Halen derin denizleri keşfediyoruz, Fakat sığ sulardan birçok şey öğreniyoruz. | TED | مازلنا نستكشف المياه العميقة و لكننا نتعلم الكثير من المياه الضحلة |
O galaksi. Fakat artık samanlığı çay kaşığıyla değil, bir yük kamyonuyla araştırıyoruz hızdaki bu artıştan dolayı. | TED | انها المجرة و لكننا لم نعد نبحث في كومة القش باستخدام ملعقة و لكن باستخدام حمّالة, بسبب هذه الزيادة في السرعة |
- Ama doğruyu, yanlışı bildi... ve ortalığı biz karıştırdık. | Open Subtitles | و هو يعلم الصواب من الخطأ و لكننا ملخبطين جدا |
Çok sıklıkla, gazetecilerden bilgi alıyoruz Ancak o bilginin nasıl verildiğini unutuyoruz. | TED | و غالباً، نستقبل المعلومات من الصحفيين و لكننا ننسى كيف وصلت المعلومات. |
Hepimiz temelde aynıyız Ama bir şekilde, kendimizi farklı taraflarda buluyoruz. | Open Subtitles | فنحن متماثلون تماماً و لكننا في بعض الوقت نختلف في وجهات النظر |
Ama bu bir risk, çünkü aslında gerçek olan bunun tam tersi. | TED | و لكننا في خطر، لأن الواقع أن العكس هو الصحيح. |
ama biz sadece bir şirketiz ve katkimiz cok fazla degil. | TED | و لكننا فقط شركة واحدة، و هذا فقط يمس سطح المشكلة |
Fakat bu tahlilde bir şeyi unutuyoruz: Bazı meslek grupları var öylece yok olan ve bir daha geri gelmeyecek olan. | TED | و لكننا نسينا شيئا في هذا التحليل. توجد هناك عدة اصناف من الوظائف التي سوف تنتهي و لن تعود ابدا. |
Bu bir araç Fakat dikkatli olmazsak bizi yakabilecek bir araç. | TED | انها اداة, و لكننا ان استخدمناه بصورة خاطئة سوف تحرقنا. |
Fakat ifade özgürlüğüne karşı olan sorumluluğumuzdan da bahsetmeliyiz. | TED | و لكننا بحاجة أن نتحدث أكثر عن مسؤوليتنا تجاه حرية التعبير |
Fakat biz oturup, ellerimizi bağlayıp beklemeyeceğiz. | TED | و لكننا لن نجلس و نمسك أيدينا ولا نفعل شيئا |
Fakat biz, olası çözümleri ve bazı iyi... ...haberleri konuşmak için buradayız. | TED | و لكننا هنا لنتحدث عن حلول محتملة و بعض الأخبار الجيدة. |
Felaketin yaklaştığını gördük Fakat önlemek adına hiçbir şey yapmadık. | Open Subtitles | رأينا الكارثة و هي آتية و لكننا لم نفعل شيئاً لمنعها |
- Ama biz korkmuyoruz. - O çok cesur. Bu gerçek. | Open Subtitles | و لكننا غير خائفون أنه شجاع جدا ، هذه الحقيقة |
- Ama anlamlarını bilmiyoruz. | Open Subtitles | حسنا نحن نعلم الآن مصدر الأرقام و لكننا لا زلنا لا نعلم معناها |
- Ama bir değişkeni sorguya çekemeyiz. | Open Subtitles | هناك دائما تقلبات و لكننا لا يمكن أن نتهم التقلبات |
Belki Riverdale'de öyle yapıyorsunuz Ancak biz burada nakit çalışıyoruz. | Open Subtitles | ربما هكذا يتعاملون هناك و لكننا هنا نتعامل نقداً فقط |
Biz yalnızca 60 yaşındayız Ancak şehir olarak sonsuza kadar barış içinde yaşamak istiyoruz | TED | عمر مدينتنا 60 عاما فقط و لكننا نريد العيش للابد كمدينة تعيش في سلام. |
Antre için ne yapacağız bilmiyorum Ama bir şeyler düşünürüz. | Open Subtitles | و سيكون لدينا أرنب ويلزى للعبة بالطبع لا أعرف ماذا سنفعل بالنسبة للطبق الرئيسي و لكننا سنجد شيئا ً |
Dış dünyadan tamamen izole edilmiştir Ama bir dosya almamız yada eklememiz gerekirse bir ajan kurye yollarız. | Open Subtitles | ..,إنه معزولٌ كلياً عن العالم الخارجي و لكننا نرسل ناقلي البيانات إليه في حال أردنا أن نحصل أو نضيف ملف ما |
Bu gişelerdeki görünmez katipleri her hafta değiştirebilirdik Ama bu yolsuzluğu değiştiremezdik. | TED | يمكننا أن تغير الكَتبة الخفيين داخل الأكشاك كل أسبوع، و لكننا لا نستطيع تغيير هذه الممارسة الفاسدة. |
ama biz bu yetenekleri sıklıkla başkalarını yönlendirmek için kullanırız. | Open Subtitles | و لكننا غالباً ما نستخدم هذه المهارة في التلاعب بالآخرين |
Böylesi daha iyi. Belki olmak istediğimiz kişi olmak istiyoruzdur ama buna hazır değilizdir. | Open Subtitles | هذا يبدو أكثر واقعية ربما نريده أن يحوّلنا لشخصٍ نريد أن نكونه و لكننا لسنا مستعدين بعدُ |