Ama Tayland'da işsiz bir oğlunuz olması bir başarı olarak görülür. | TED | ولكن عندما يكون لديك ابناً عاطلاً في تايلاند فذلك ينظر اليه على انه انجاز نوعاً ما |
Ve bugün bile, kararsızım Ama mesela Flow gibi bir oyun söz konusu olduğunda, tartışmaya gerek yok. | TED | وحتى يومنا هذا، وأنا متناقضة، ولكن عندما يكون لديك بدلاً من الألعاب مثل التدفق،لا يوجد شك. |
Seyahat özgürleştirici olabilir, Ama sürekli olduğunda, huzur yoksunu, ebedi sürgünler haline geliriz. | TED | السفر يمكن ان يكون محرر ولكن عندما يكون مستمر ، نصبح المغتربون دائما و من دون راحة |
Ama çok şeye ilgi duyuyorsanız bu farklı şeyler arasında gidip gelmek istiyorsunuz. | TED | ولكن عندما يكون لديك شغف متعدد، فإنك تريد أن تغمس وتنشغل في تلك الأشياء المختلفة. |
Ama senin dil yerine musluğun var yerçekimini kullanabilirsin. | Open Subtitles | ولكن عندما يكون لديك حنفية بدلاً من اللسان، تريد الاستفادة من الجاذبية. |
Ama o 23 yaşındayken, ben 18 yaşında olacağım. | Open Subtitles | ولكن عندما يكون هو في الثالثة والعشرين أنا سأكون في الثامنة عشر |
Ama seyahat edecek kadar iyileşince ikiniz de gitmelisiniz. | Open Subtitles | ولكن عندما يكون بمقدورك السفر فيجب أن ترحلا أنتما الاثنان |
Ama Sarah'yı öldürme girişiminde bulunarak kendi ipini kendin çektin. | Open Subtitles | تشاك , لا ولكن عندما يكون الامر بشان قتل سارة فيجب ان اتخذ قرار |
Ama mutlu olduğunda, daima iyidir. | Open Subtitles | ولكن عندما يكون سعيداً فإنه دائماً يكون صالحاً |
İki yiğit delikanlının kavgası seksiydi Ama mesel eski nişanlın olunca seksiliği falan kalmadı. | Open Subtitles | في العادة أجد العراك الرجولي بين شابين مثيرا إلى حد ما ولكن عندما يكون العراك بسبب خطيبتك السابقة |
Ama pazarlama için kullanılır, öyle mi? | Open Subtitles | ولكن عندما يكون الأمر لجذب الإنتباه فلا بأس؟ |
İşini her zaman yaparsın, Ama diploman olduğunda insanlar yaptığın işi bildiğine inanırlar. | Open Subtitles | يكون لديك عمل، ولكن عندما يكون لديك درجة، سيعتقد الناس أنّك تعرف ما تتحدث عنه. |
Ama hedefiniz bir arkadaşsa, kendinize ne söylediğinizin hiç bir önemi kalmaz. | Open Subtitles | ولكن عندما يكون الهدف صديقك لا يهم ما تقول لنفسك |
Ama bu büyük ve kapsamlı bir yaklaşım olduğunda, | Open Subtitles | ولكن عندما يكون هناك هذا النهج واسع وشامل، |
Ama bir adam futbolcu olduğunda kolunun ya da bacağının kırılabileceğini bilir de aklını kaybedebileceğini bilemez. | Open Subtitles | ولكن عندما يكون الرجل لاعب كرة قدم يدرك أنه قد يكسر ذراعه أو ساقه لا يعلم أنه قد يفقد عقله |
Şimdi değil Ama, bunlar bittiğinde konuşmamız lazım. | Open Subtitles | ليس الآن، ولكن عندما يكون هذا هو أكثر، و نحن بحاجة الى التحدث. |
Ama konu sorunlar olduğunda, Kavgalar falan. | Open Subtitles | .. ولكن عندما يكون الحديث عن المشاكل .. المشاجرات وغيرها |
Yenilikçi görünüyorsun Ama söz konusu cinsiyetler oldu mu sanki 1950'lerdeymişiz gibi. | Open Subtitles | تتظاهر وكأنك متحضر جدًا ولكن عندما يكون الأمر بشأن الجنسين كأننا لا نزال فى عام 1950 |
Ne olduğunu bilmiyorum, Ama geldiğinde, hareket edemiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف ما هو ولكن عندما يكون هناك لا أستطيع أن أتحرك |
Geleneksel iş zekası, güvenin, öngörülebilir davranışla kazanılacağına inanır; Ama, her şeyin tutarlı ve tek tip olduğu durumlarda, tecrübelerimizi nasıl anlamlı kılabiliriz? | TED | الحكمة التجارية التقليدية يحمل تلك الثقة إذا اكتسب بسلوك يمكن التنبؤ بها، ولكن عندما يكون كل شيء متسقة وموحدة، كيف يمكنك إنشاء خبرات ذات معنى؟ |