"ومعظم" - Traduction Arabe en Turc

    • çoğu
        
    • çoğunu
        
    • birçok
        
    • çoğunlukla
        
    • kısmı
        
    • çoğunda
        
    • çoğunluğu
        
    Ve bu büyümenin çoğu çok büyük bir ormansızlaştırmaya mal olacak. TED ومعظم هذا النمو في الإنتاج يأتي على حساب التدمير المتزايد للغابات.
    Erkekler bunun olmadığına emindir ama çoğu kadın bunu yapmıştır. Open Subtitles جميع الرجال يظنون أن ذلك لم يحدث ومعظم النساء يفعلنها
    O Indo doktoru hapisten çıkardıklarında ofisimi ve çoğu hastamı kaybettim. Open Subtitles عندما أخرجوا هذه الطبيبه الإيندو من السجن فقدت مكتبي، ومعظم مرضاي
    Ajanların çoğunu geri çağırabilirsin. Open Subtitles ومعظم هؤلاء العملاء يمكنك الاتصال بهم ليعودوا
    çoğu insan bunların varlığından bile haberdar değil. TED ومعظم الاشخاص لا يعرفون حتى بوجود تلك المنتجات اليوم
    Ve çoğu insan bu egzersizi çok seviyor. TED ومعظم الناس تستجيب بشكل جيد لهذه العملية.
    Ve çoğu böyle çünkü kadınların yüzlerini kendilerine göstermeye gücü yok, özgür değiller. TED ومعظم اسباب هذا ان النساء غير قادرات .. بل لسن يتمتعن بالحرية في ان يظهرن وجوههن
    Ve pişmanlık hakkında bildiğimiz çoğu şey bu alanda gerçekleşiyor. TED ومعظم ما نعرفه عن الندم يأتي من هذا النطاق.
    Ve çoğu zaman da şimdi sizlerle paylaşacağım hikayeyi anlatırdı. TED ومعظم الوقت لقد أخبرني قصة سوف أشارككم بها
    Bildiklerimizin çoğu da, yüzeye çıkma alışkanlıkları sonucunda öğrendiklerimiz. Ancak yüzeydeki davranışlarını gözleyerek ne yaptıklarını tahmin etmeye çalışıyoruz. TED ومعظم ما نعرفه عنها يعتمد على عادتها في القدوم الى السطح ونحن نحاول ان نعرف مالذي يفعلونه بسلوكهم هذا على السطح
    çoğu insan da onlara soldakinin Hitler, sağdakinin Martin Luther King olduğunu söylediğimde kararlarını değiştiriyor. TED ومعظم الناس يغيّرون اختيارهم عندما أقول لهم أن الذي على اليسار هو لهتلر والذي على اليمين هو لمارتن لوثر كينغ.
    Şimdi, pizza evrensel olarak anlaşılan bir şey ve çoğu insan pizzayı olumlu deneyimlerle bağdaştırır. TED البيتزا هي شيئ مفهوم عالمياً ومعظم الأشخاص يربطونها بلحظات إيجابية.
    Ama arkadaşım ne kendisinin, ne de çoğu öğrencisinin Katolik olmadığını garanti etti, ancak her bahar derslerini orada yapıyordu. TED ولكن صديقي أكد لي أنه لم يكن كاثوليكياً، ومعظم طلابه لم يكونوا كذلك، لكنه اخذ صفوفه هناك كل ربيع.
    Bu çocukların çoğu, internete girmek için bile çok küçük. TED ومعظم هؤلاء الأطفال صغار للغاية لاستخدام أي موقع.
    Bu çocuklardan çoğu dünyanın daha fakir kesimlerinden. TED ومعظم هؤلاء الأطفال من أفقر المجتمعات على وجه الأرض.
    Bunlar merhum Nelson Mandela, bugün Afrika'da gördüğümüz liderlerin çoğu ve Paul Kagame gibi insanlar. TED وهم من أمثال الراحل نيلسون مانديلا ومعظم القادة الأفارقة اللذين نراهم اليوم، مثل بول كاغامي وغيره.
    Ve çoğu insan şehri terk edip, şehrin dışında yaşıyor. TED ومعظم السكان يغادرون المدينة، ويسكنون خارج المدينة.
    Albay Young'ı ve askeri personelin çoğunu kilitledik. Open Subtitles لقد تم الاغلاق علي كولونيل يونج ومعظم الاشخاص العسكريين
    Ve birçok kez, bu korteksi bırakırlar, çünkü bunu kullanıyorsanız, kendinizi kesmeyeceksiniz. Open Subtitles ومعظم الوقت يبقون على هذا التسطيح لأنك عندما تستخدمها، فلن تؤذي نفسك
    Öyle şeyleri hissetmeye karşı alerjim var da. çoğunlukla da poliüretanlara. Open Subtitles وأنا حساس من اللباد ومعظم مواد البوليوريثان
    ABD'ye kıyasla iki kat hızla büyüyor ve büyümenin büyük kısmı telefondan geliyor. TED فقط ظلت تنمو بمعدل الضعف مقارنة بالولايات المتحدة الأمريكية ومعظم هذه الصفقات تتم على الهاتف المحمول.
    Seri katillerin çoğunda bunun olduğunu biliyorsun. Open Subtitles ومعظم السفاحين المتسلسين عندهم ذلك
    1,85 boyundayım ve ve nişancıların büyük çoğunluğu silahlarını şu şekilde tutarlar. Open Subtitles فأنا بطول 6 أقدام و4 بوصات، ومعظم مطلقي النار يمسكون مسدّساتهم هكذا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus