"ويبدأ" - Traduction Arabe en Turc

    • başlayacak
        
    • başladı
        
    • başlar
        
    • başlardı
        
    • başlamak
        
    • başladığında
        
    • başlıyor
        
    • başlıyordu
        
    2050 ile birlikte, bir sütun haline gelecek ve ters yüz olmaya başlayacak. TED بحلول 2050 سوف يصبح عمودي ويبدأ في الانعكاس
    En sonunda ilgisini yitirecek ve bir başkasının ardına düşmeğe başlayacak. Open Subtitles اخيرا سيفقد اهتمامه ويبدأ فى مطاردة غيرى
    Kusma başladı, deniz suyu, kendinizi iyi hissetmezsiniz, TED ويبدأ القيء، ومياه البحر، فأنت لست على مايرام،
    O bunu başardı ve yürümeye başladı. TED وقد نفذ ذلك تنفيذًا صحيحًا. ويبدأ الآن المشي.
    Ve bu çalışma, başarı ve fırsatlar hakkında neyi bilmediğimizle başlar. TED ويبدأ هذا العمل مع عدم معرفة ما نعلمه حول النجاح والفرصة.
    Heyecanlandığı zaman suratı morarır ve ne bulursa ısırmaya başlardı. Open Subtitles عندما يتحمّس وجهه يتحول للون الأرجواني ويبدأ بعضّ الأشياء
    Lucy Chapman ile olan ilişkisinden sonra yeni bir hayata başlamak istiyordu. Open Subtitles لقد كان الخطاب بشأن علاقته ب لوسى شابمان لأنه اراد ان يطويها ويبدأ صفحة جديدة فى حياته
    Adam tekrar gelip seni yumruklamaya başladığında çığlıkların beni uyandıracak ve ben de kaçabileceğim. Open Subtitles لأنه عندما يقتحم المنزل ويبدأ بالعراك معك بمنجله صراخك سوف يوقظني وبعدها , سأتمكن من الهروب
    Zili tekrar çaldığımda Canavar sırtını dönüp, yürümeye başlayacak. Open Subtitles عندما أرنّ الجرس ثانية سيلتف الوحش ويبدأ في المشي
    Kadınları kandırmakla uğraşmayı bırakacak ve gelişigüzel saldırmaya başlayacak. Open Subtitles سيتخلى عن خدعته ويبدأ بخطف النساء عشوائيا
    Ardından ilave patlayıcıların devreye girmesiyle zincirleme reaksiyon başlayacak... Open Subtitles هذا سيفجر الرسوم الإضافيه ويبدأ رد فعل متسلسل
    Şehrin büyükleri muhtemelen öğrenmiştir. Birileri konuşmaya başlayacak. Open Subtitles كل المتورطين سوف يعرفون، ويبدأ أحدهم بالتكلم
    Sonbaharın sonlarına doğru, son gün bir kaç dakika içerisinde geçti ve çok uzun sürecek alacakaranlık başladı. Open Subtitles مع اقتراب نهاية الخريف يستمر أخر نهار بضع دقائق فقط ويبدأ الغسق الطويل
    Artık sonbahar geldi ve deniz bir kere daha donmaya başladı. Open Subtitles انه فصل الخريف الآن ويبدأ البحر في التجمد مرة أخرى
    Bu çocuk kapıya geldi, beni öpmeye çalıştı, sonra kustu ve ağlamaya başladı. Open Subtitles ،هذا الغلام يأتي إلي باب منزلي ،يحاول تقبيلي ثم يتقيأ ويبدأ البكاء
    Bir rehine durumunda, aptal biri, eline silah geçirir ve ateş etmeye başlar. Open Subtitles في حال وجود رهائن, بإمكان أي أحمق أن يسرق مسدسا ويبدأ بإطلاق النار
    Karelerden köprü yapamayız, çünkü tren geldiğinde böyle oynamaya başlar. TED لا نستطيع أن نصنع جسرا بالمربعات، لأن القطار سيأتي، ويبدأ في الإهتزاز.
    Deli olmalısın." Onun yerine yere doğru eğilir ve beş tane taş alır ve çoban çantasına koyar devamında devle karşılaşmak için dağdan aşağı inmeye başlar. TED و بدلا من ذلك ينظر إلى الأرض و يلتقط خمسة أحجار و يضعهم في حقيبته ويبدأ في النزول من على جانب الجبل ليقابل العملاق.
    Biricik ülkesini ne zaman hatırlasa gitarını alır ve şarkı söylemeye başlardı. Open Subtitles وعندما تذكر بلده العزيزة كان يأخذ غيتاره ويبدأ بالغناء
    Sıfırdan başlamak için büyük bir riskle umut verici kariyerini terketmek zorundaydı. Open Subtitles اضطر ان يخاطر بترك عمله كاقتصادي ويبدأ من الصفر
    Tamam, neye istiyorsan ona inan ama tekrar canlanıp, masumların canlarını almaya başladığında onların kanı senin ellerinde olacak. Open Subtitles تدري، أؤمن بما تريد أن تؤمن لكن حينما ينهض مجدداً ويبدأ بأخذ حياة الأبرياء تلك الدماء ستكون مسؤوليتك
    Zaman geçiyor ve ekip isteksizce sualtı stüdyosunu sökmeye başlıyor. Open Subtitles انتهى الوقت، ويبدأ الفريق على مضض في تفكيك الاستوديو المائي
    Kapılar açılır açılmaz dayak tekrar başlıyordu. Open Subtitles وفجأة تفتح الابواب ويبدأ الضرب من جديد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus