Cidden süper bir manşetmiş Ama lütfen bu olayı yazma. | Open Subtitles | يا إلهي، هذا عنوان رئيسي رائع ولكن أرجوكِ لا تكتبي هذا في المقال |
Beni öldürebilirsin Ama lütfen bırak onu gitsin. | Open Subtitles | يمكنكِ أن تقتليني، ولكن أرجوكِ دعيها تذهب. |
Sana yalnızca birkaç soru sormak istiyorum, ...biraz tuhaf gelebileceğini biliyorum, Ama lütfen sabret. | Open Subtitles | أريد أن أسألكِ بضعة أسئلة وأعرف أنها قد تبدو غريبة ولكن أرجوكِ تحمليني. |
Ama lütfen geçmek üzere olduğun çizgiyi bir düşün. | Open Subtitles | ولكن أرجوكِ فكري في الخط الذي تريدين العبور منه. |
İstediğini düşün, Ama lütfen ağlama. | Open Subtitles | تأملي كل شيء, ولكن أرجوكِ لا تبكي. |
Hatalar trajedi değildir. Ama lütfen Yüce Güç bana yardım et ki, öğrenebileyim. | Open Subtitles | الأخطاء ليست مآسي ولكن أرجوكِ يا قوّتي الداخليّة... |
Ama lütfen bu işe girişme. | Open Subtitles | ولكن أرجوكِ لا تضعي نفسك وسط هذا. |
Ne düşündüğünü biliyorum, Ama lütfen beni seviyorsan, bir şey deme. | Open Subtitles | أعلم ما يدور بخاطركِ، ولكن أرجوكِ... إذا كنتِ تحبينني، فلا تنطقي بكلمة. |
Shawn, Rachel'le arkadaş olduğunuzu biliyorum Ama lütfen onunla konuşurken dikkatli ol. | Open Subtitles | الآن، (شاون)، أنا أعلم أن (راتشيل) صديقتك, ولكن,أرجوكِ إنتبهي لما تقولينه. |
Ama lütfen, bundan olmasın. | Open Subtitles | ولكن أرجوكِ ليس بسبب ذلك |
Bak, biraz son anda oldu Ama lütfen Gana'ya gitme. | Open Subtitles | أعرِفُ بأنه من الصَعبِ قولَ هذا في الهاتف (ولكن أرجوكِ لا تذهبي إلى (غانا |
Ama lütfen anlamaya çalış. | Open Subtitles | ولكن أرجوكِ حاولي أن تفهمي |
Ama lütfen, bir gün dinlen... | Open Subtitles | ولكن أرجوكِ, خذ راحة يوم واحد |