- Sadece seni istiyorlar galiba. - Öyle görünüyor. | Open Subtitles | إذن الأمر كذلك , أنه يريدك انت يبدو كذلك |
Öyle görünüyor olabilir ama onları gerçekten tanıdığına emin misin? | Open Subtitles | أعلم أن, الأمر يبدو كذلك و لكنك هل تعرف هولاء الفتيان بالفعل؟ |
Öyle görünüyor. Onlar da öğrenmek istiyor. | Open Subtitles | يبدو كذلك ، إنهم يريدوا أن يعرفوا ايضاً. |
- Evet, Öyle gözüküyor. - Canınız mı sıkkın senatör? | Open Subtitles | نعم ، يبدو كذلك - أشيء يزعجك ، أيها السيناتور؟ |
Öyle görünüyor. Bugün biraz para kazandım. | Open Subtitles | يبدو كذلك حصلت على القليل من المال اليوم |
Ben sadece adice görünmemeli ve sanki Öyle görünüyor. | Open Subtitles | أنا فقط يجب أن لا نشعر بأنه أمر غير أخلاقي وهو نوعا ما ما زال يبدو كذلك |
Bu yüzden senin vücudunun böyle onunkinin de Öyle görünüyor. | Open Subtitles | لهاذا جسدكِ يبدو كذلك. و جسدها يبدو كذلك. |
Öyle görünüyor Sayın Yargıç, sizin de gördüğünüz gibi, ...müvekkilimizi küçük düşüren başka bir başlık beliriverdi. | Open Subtitles | يبدو كذلك حضرة القاضي وكما يمكن أن ترى ظهر مقال جديد يهين موكلنا |
Öyle görünüyor olabilir ama o filmden kovulmak başıma gelen en güzel şey olabilir, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً,هذا قد يبدو كذلك, ولكن فصلي من الفيلم قد يكون أفضل شيء |
Öyle görünüyor olabilir ama o hesabı ben açmadım. | Open Subtitles | أعلم أنه يبدو كذلك لكنّي لمْ أنشيء ذلك الحساب |
Doğruyu söylemek gerekirse emin değiliz ama Öyle görünüyor. | Open Subtitles | في الحقيقة, نحن لسنا متأكدان بعد لكن .. يبدو كذلك |
Öyle demek istemedim. Sözcüklerinizi biraz daha dikkatli seçmelisiniz, çünkü Öyle görünüyor. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة إلى تحسين صياغة إسلوبك لأنه يبدو كذلك |
- Aramızda bir haçlı var desenize. - Öyle görünüyor. | Open Subtitles | لدينا هنا محارب صليبى نعم , يبدو كذلك |
- Bu evet anlamına gelir. - Öyle görünüyor. | Open Subtitles | ـ ذلك يعني تحبينه ـ هو يبدو كذلك |
Evet, Öyle görünüyor. Şimdi, yanlışım varsa düzelt ama... | Open Subtitles | أجل، يبدو كذلك ولكن هل أنا مخطئة، |
Evet, Öyle görünüyor. Beyler, buraya gelin. | Open Subtitles | أجل، يبدو كذلك - أيها الرفاق، تعالوا إلى هنا - |
Bu adam ya evsiz ya da Öyle görünüyor. | Open Subtitles | هذا الرجل اما مشرد او يبدو كذلك |
Hayır, Öyle gözüküyor çünkü geçen hafta çıkıp geldi ve şimdi de eve gitmiyor. | Open Subtitles | لا لكن يبدو كذلك لانه اتى الاسبوع الماضي و الان لا يريد الذهاب لبيته |
- Bence o tamamen uçmuş. - Evet, Öyle gözüküyor. | Open Subtitles | اعتقد انه قد جن جنونه نعم يبدو كذلك |
Öyle gibi geliyor, ama bu ATM bozukluklarının bir 4400 yeteneği tarafından olduğuna emin olabilir miyiz? | Open Subtitles | يبدو كذلك لكن يجب أن نتأكد من الحقيقة الأعطال التى حدثت فى ماكينات الصرف هل كانت بسبب قدرات أحد الـ 4400 ؟ |
Çünkü emre doğrudan karşı geldiğinde hiç de öyle görünmüyor. | Open Subtitles | لأن الأمر لا يبدو كذلك حين تعصي لي أمراً. |
Hayır, öyle gözükmüyor. | Open Subtitles | لا، لا يبدو كذلك |
Dışarıdan öyle görünmediğini biliyorum fakat o harika bir adamdır. | Open Subtitles | أعلم أنه لا يبدو كذلك من الخارج لكنه رجل عظيم |