"يتعلق بما" - Traduction Arabe en Turc

• alakalı
• Konu
• Mesele

Benim ne hissettiğim ve neden hissettiğimle de. Bu seninle alakalı.
هذا لا يتعلق بما أشعر أو لا أشعر به هذا يتعلق بك

Ama bu, kızın geçmişi ile değil, şimdiki durumu ile alakalı...
الأمر لا يتعلق بما كانت عليه لكن بما هي عليه

Söylediklerinle alakalı bir şey değil, ama zamanı geldi diye düşünüyorum. Neymiş o?
،إنه شيء لا يتعلق بما تقوله ولكن الوقت مناسب الآن

Yapacak, çözümleyecek çok şeyimiz var emeklilik alanında da, Konu emeklilik sonrasında insanların paralarıyla ne yaptığına geldiğinde.
لدينا الكثير لفعله، الكثير لحله، كذلك في مجال التقاعد فيما يتعلق بما يفعل الأشخاص بأموالهم بعد التقاعد.

Konu insanların ne düşündüğü değil.
حسنا، لا يتعلق بما يشعر به الآخرون.

Mesele onların ne istediği değil, senin ne istediğin oğlum.
ياصاح، الامر لا يتعلق بما يردن وانما بما تريدة انت

Mesele göremediklerinle ilgili değil. Mesele duyamadaklarınla ilgili.
الأمر لا يتعلق بما لا تراه بل ما لا تسمعه

Ancak affetmek doğru ya da yanlışla alakalı değil.
لكنّ الغفران لا يتعلق بما هو صائب أو صحيح

Bu onun neler yaşadığıyla alakalı değil, görevle alakalı.
ـ أنها جيدة بالنسبة له ـ الأمر لا يتعلق بما قد مرّ به إنه يتعلق بالمُهمة

- Onun söyledikleriyle alakalı değil, gördüklerimle alakalı.
الأمر لا يتعلق بما قاله ، حسناً ؟ ـ إنه يتعلق بما رأيته ـ وما الذي رأيتيه ؟

Bu benim istememle alakalı değil, Oscar. Bu hastamızla ilgili.
"الأمرٌ لا يتعلق بي "أوسكار وإنّما يتعلق بما فيه صالحٌ للمريضِ

Ama bu benimle alakalı değil. Oz için en iyisiyle ilgili.
بل يتعلق .بما هو الأفضل لـ (أوز)

Konu bizim ne istediğimiz değil, Bayan Bennigan.
الامر لا يتعلق بما نريده سيدة بينيجان

Konu Henderson'ların evinde olanlar mı?
هل هذا يتعلق بما حدث هناك ؟

Konu Bella için yapabileceğim şey değil, sana yapamayacağım şeydi Jack.
لم يكن الأمر يتعلق بما أستطيع فعله لأجل (بيلا) بل ما لم أستطع فعله به (جاك)

Mesele onun tanıdığı değil, benim tanıdığım Rabbit.
الأمر لا يتعلق بما يعرفه هو، بل بما أعرفهُ أنا.

Mesele benim ne konuşmak istediğim değil. Mesele sen de istersen hangi konularda konuşmak istediğim.
إن الأمر لا يتعلق بما أريد الحديث عنه إنما بما أنت مستعد للحديث عنه إذا أردت

Mesele ne yapıp yapmadığın değil.
الأمر لا يتعلق بما فعلته أو لم تفعليه