O sorabiliyordu çünkü, New York'luları tanıyordu, Onlar da onu tanıyorlardı. | TED | استطاع ان يسأل هذا السؤال لانه يعرف النيويوركيين و هم يعرفونه |
Üniversiteye gitmek için kendi boyutumdan kaçtım. Onlar da peşime adam taktılar. | Open Subtitles | لقد تركت بعدى للذهاب للكلية و هم أرسلوا هؤلاء الرجال فى إثرى |
Bu çok içten bir özür, ve Onlar da bunu ciddiye alıyorlar. | TED | و إنه لإعتذار صريح، و هم يأخذونه بجدية كبيرة. |
Kapağını açıyorsun... ve onlara bir miktar, içinde alkol bulunmayan çocuk sidiği örneği veriyorsun... ve Onlar da sana anahtarlarını geri veriyorlar. | Open Subtitles | .تقومبفتحالصمّام. و تعطيهم جرعة من بول الطفل الغير ملوَّث و هم يجب عليهم إرجاع مفاتيحك لك |
Testislerinden biri ezilmiş v iltihap kapmış, yani onları kesmeleri gerekiyordu. | Open Subtitles | احدى خصيتيه اصيبت و الحق به الضرر و هم سيقومون بقطعها |
Ayrıca her an, her hangi bir yerde ortaya çıkabilirler. | Open Subtitles | و هم يستطيعون الظهور، في كل وقت وفي كل مكان |
Üç tane çocuğum var, ve hepsi de bodrumda gömülü. | Open Subtitles | كان عندي ثلاثة أطفال، و هم كلّ دفنوا في القبو. |
Kimseyi tanımıyoruz, aileden başka, ama Onlar da bizi tanımıyor. | Open Subtitles | نحن حقاً لا نعرف أحد ، ما عدا العائلة و هم لا يعرفوننا |
Onlara sürekli yazdım, Onlar da bana cevap yazıp durdular ve işte bu da en son yazı. | Open Subtitles | فقط, داومت علي الانتظار و هم داوموا علي الرد عليّ و هاهو ردهم الاخير |
Sen eğitim alıyorsun, Onlar da istediklerini. | Open Subtitles | أنت تحصل على التعليم و هم يحصلون على ما يريدون |
Hala bir satıcısın ve Onlar da bunu biliyorlar. | Open Subtitles | مازالت محادثة مبيعات, و هم مازالوا يعرفون ذلك |
Çünkü seni bağışladım ve Onlar da bana bir ders vermek istediler. | Open Subtitles | لأننى سامحتك و هم أرادوا أن يلقنونى درساً |
ve onlar Hanks gibi kibirli adamları bizden daha fazla sevmezler. Birkaç şey ayarlayabilirim. | Open Subtitles | و هم لا يحبون اصحاب الروتين امثال هانكس مثلنا |
Ama düşman birçok ve onlar her yerde vardır. | Open Subtitles | لكن لديك العديد من الأعداء و هم في كل مكان |
Şimdi sadece yalnız ve ümitsiziz ve Onlar da bunu biliyorlar. | Open Subtitles | نحن فقط وحيدات الآن و يائسات و هم يعلمون هذا |
onları bu karmaşık matrisin içine bırakıyorum, ve birbirimizle olan derin bağlarımızdan dolayı bana güveniyorlar. | TED | فأدفع بهم داخل هذه الشبكة المعقدة، و هم يثقون بي، لأنه لنا علاقة جد قوية و عميقة. |
Ayrıca bu tarafta bir tane de demiryolu silahı var. | Open Subtitles | و هم ايضا لدينهم مدفع متحرك علي القضبان هناك |
Kızlar voleybol oynarken onları izliyordum. ve hepsi zıplıyorlardı. | Open Subtitles | القد كنت اشاهد البنات و هم يلعبون الكره الطائره و هم يقفزون لأعلى و لأسفل ,لأعلى و لأسفل |
Pazartesi günü bu yaranın bir makaslar değilde çıldırmış olan nişanlımın kılıçla yaptığı bir şey olduğunu anaokulu öğrencilerime anlatmak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | في يوم الاثنين سوف اخبر طلابي في حضانة الاطفال الذين اعلمهم ان لا يركضوا و هم يحملوا المقص ان خطيبي طعنني بسيف |
ve onların senin sanayi artıklarına gömülmesini seyredeceksin. | Open Subtitles | و انت هنا ستشاهدهم و هم يغرقون في بركه عميقه الناتجه عن صناعاتك |