akıl oyununa hos geldın sana gostermek ıcın cıkıyorum sıfrelı antık bır rünik Ve sen ezberlemek zorunda kalacaksın bunu almakmı umarım alırsın cunku bunu yenıden bulmak zorundasın butun bunların arasında secım yapmak zorundasın hangısını secersen sec dısar bır kapı acılacak | Open Subtitles | مرحبا بكم في لعبة الذاكرة سأعرض عليك حرف قديم مشفر ويجب عليك حفظه |
Ben yetişkinim, Ve sen onun hakkındaki kararlarıma saygılı olmalısın. | Open Subtitles | أنا ناضج ويجب عليك احترام قراري في البقاء معها |
Üzerinde güç bela ayakta durabildiğin botta yalnızsın ve güvertedeki her kararı sen vermek zorundasın. | TED | أنت وحدك على القارب، بالكاد تستطيع الوقوف، ويجب عليك أن تقوم باتخاذ جميع القرارات. |
Ona delicesine aşıksın ve onun utangaçlığını yenmek zorundasın. | Open Subtitles | انت مغرم بها ويجب عليك ان تتغلب على خجلها. |
Ben çocuğunun iyileşeceğine samimiyetle inanıyorum ama buna sen de inanmalısın tamam mı? | Open Subtitles | انا اؤمن حقًا بأن أبنتك ستكون بخير ويجب عليك الإيمان بذلك أيضًا حسنًا؟ |
O gün geldiğin de ben çoktan gitmiş olacağım sen de böyle yapmalısın! | Open Subtitles | عندما يأتي ذلك اليوم سأكون قد رحلت .. ... ويجب عليك أنت كذلك |
Aşağıda, kanıyor ve oraya gitmelisin. | Open Subtitles | أنه مرهق , وينزف , ويجب عليك أن تصل لهناك |
Ve sen de bu olacakları tahmin etmeliydin. | Open Subtitles | هذا هو الأمر, ويجب عليك معرفة ذلك. |
Ve sen bu eti onun göğsünden kesmek zorundasın. | Open Subtitles | ويجب عليك أن تقطع هذا اللحم من صدره |
Seni izleyen kameralar var Ve sen de kimliğini saklamalısın. | Open Subtitles | كنّ حذراً، هناك كاميرات تراقبك... ويجب عليك إخفاء هويتك. |
Seni izleyen kameralar var Ve sen de kimliğini saklamalısın. | Open Subtitles | كنّ حذراً، هناك كاميرات تراقبك... ويجب عليك إخفاء هويتك. |
Kim olduğumu biliyorum Ve sen de bilmelisin. | Open Subtitles | أعلم من أنا، ويجب عليك معرفة ذلك أيضًا |
Ve sen buna katlanmak zorunda olacaksın. | Open Subtitles | ويجب عليك أن تتحملى. |
O ağaç köprüde ne olduysa oldu hayatını bununla sürdürmek zorundasın. | Open Subtitles | الذي كتب في جسر الشجرة قد كتب ويجب عليك أن تعيشي حياتك مع ما يحصل |
Kamyonetli iki adamdan aldım. Bu insanlara güvenmek zorundasın. | Open Subtitles | لقد أشتريتها من رجلين يركبان شاحنة ويجب عليك أن تثق بهم |
"Kan kilidi açar ve bunun hakkında yazılmış herşeyi bulmak zorundasın | Open Subtitles | "يفتح القفل الدم ويجب عليك أن تجد كل ما يكتب عنك. |
Ama bununla bu gece yüzleşmek zorundasın böylece sana zarar vermek isteyen bir şey olmadığını göreceksin. | Open Subtitles | ويجب عليك مواجة هذا الليلة حتى تعلمي أنه لاا يوجد شخص يحاول أن يؤذيك. |
Bir anlaşma yaptık, anlaşmayı onurlandırmak zorundasın. | Open Subtitles | لقد كان بيننا إتفاقاً، ويجب عليك أحترامه. |
sen de kendine çeki düzen versen iyi olur. | Open Subtitles | ويجب عليك أن تفكر في الأمر لأنه لو ترقيت أنا وبقيت غبيا كما أنت |
sen de tepedeki bagajı açarken dikkat etmelisin. | Open Subtitles | ويجب عليك أن تكوني حذرة عند التأكد من صناديقك الفوقية. |
Izzy, ben hayatıma devam ediyorum. sen de aynısını yapmalısın. | Open Subtitles | انا أمضى في حياتي ويجب عليك ان تفعل المثل |
Ve "İsimsiz Alkolikler Toplantıları"na gitmelisin. | Open Subtitles | ويجب عليك الذهاب إلى إعادة التأهيل |