Not : Bunu okuduktan sonra kimse bulmasın diye yut." | Open Subtitles | كل هذا بعد قراءته كى لا يتمكن أحد من إيجاده |
Biz güvenli olduğuna emin olana kadar kimse içeri girmeyecek. | Open Subtitles | لن يتمكن أحد من الخروج, حتى نتأكد من كونه آمناً |
Bu yüzden kimse tasarruf yapmıyordu, peki sonra ne oldu? | TED | فلم يتمكن أحد من المحافظة على الطاقة. والذي وقع؟ |
çok şükür hiç kimse penguenleri yakalamadı ve her yıl onları görmeye 100.000’den fazla turist geliyor. | TED | لحسن الحظ لم يتمكن أحد من قتل أي بطريق لاننا استطعنا جذي أكثر من 100 ألف سائح سنويا لرؤيتهم |
Beni kimsenin bulamayacağı parçalara ayıracak olan gringo nerede? | Open Subtitles | ..إين هو الغريب الذي سيقطعني إلى أجزاء صغيرة بحيث لا يتمكن أحد من إيجادي؟ |
Evrendeki tüm bilgelere gösterdim. kimse bilemedi. | Open Subtitles | لقد أريتها لكل شخص حكيم فى الكون لم يتمكن أحد من إخبارى ما تعنيه |
Anahtarı kimse bulamadı. | Open Subtitles | فلم يتمكن أحد من العثور على المفتاحَ أبداً |
O halde ben onu öldüreyim, sen beni öldür, böylece hepimiz ölelim kimse de eve dönemesin. | Open Subtitles | وأنت تقتلني، و نموت جميعنا و لن يتمكن أحد من العودة |
180 yılda kimse Saray'a gizlice giremedi. | Open Subtitles | في 180 سنة الماضيهِ، لم يتمكن أحد من أختراق البيت الأبيض |
Polis raporu soygun diyor, ama kimse bir şey bulamadı. | Open Subtitles | تقرير الشرطة يقول حادثة سطو لكن لم يتمكن أحد من إكتشاف أي شئ |
Böylece kimse yakışıklı arkadaşımın evrenini yok edemez. | Open Subtitles | لقد أخفيت الصندوق حتى لا يتمكن أحد من تدمير عالم |
TV'nin önüne koymak için bir kalkan yapalım ki kimse çıkamasın. | Open Subtitles | نوع من حارس أو شاشة أمام التلفاز كي لا يتمكن أحد من الخروج |
Avlanıyorlardı.Hiç kimse onlara boşaltma haberini ulaştıramadı. | Open Subtitles | إنهم في مهمة صيد ولم يتمكن أحد من إبلاغهم بشأن الإخلاء |
Hiç kimse bir Küre'yi yakından görme fırsatı bulamadı. Hasar dahi almıyorlar. Biri hariç. | Open Subtitles | لم يتمكن أحد من النظر إلى تلك الكرات عن قرب، ولا يمكن تحطيمها حتى |
Bu mallar gerçek aşılarla bir kere karıştı mı bir daha kimse farkı anlayamaz. | Open Subtitles | عندما تُخلط هذه الشحنة مع اللقاحات الحقيقية لن يتمكن أحد من التفريق بينها |
Beyler, lütfen. Siz böyle bağırırsanız beni kimse duyamaz. | Open Subtitles | يا شباب ، أرجوكم ، عندما تصرخون هكذا لن يتمكن أحد من سماعي |
Ama değdi, artık kimse evimize giremeyecek, öyle değil mi? | Open Subtitles | مع هذا , لن يتمكن أحد من الدخول صحيح ؟ |
O kadar gururluydu ki kimse onu dalgaya alamadı. | Open Subtitles | لم يتمكن أحد من إزعاجه بالأمر لأن كان فخورا للغاية |
Herşeyini hazırladığıma göre artık beni kimse durduramaz. | Open Subtitles | والآن، بعد أن أعدت صناعة عصاي، لن يتمكن أحد من إيقافي |
Şimdiye kadar kimsenin elinde onu yakalayabilecek net bir delil yoktu. | Open Subtitles | لم يتمكن أحد من مسك دليل واضح يدينه حتى الآن |
Bunu daha önce kimsenin bulamaması şaşırtıcı. | Open Subtitles | من المذهل أنه لم يتمكن أحد من اكتشافها من قبل |