذلك ولكنّي أشعر أنّه شخص أستطيع الاعتماد عليه |
Yani, beni önemseyen arkadaşlarım var, ama bazen kendimi çok yalnız hissediyorum. | Open Subtitles | أعني، لديّ أصدقاء وأناس يهتمّون لأمري ولكنّي أشعر بالوحدة أحياناً |
Çok sık olmaz ama evet bir şeyler hissediyorum. Aradığımız adam o. | Open Subtitles | ذلك لا يحدث في كثير من الأحيان، ولكنّي أشعر به، هذا هو القاتل. |
Bizim aramızda hiç böyle bir şey yaşanmadı ama şimdi, olmaya başladığını hissediyorum. | Open Subtitles | هذا لم يحدث لنا سابقًا حقًا، ولكنّي أشعر بحدوثه الآن |
Beni sevmediğini biliyorum ama beni tanımadığın için sevmiyorsun. | Open Subtitles | أعلم أنّي لا أروق لك حقًّا. ولكنّي أشعر أنّي لا أروق لك لأنّك لا تعرفني. |
Gece müdürü büyük sorumluluklar gerektiren bir pozisyon ama gerekeni yapabileceğimi biliyorum. | Open Subtitles | إنّ وظيفة مدير المناوبة الليلية وظيفة تنطوي على مسؤولية كبيرة، ولكنّي أشعر أنّني أهل للمهمة. |
ama onun sabırsızlanmaya başladığını hissedebiliyorum. | Open Subtitles | ولكنّي أشعر به يصاب بالتوتر |
ama bu güvenli mi hastane yönetmeliğini hiç anlamıyorum, bence doktorların ve kamyon şoförlerinin ve pilotların daha fazla uyuması gerekiyor, daha az değil. | Open Subtitles | أهذا صحي؟ أقصد أنا لا أفهم مهنة الطب ولكنّي أشعر بشعور الأطباء... -وسائقي الشاحنات ... |
Şu an tamir etmeye çalışıyor ama biraz yardım alsak-- | Open Subtitles | ولكنّي أشعر لو أنّنا حصلنا على... |
ama hissediyorum ki olacaklar | Open Subtitles | ولكنّي أشعر بأنّ ما يحدّث |
Muhtemelen beni ilgilendirmez ama Quinn'le ilgili konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | -مرحبًا" " قد لا يكون هذا من شأني، ولكنّي أشعر بأنّ عليّ إخباركِ عن (كوِن) |
ama endişeleniyorum, Benny. Onunla tanıştığın günden beri endişeliyim. | Open Subtitles | ولكنّي أشعر بالقلق يا (بيني) كنت قلقة منذ اليوم الذي إلتقيتها فيه. |
ama ben her gün bu yükü taşıyorum. | Open Subtitles | ولكنّي... أشعر بالذنب كلّ يوم |