"ومن المفترض" - Traduction Arabe en Turc

    • ve
        
    • gerekiyordu
        
    • gerekiyor
        
    Ben ise sahte kimlikle ve cebimde birkaç kuruşla otobüsün yolunu tutacağım. Open Subtitles ..ومن المفترض مني أن أركب الحافلة مع اسم مزيف ومصروف جيب ؟
    Cortez ve Brannan hâlâ ortalarda yok ve firari sayılıyorlar. Open Subtitles كورتيز وبرانن مازالو مفقودين ومن المفترض انهم غائبين بدون تصريح
    Şu an sana ihtiyacım var ve bana yardım etmen gerekiyordu. Open Subtitles والآن، هذا هو الوقت الذي أحتاجكِ فيه، ومن المفترض أن تساعديني.
    Kullanışlı olması gerekiyordu, ama bana daha çok deli gömleği gibi geldi. TED ومن المفترض أن يكون عمليًّا، ولكنه بدا لي كسترة مجانين.
    Ben bu programdayım... ve programın bir parçası olarak uyuşturucu yüzünden incittiğimiz insanlardan... özür dilememiz gerekiyor. Open Subtitles أنا ضمن هذا البرنامج ومن المفترض طبقا للبرنامج أن نطلب السماح من الناس الذين تسببنا فى إيذائهم عندما كنا مدمنون
    Belki karakterler bir anne ve oğludur, vejetaryen olmalıdırlar ama annesi, oğlunu hamburger yerken görmüştür. TED ربما تكون الشخصيات مراهقا ووالدته، ومن المفترض أن يكونا نباتيين، لكن الأم رأته يأكل برغر.
    Test, veri tabanında yer almayan insanların kalıtımsal özelliklerini ortaya çıkarmaz ve ırkı ya da etnik kökeni kanıtlamak için kullanılmaz. TED لن يظهر الفحص إرث أشخاص غير موجودين في قاعدة البيانات، ومن المفترض ألا يستخدم لإثبات نوع أو عرق.
    Mutluluğun bizi daha iyi bir çalışan, daha iyi bir ebeveyn ve eş yapması gerek; uzun yaşamamızı sağlaması gerek. TED من المفترض أن السعادة تجعلنا أفضل كعمّال وآباء وشركاء؛ ومن المفترض أن تجعلنا نعيش أطول.
    Muhatabım değilsin Bill, Mary ve benim aramda! Open Subtitles ومن المفترض أن هذا الإجراء سيجعل الأمر على ما يرام
    Bir bilim adamısın ve herşeydeki doğal düzene saygı göstermen gerekir. Open Subtitles بل أنت عالم ومن المفترض ان تحترم النظام الطبيعى فى كافة الأشياء
    ve ben burada, bunların hepsi hataymış gibi rol yapmalıyım. Open Subtitles ومن المفترض أن أمثل أن الأمر برمته خطأ شنيع.
    Ben bu programdayım... ve programın bir parçası olarak uyuşturucu yüzünden incittiğimiz insanlardan... özür dilememiz gerekiyor. Open Subtitles أنا ضمن هذا البرنامج ومن المفترض طبقا للبرنامج أن نطلب السماح من الناس الذين تسببنا فى إيذائهم عندما كنا مدمنون
    Bu sorunda birlikteyiz, ve sorunları birlikte çözmemiz gerekiyor. Open Subtitles المشكلة، أننا في هذا معاً ومن المفترض أن نحل مشاكلنا معاً
    Seni taşa çevirmesi gerekiyordu, güzel görünmesi değil. Open Subtitles ، ومن المفترض أن تحولك إلى حجر . لا يبدو لطيفاً
    Sonra sözüm ona doğuya doğru gitmemiz gerekiyordu. Doğu bu tarafta demek istediğim. Open Subtitles ومن المفترض انّ نتوجّه شرقا اتعلم ، باتجاه الشرق
    Jannie bizi getirdi ve geri götürmesi gerekiyordu. Open Subtitles جينى أقلتنا ومن المفترض أن تقلنا فى طريق العودة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus