Platonik iş arkadaşım kendisi bir kız Ama sadece arkadaşız. | Open Subtitles | بلدي الأصدقاء زميل أفلاطوني، الذي هو فتاة، ولكن مجرد صديق. |
Ama sadece reçete oranları üzerinde yoğunlaşırsak iki daha önemli noktayı gözden kaçırırız. | TED | ولكن مجرد التركيز على معدل الوصفات الطبية فالمخاطر تتجاهل نقطتان مهمتان. |
Ama sadece bu teşhis konuldu diye... | Open Subtitles | ولكن مجرد انه تم تشخيص هذا المرض فهذا لا يعني.. |
Size yardımcı olmak isterdik ama sırf birinin içine şeytan girdiğini düşündüğünüz için bir hayalet köpeğin ve dehşet verici bir çarmıhın fotoğrafları olduğu için bu olayların birbiriyle bağlantılı olduğu sonucuna varılamıyor. | Open Subtitles | إننا نود أن نساعدكم ولكن مجرد اعتقادك أن شخصاً قد استحوذ عليه الشيطان لدينا صور لأشباح كلاب وجريمة صلب بشعة للغاية ليس أي من هذه الأمور مرتبط مع بعضه |
Bak, üzerinde lekesi olmayan bir tişört giyiyor olman güzel, ama sırf saçlarını taradın diye... | Open Subtitles | النظر، وأعتقد أنه لشيء رائع أنك أحرزنا يرتدي القرف من دون أي بقع على ذلك، ولكن مجرد وأبوس]؛ يسبب قمت بتنظيف شعرك... |
Ama sadece düşün, çünkü çok eğlenceli olurdu. | Open Subtitles | ولكن مجرد التفكير في ذلك، لأنه يمكن أن يكون متعة. |
Onlara bir yaratık gibi görünüyor olabilirdim, Ama sadece bir çocuktum. | Open Subtitles | قد أكون وحشا بالنسبة لهم ولكن مجرد صبي |
- Zararı olmaz. Ama sadece konuş. | Open Subtitles | -لاضرر من ذلك ، ولكن مجرد كلام |
Ama sadece bunu düşündüğünü bilmek bile canımı sıkıyor. | Open Subtitles | ولكن مجرد تفكيره فى ! ذلك يزعجنى |
Ama sadece bir örnek, | Open Subtitles | ولكن مجرد مثال، |