"ولكنّي لن" - Traduction Arabe en Turc

    • Ama
        
    Aletler bende var Ama alet çantamı vermem. Aletleri ödünç alabilirsin. Open Subtitles أملك الأدوات، ولكنّي لن أعيركَ حزامي للعدّة، يمكنكَ شراء الأدوات بالتدريج
    Seni kim gönderdi bilmem Ama kimseyle paramı paylaşmam. Bu benim işim. Open Subtitles لا أعرف من أرسلكَ إلى هنا ولكنّي لن أتقاسم مع أيّ كان
    Ama bütün vitamin ve minerallerinizi alana kadar buradan bir yere gitmiyorum. Open Subtitles ولكنّي لن أغادر إلى أنْ تحصلان على كافة الفيتامينات والمعادن اللازمة لجسديكما
    Çok üzgünüm Ama bu kadar önemli birşey olmasaydı seni yüzüstü bırakmazdım. Open Subtitles -أشعر بالسوء ، ولكنّي لن أتخلّى عنكِ إن لم يكن الأمر هام.
    Çok üzgünüm Ama bu kadar önemli birşey olmasaydı seni yüzüstü bırakmazdım. Open Subtitles -أشعر بالسوء ، ولكنّي لن أتخلّى عنكِ إن لم يكن الأمر هام.
    Savaştaysam, kazanmak için ne gerekiyorsa yaparım. Ama masum insanları öldürmem. Open Subtitles حينما أكون بحرب، فسأفعل ما عليّ فعله لأربح ولكنّي لن أقتل الأبرياء
    Neden böyle söylemiş bilmiyorum. Ama bunun olmasına izin vermem. Open Subtitles أجهل سبب قوله ذلك، ولكنّي لن أسمح بوقوع ذلك
    Birimleri istediğin yere yollayabilirsin. Ama bu seferkini kaybetmeye niyetim yok. Open Subtitles يمكنك إرسال خدعة الطوارئ حيثما تُريد، ولكنّي لن أخسر هذه.
    Evet, üzerine biraz kafa yordum gerçekten Ama bir yere gittiğim filan yok. Open Subtitles نعم ، وفكّرت بهم -حقًا فعلتُ هذا - ولكنّي لن أذهب لأيّ مكان
    Üzgünüm, Ama nikâh törenine gelmeyeceğim. Open Subtitles أنا آسف، ولكنّي لن أتمكّن من حضور حفل زفافكِ
    Deniz aşırı hesaplarım biraz daha dayanır Ama şirket hesaplarına ulaşamayacağım. Open Subtitles ستدوم حساباتي الخارجيّة حينًا من الدهر ولكنّي لن أتمكّن من ولوج حسابات الشركة
    Ama öylece durup, buranın sevdiğim bir insanı daha yok etmesini izlemeyeceğim. Open Subtitles ولكنّي لن أظل خالي الوفاض مُنتظراً أن يُدمّر هذا المكان شخصاً آخر أحبّه
    Ama burada uzun bir süre kalmayacağım. Şanslıysak belki bir hafta daha. Open Subtitles ... ولكنّي لن أكون هنا لزمن طويل أسبوع إضافي لو كنّا محظوظين
    Ama benimle konuşmak yok ben sana yardım edemem. Open Subtitles ولكنّي لن أكون قادراً على مساعدتك إن لم تتحدث إلي
    Ben de, seninle aynı şeyi istiyorum, Ama sen güvende olmazsan yapmam gereken şeyi yapamam. Open Subtitles أريد نفس ما تريديه، ولكنّي لن أتمّكن من إنجازه وأنتِ غير آمنة.
    Ama reisliğimi gasp etmeni asla affedemem. Open Subtitles ولكنّي لن أسامحكَ أبدًا على اغتصاب مقاطعتي.
    Çünkü bizim için çok geç Ama kızımı kendinden nefret edeceği bir hâle çevirmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لأنّه فات الأوان بالنسبة لنا، ولكنّي لن أسمح لكِ بأخذ ابنتي وتحويلها إلى نسخة من نفسها ستبغضها
    Sanki arabayı bir tur atmak için alabileceğimi Ama asla sahip olamayacağımı bildiğimden. Open Subtitles ،فقد أستعير السيارة في نزهة وحسب ولكنّي لن أقدر على دفع ثمنها
    Neyi çözmeye çalıştığınızı biliyorum Ama ben taşınmayacağım. Open Subtitles أعرف ما كنت تقوم بتسويته. ولكنّي لن انتقل.
    Umurunda olmayabilir Ama ben onu bulmayana kadar rahat etmeyeceğim. Open Subtitles ربّما يمكنك أن تنسي أمره ولكنّي لن أرتاح قبل أن اجده

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus