"يتأكدوا" - Traduction Arabe en Turc

    • emin olmak
        
    • emin olmalılar
        
    • olup olmadığını
        
    Ama bir daha kaçmayacaklarından emin olmak zorundaydılar. Open Subtitles لكن كان لا بد أيضاً أن يتأكدوا من أنهم لن يهربوا
    Bir süre daha sizin yokolduğunuzdan emin olmak için asker göndermeyecekler. Open Subtitles ولن يرسلوا جنودهم لبعض الوقت حتى يتأكدوا أنهم دمروكم
    Tekrar öyle bir şeyin olmayacağından emin olmak istediler, o yüzden kuralları sıkılaştırdılar. Open Subtitles لقد أرادوا أن يتأكدوا أن هذا لن يحدث مجدداً .. لذلك هم أحكموا الحصار
    Yaptığımızı Hintlilerin tek başına yapabildiğinden emin olmalılar. Open Subtitles لابد و أن يتأكدوا أن ما نفعله يمكن للهنود وحدهم فعله
    Rus kaptanları bazen aniden dönerler arkalarında birilerinin olup olmadığını anlamak için. Open Subtitles القادة الروس يلتفتون أحياناً فجأة لكى يتأكدوا من أنه لا أحد من خلفهم نحن نطلق على هذه الحركة "إيفان المجنون"
    Bu testler vücudun diğer kısımlarının sağlam olduğundan emin olmak için. Open Subtitles هذه الفحوصات لكي يتأكدوا من أن المرض لم يمتد إلى أجزاءٍ أخرى من الجسم.
    Aynı zamanda karını Mad Dash oyununda bir otobüsün altına atmadığından da emin olmak istiyorlar. Open Subtitles يريدون أن يتأكدوا أنك لم تلقي زوجتك تحت الحافلة في حالة غضب عارمة
    Elinde işe yarar suçlamalar olduğuna ve işbirliği yapacağına emin olmak istiyorlar. Open Subtitles يريدون ان يتأكدوا ان لديك معلومات تجريمية فعّالة و ان تكون شاهد متعاون
    Elinde işe yarar suçlamalar olduğuna ve işbirliği yapacağına emin olmak istiyorlar. Open Subtitles يريدون ان يتأكدوا ان لديك معلومات تجريمية فعّالة و ان تكون شاهد متعاون
    Benim gibi insanlar senin gibi insanların buraya yine geleceğinden emin olmak istiyoruz. Open Subtitles الأشخاص مثلي عليهم أن يتأكدوا أن أشخاص مثلك سيصبحون محافظين
    Çocuklara aileleri hakkında yalan söylediğimden emin olmak için göndermişler. Open Subtitles أترى, إنهم يرسلون أشخاص كي يراقبونني كي يتأكدوا أنّي لا أخبر الأطفال عن حقيقة أهلهم
    Onlar sanıktan emin olmak ister... ..ama şüpheli olarak kimseyi gösteremezler. Open Subtitles .. يريدون أن يتأكدوا من أنّ الدفاع لن يكونوا قادرين على توجيه . أصابع الإتهام لأحدٍ آخر
    Hiçbir şeyi atlamadıklarından emin olmak için luminol sıkmışlar. Open Subtitles يشعلون المكان حتى يتأكدوا من عدم تفويت بقعه
    Kötü bir şeyin olmamasından emin olmak istiyorlar. Open Subtitles إنهم يريدون أن يتأكدوا بأن تكون على مايرام ولا شيء يحدث.
    Yalnızca korobi-shoumon'u yazdığımdan emin olmak istemiş. Open Subtitles أنهم فقط يريدون أن يتأكدوا أني قد كتبت المبايعة.
    9 ay kadar önce, iş başındaki bekçilerin tembellik etmediğinden emin olmak için bir gece öncesinden güvenlik kaydını izleme programına başladılar. Open Subtitles منذ حوالى 9 أشهر ماضية قاموا بأستخدام ذلك البرنامج للنظر الى الشريط الأمنى لليلة الماضية حتى يتأكدوا بأن الحراس لا يتهربون من العمل
    Atış tam zamanında yapılmalı ve hiçbir uçağın geçmediğinden emin olmalılar. Open Subtitles عليهم تحديد وقت الإطلاق بالضبط حتى يتأكدوا من عدم وجود طائرات تعبر الأجواء.
    Mayınların sayımlarını yapanlar, sayımın benim haritam ile eşleştiğinden ve güncel olduğundan mutlaka emin olmalılar. Open Subtitles أولئك الذين يعدون الألغام ، يجب أن يتأكدوا من تحديث الخارطة
    Sırlarının güvende olduğundan emin olmalılar. Bu komik. Open Subtitles يجب أن يتأكدوا من أن أسرارهم آمنه
    Sadece iyi olup olmadığını merak ediyorlar. Open Subtitles يريدون فقط أن يتأكدوا أنكِ بخير
    İnfaz için uygun olup olmadığını kontrol edeceklerini sanıyorum. Open Subtitles أظن أنهم يجب - أن يتأكدوا من أن تكون في حالة جيدة ليتم الإعدام
    Çimentonun sabit olup olmadığını test edeceklerdi. Open Subtitles كان يجب أن يتأكدوا من لصق الأسمنت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus