Ölmüş köpeğim gibi görünen adam ki bu beni şimdiden üzdü. | Open Subtitles | يبدو ان كلبه قد مات للتو وهذا يجعلني نوعاً ما حزينة |
Ve bu beni oldukça üzüyor çünkü işlerin yolunda gitmediğini görmekten yoruldum ve sıkıldım artık. | TED | وهذا يجعلني حزينا جدا، لأنني سئمت وتعبت من الأشياء التي لا تعمل. |
Ne olduğunu, size neyi izlettiğini, adamların size ne yaptıklarını ve bu beni çok... | Open Subtitles | ما كانت عليه ماذا جعلتك تشاهد ماتركت الرجال يفعلون لك وهذا يجعلني |
Çünkü her sözümü dinliyormuşsunuz gibi gelmiyor bu da beni fazlasıyla üzüyor. | Open Subtitles | لاني اعتقد بأنكم لا تطيعون اوامري طوال الوقت وهذا يجعلني حزين جداً |
bu da beni Amerika'nın en çekici erkekleri listesinde A sınıfı yapıyor. | Open Subtitles | وهذا يجعلني في قائمة الولايات المتحدة للناس المميزين |
Öyle Ricki Lake gibi hissetmemi sağlıyor ki, sanki herkesle konuşabilirim. | Open Subtitles | وهذا يجعلني اشعر بالأكتئاب ولا اريد التحدث مع احد |
Doğru olanı yaptın ve bu beni çok mutlu etti. | Open Subtitles | لقد فعلت الشيء الصحيح وهذا يجعلني سعيدة جدًا جدًا |
Ama düşünmeni sağladım ve bu beni mutlu ediyor. | Open Subtitles | ولكن جعلتكِ تُفكّرين بذلك، وهذا يجعلني سعيداً. |
Sanki onlar hiçbir şeymiş gibi ve bu beni hasta ediyor. | Open Subtitles | هي فعلاً لا تعني شيء وهذا يجعلني مشمئزاً |
Beni ve bu anı hatırlayacaksın ve bu beni mutlu ediyor. | Open Subtitles | ستتذكرني وستتذكر هذه اللحظة وهذا يجعلني سعيد جداً جداً |
Anlatamayacağım kadar mutlu etti bu beni. | Open Subtitles | وهذا يجعلني أكثر سعادة ولاأستطيعالتعبير. |
bu beni, ameliyat yaparken seni izleyecek küçük bir kız gibi gösteriyor. | Open Subtitles | وهذا يجعلني أبدو كطالبة جامعية تشارك في جراحة دماغ |
bu beni, ameliyat yaparken seni izleyecek küçük bir kız gibi gösteriyor. | Open Subtitles | وهذا يجعلني أبدو كطالبة جامعية تشارك في جراحة دماغ |
Resmi biyografimde, Cuba Gooding Jr ile aynı gün doğduğum yazıyor bu da beni 39 yaşında yapar. | Open Subtitles | سيرتي الرسمية تقول أنني وُلدت في ذات اليوم الذي ولد فيه كوبا جودينج جونيار وهذا يجعلني في التاسعة والثلاثين شكراًلك. |
Hâlâ burada kadın bir doktor göremiyorum. bu da beni çok mutsuz ediyor. | Open Subtitles | وما زلتُ لا أرى طبيبة بتلك الغرفة وهذا يجعلني غير سعيدة للغاية |
Beni yeni geldim ve bu da beni açık hedef yapar. | Open Subtitles | أنا الرجل الجديد، وهذا يجعلني الشخص المستهلك |
Bütün bunlar olağan dışı, ve bu huzursuz hissetmemi sağlıyor. | Open Subtitles | اليس كذلك ؟ كل هذا غير اعتيادي وهذا يجعلني اشعر بعدم الارتياح |