Herkes Yuka ile gideceğini düşünüyor. - Sen ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | ،الجميع يعتقد بأنكِ وَ يوكا ستذهبان حتمًا أتظنين ذلك أيضًا؟ |
Sanayi devrimi ile birlikte bu yok oluşun hızı da arttı. | Open Subtitles | وَ مع انبثاق الثورة الصّناعية، تسارع معدّل انحسار الغابات. |
Ve nihayet ilk amfibi canlımıza rastladık çatlamamış yumurtalar ile beslenen kurbağa yavruları. | Open Subtitles | ثم وَ جدنا أوّل البرمائيات، شرغوف ضفدع يتغذى على عناقيد بيض لم يفقس بعد، |
Moo Taek'le ben zirveye çıkacağız. | Open Subtitles | أنا وَ موو تايك سنُحاول الوصول للقمّة. |
Dün gece işten sonra Bill'le bir şeyler içtik. | Open Subtitles | إحتسيت أنا وَ (بـيل) بضعة مشروبات بـعد العـمل ليلة البارحة |
Ben ise aynı yerde saydığımızı hissediyorum. | Open Subtitles | لا أستطيعُ الشَعورَ بهذا وَ نحنُ نَدُورُ في دوائر |
Bunlardan 30'u geçen gece 6:38 ile 6:49 arası gerçekleşti. | Open Subtitles | 30منها حدثت ليلة البارحة ما بين الساعة 6: 38 وَ 6: 49 |
Prens Hwan Oong sonunda bir ayı ile evlenmiş. | Open Subtitles | أين هي كل عجلاتي ؟ لقد أخذت عجلاتك الأربعة وَ سأهتم بهم |
ABD ile Güney Amerika arasında. | Open Subtitles | بين الولايات المتحدة وَ أمريكا الجنوبية. |
Song ve Park'ın telefonları ile bu kodu karşılaştırdık. | Open Subtitles | حقّقنا أيضًا في هواتف سونغ جونغ غي وَ بارك وون سانغ. |
Gizli Servisi'niz ile İspanya Polis Kuvvetleri'nin önerdiği her şeyi yaptık. | Open Subtitles | نـعم وَ .. لـقد عملنـا لكل شيء الخـدمة الـسرية والحـرس المـدني الأسـباني تـم تـوصيته |
Peña ile gidip kendi gözlerimizle görmemiz gerekiyordu. | Open Subtitles | بينيا وَ أنـا كان علينا الذاهب لرؤيته بأم عيننا |
Bu iş ile Jo Hwe Ryung ve Kim Woo Jin ilgileniyor. | Open Subtitles | ستُقاد بواسطة جو هوي ريونغ وَ كيم وو جين. |
Güney Amerika tapiri ve pek çok hayvan yaşam bölgelerini kaybettiği için yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. | Open Subtitles | كثير منها، مثل "التابير" الأميركي الجنوبي، مهدّد الآن أو معرض للخطر، وَ ذلك بسبب فقدها لمواطن تكاثرها. |
McNally'le son 6 aydır birlikte devriye attık. | Open Subtitles | أنا وَ (مكنالي) كرسنا الستة شهور الأخيرة سويةً. |
Swarek ve McNally Henry Bergen ve Angel Torrance'le, Bergen'in sahibi olduğu Mermaid Longe'da alıcı gibi buluşacaklar. | Open Subtitles | تظاهرا بصفة المشترين سنقابل (هنري بيرغن) وَ (أنجل تورانس) في "موميرال لين" التي يمتكلها (بيرغن). |
Colfur'a neden Wade'in orada olduğunu sorduğunda Katelyn'le olan bakışmalarını gördün mü? | Open Subtitles | عندما سألت (كلوفور)، عن سبب مجيء (ويد) إليّه، ثمّة نظرة بين (كلوفور) وَ (كاتلين) |
Oraya vardığında ise sararmış ve soluk. | Open Subtitles | وَ عندما تَصِلين إليه هناك، ترينّه مُصفرّاً وَ هشيماً |
1970'li yıllara gelininceye kadar Kaliforniya sahilleri boyunca olan da farklı şey değildi; tek nedeni ise buraya ait olan bir hayvanın burada olmamasıydı. | Open Subtitles | حتى السبعينات، كان هذا يحدث على طول ساحل كاليفورنيا، وَ كان ذلك بسبب غياب الحيوان الذي ينتمي لهذا المكان، |
Diğer etobur bitkiler ise böcekleri canlı renkleri ve cazip kokuları sayesinde çeker. | Open Subtitles | وَ بعضُها تغري الحشرات بألوانها الزاهية وَ رائحتها الجذابة. |
Madde ve enerjinin, mucizevi birleşiminden meydana gelen okyanus antik bir bölgedir. | Open Subtitles | مخلوق من مزيج معجِز من المادّة وَ الطاقة، المحيط مكان غابر |