"ولم أكن" - Traduction Arabe en Turc

    • değildim
        
    • ve ben
        
    • Ben de
        
    • yoktu
        
    • olmadım
        
    • olamadım
        
    • asla
        
    • olmamıştım
        
    • hiç
        
    • olamazdım
        
    • davranmadım
        
    Ve ilk geldiğinde sen de pek kafa dengim değildim. Open Subtitles ولم أكن لطيفة تماماً لطيفة تماماً عندما أتيتَ أول مرة
    Yemin ederim bir şey atları korkuttu ama ben değildim Open Subtitles ولكن هناك شيء أخاف الأحصنة ولم أكن الفاعل، أقسم بذلك
    Az önce, beni eve bıraktı ve ben onu bırakmak istemiyordum. Open Subtitles لقد أوصلني إلى المنزل لتوه .. ولم أكن أريده أن يذهب
    O oradaysa ve ben değilsem belki ona bir mesaj iletirsin. Open Subtitles إذا كانت هناك ولم أكن أنا ربما يمكنك أن تسلميها رسالة
    Ben de hiçbir zaman isimlerini ezberleyemedim, o yüzden uydurdum. Open Subtitles ولم أكن أستطيعُ حفظَ أسمائها الحقيقية، لذا كنتُ أخترع أسماء
    Sınıfın en kötüsüydüm. hiç bir yeteneğim yoktu. TED كنت الأخير في صفي المدرسي .. ولم أكن أملك أياً من المؤهلات اللازمة لذلك
    Neyse, biraz düşündüm de, belki yargılamakta acele ettim ve yeterince destekleyici olmadım. Open Subtitles إذن , لقد كٌنت أٌفكر وربما تسرعت في الحٌكم ولم أكن داعِمة كفاية
    Daha erken gelirdim ama ilk partiyi yaktım ve o şekilde yemek ister miydin emin olamadım. Open Subtitles ،كنت سآتي مبكراً لكنني أحرقت الوجبة الأولى ولم أكن متأكّدة أنك ستحب سخرية القدّر
    Daha kurt adam olmamıştım. Orada tek başıma da değildim. Open Subtitles . لم أكن مذؤوب بعد . ولم أكن هناك بمفردي
    asla babam kadar nazik olmadım ve asla şefkatli değildim. TED لم أكن قط بقدر طيبوبة والدي ولم أكن قط بقدر حبه.
    İşimden memnun değildim, çünkü tasarımcıydım, ama bana coşku vermiyordu. TED ولم أكن وقتها سعيدة بعملي، لأني كنت أعمل كمصممة، لكني لم أكن متحفزة للحقيقة.
    Her şeyin birden bitmesine hazır değildim. TED ولم أكن مستعدة لاعتبر ان تلك هي النهاية،
    Bu konseyin kıdemli bir üyesiyim ve ben bundan haberdar değilim. Open Subtitles أنا عضو بارز في هذا المجلس ولم أكن على علم بذلك.
    Walter Reed'e girdik, ve ben daha fazla yanılmış olamazdım. TED دخلنا إلى والتر ريد، ولم أكن مخطئا في حياتي أكثر من ذلك اليوم.
    Bu ev dökülüyor meteliksisiz ve ben hiç bu kadar mutlu olmamıştım. Open Subtitles والآن منزلنا يتهاوى للسقوط مفلسون ولم أكن يوماً سعيدة
    Ben de daha fazla konuşasın... diye yumruk atmadım sana. Open Subtitles ولم أكن لكمة وجهك من أجل سماع ذلك التحدث معي.
    Ben de 1 senemi beni sevmeyen biriyle harcamamış olurum. Open Subtitles ولم أكن لأضيع سنة من عمري مع شخص لم يحبني
    Geyik nerde olduğunu bilmiyordu, Ben de emin değildim. Open Subtitles لم يكن الغزال يعرف أين هو ولم أكن أنا واثقاً أيضاً
    Kesinlikle dolambaçlı olan o yolu neden kullandığım konusunda bir fikrim yoktu. TED ولم أكن متأكدًا تمامًا لماذا أخذت طريقًا مختلفًا في ذلك اليوم،
    Bu küçük parçanın hayatımın akışını değiştireceği konusunda pek bir fikrim yoktu. TED ولم أكن أعلم أن هذه القطعة الصغيرة ستغير مجرى حياتي.
    Ondan hoşlanmıştım ama onun benden hoşlandığına emin olamadım. Open Subtitles الذي كنت معجبة به ولم أكن متأكدة أنه منجذب نحوي
    Bir insan çocuğuna bunu yapmayacağım gibi sana da bunu asla yapmam. Open Subtitles ،لم أكن لأفعل هذا لطفل بشري ولم أكن لأفعل هذا أبدًا لك
    Bu kadını seviyorum, ve hayatımda hiç bu kadar mutlu olmamıştım. Open Subtitles أنا أحب هذه المرأة ولم أكن أبد بهذه السعادة في حياتي
    Senin müziğe aşık olmana yol açacağını hiç bilmiyordum doğrusu. TED ولم أكن أعتقد أن هذا سيجعلك تقع في غرام الموسيقى
    O fotoğrafları size gösterip bu hikâyeleri anlatmış olamazdım. TED ولم أكن لأستطيع عرض هذه الصور عليكم وإخباركم بهذه القصص.
    Eve döndüğünde iyi davranmadım. Open Subtitles ولم أكن لطيفة عندما عاد للمنزل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus