"ويعود" - Traduction Arabe en Turc

    • döner
        
    • dönüyor
        
    • dönecek
        
    • dönmesi
        
    • dönüp
        
    • döndü
        
    Niye bir adam, yağmurlu bir gecede elinde valiziyle üç kere evinden çıkıp her seferinde geri döner? Open Subtitles لماذا يترك رجل شقتة ثلاث مرات فى ليلة ممطرة ومعة حقيبة ويعود ثلاث مرات ؟
    Niye bir adam, yağmurlu bir gecede elinde valiziyle üç kere evinden çıkıp her seferinde geri döner? Open Subtitles لماذا يترك رجل شقتة ثلاث مرات فى ليلة ممطرة ومعة حقيبة ويعود ثلاث مرات ؟
    Aslında o tren durdu. Gara dönüyor. Open Subtitles في الواقع، القطار قد توقف، ويعود إلى المحطة
    Erkek arkadaşın ölmüş gibi yapıyor ve kocaman bir kız olarak geri dönüyor. Open Subtitles صديقك يلفّق موته ويعود في هيئة فتاة كبيرة
    Doğru düzgün düşünebileceğim. Kendimde olacağım ve her şey normale dönecek. Open Subtitles سأقدر على التفكير بوضوح وسأستردّ ذاتي ويعود كلّ شيء لسابق عهده
    Sorun şu ki, Lansing'e gidip geri dönmesi gerekiyor. Böyle şeyler zaman alır. Open Subtitles المشكلة أنه يجب أن يذهب الى لامسنغ ويعود يتطلب ذلك وقتآ
    Onun ilerlemesini sağlayan şeyin önünü kesiyoruz, o da dönüp duruyor. Open Subtitles سنضع في وجهه كل ما يحركه للأمام وبذلك يقلب ويعود
    Yüzbaşı, onun erkek kardeşini öldürmüş olduğundan kendi çocuğunu taşıdığını bildiği hâlde onu terk edip, İngiltere'ye döndü. Open Subtitles لأنه قد قتل أخاها, فقد أختار الكابتن ان يهجرها ويعود الى انجلترا بعد معرفته بحملها لطفله
    Frankie'yle beraber Janni'yi karşılamaya gideceksin çünkü eğer gitmezsen Janni şüphelenir, uçağa biner ve Chicago'ya döner. Open Subtitles ستذهب مع فرانكى لمقابلة جانى لانك اذا لم تكن موجودا جانى سيرتاب فى الامر ويتراجع عن خطته ويعود الى شيكاغو
    Birkaç güne kalmaz taburcu olur ve ofise geri döner. Open Subtitles من المفترض أن يخرج من المستشفى ويعود للمكتب في غضون يومين.
    Hayatın ne kadar zor olduğunu görüp, kendini toparlayıp döner sandım. Open Subtitles ؟ أعتقدت أنه سيرى مدى صعوبة العالم ويندم على حياته ويعود لي.
    Duymamış, görmemiş gibi yaparsam pişman olur normale döner sandım. Open Subtitles حسبتُ إذا تظاهرت بأنّني لا أرى ولا أسمع شيئاً سيندم ويعود إلى طبيعته
    Sonra, her şey normale dönüyor. Bir şeyler, yerleşir. Open Subtitles ويعود كلّ شيء إلى طبيعته، وتستقرّ الأوضاع
    O zaman ülkeyi kendi pasaportuyla terk ediyor diğer pasaport ile geri geliyor, cinayeti işliyor geri gidiyor ve sonra kendisininkiyle geri dönüyor. Open Subtitles يرتكب جرائم القتل، ويسافر مجدداً، ويعود بعدها بجواز سفره الأصلي
    Doğrulduğunda kan basıncı düşüyor, uzandığından normale dönüyor. Open Subtitles ينخفض ضغط الدّم عندما ينتصب، ويعود لطبيعته عندما يستلقي
    Sabahları çıkıp öğleden sonra dönüyor. Open Subtitles يقول أنه يغادر في الصباح ويعود بعد الظهر.
    Sonra da bizi öğrendiğin de tekrar benden nefret edecek, evren tekrardan eski haline dönecek. Open Subtitles ستَكرهُني ثانيةً، ويعود السلام والإنسجام إلى الكونِ.
    Uçaktan inmenle değişimi yapman bir olacak topu topu 5 dakika yerde kalacaksın- ve herkes evine dönecek. Open Subtitles إذاَ ستجرون التبادل كما أنكم تهبطون للتزود بالمؤن ستكونون على الأرض طوال الخمس دقائق ويعود الجميع لمنزله
    Bu alışveriş merkezinde, hemen şu anda hepiniz gidip tek tek 50 dolar değerinde eşya çalacaksınız geri dönecek ve masanın üstüne koyacaksınız. Open Subtitles سمعت ما قلتُ, في هذا السوق كل واحد منكم يذهب ويسرق ما قيمته 50 دولار ويعود ويضعهُ على الطاولة ومن ثم نتحدث
    Fakat İbn-i Heysem göz açıp kapayıncaya kadar bir şeyin o kadar yolu gidip dönmesi için yıldızların çok uzak olduğunu çıkarsadı. Open Subtitles ولكن إبن الهيثم فكر بأن النجوم بعيدة جدًا لأن يصلها أمر ما ينطلق من عيننا ويعود قبل أن يرف لنا رمش
    sadece çok hızlı gidiyordu... ve bu yüzden... yavaşlaması, geri dönmesi gerekti, hepsi bu. Open Subtitles واضطر الى أن يبطيء... ويعود بشاحنته، هذا كل شيء
    Zaman bir garip dönüp her şeyi değiştirebiliyor. Open Subtitles :هذا واحد من أسرار الزمان إنه يعود ويعود ويستطيع تغيير كل شيء
    Sarsıntı geçirdiği her zaman oyuna geri döndü, bu da onu harcadı. Open Subtitles إصطدام كل مرّة يصاب فيها بإرتجاج في المخ ويعود ثانيةً لممارسة اللعبة فإن ذلك يكلفه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus