"يجب أن نتحدّث" - Traduction Arabe en Turc

    • konuşmamız gerek
        
    • Konuşmamız gerekiyor
        
    • konuşmalıyız
        
    • Konuşmamız lazım
        
    • Konuşmamız gereken
        
    Rahatsız ettiğim için özür dilerim, ama konuşmamız gerek. Open Subtitles آسفة لمضايقتك، لكن في الواقع يجب أن نتحدّث
    Ama bu olmadan önce ne söyleyeceğini konuşmamız gerek. Open Subtitles ولكن قبل أن أدع ذلك يحدث، يجب أن نتحدّث حول ما ستقولينه.
    Başbakanım, konuşmamız gerek. Bize saldıracaklar. Open Subtitles سيدي رئيس الوزراء ، يجب أن نتحدّث بدأوا بمهاجمتنا ..
    Kızımın yaşamında mahvettiğim her şeyi Konuşmamız gerekiyor. Open Subtitles نحن يجب أن نتحدّث عن كلّ الطرق التي خرّبت حياة ابنتي فيها.
    Bunun garip olduğunu biliyorum ama Konuşmamız gerekiyor. Open Subtitles أعرف أنّ هذا غريب لكن يجب أن نتحدّث
    Ana durum, tahta geçmesine izin vermeyeceğiz. Efendi Koruyucu ile konuşmalıyız. Open Subtitles المهمّ ألا ندعه يرث العرش يجب أن نتحدّث إلى السيّد الحامي
    Birbirimizi tanımıyoruz ama Konuşmamız lazım. Open Subtitles لسنا نعرف بعضنا البعض لكنّنا يجب أن نتحدّث.
    Tüm elemanlarınızla konuşmamız gerek. Open Subtitles مهلاً ، يجب أن نتحدّث مع كل موظفيكَ
    Oto yıkama yeri hakkında konuşmamız gerek. Open Subtitles يجب أن نتحدّث عن مغسلة السيارات.
    Aman önce kız kardeşin hakkında biraz konuşmamız gerek. Open Subtitles لكنّنا أوّلًا يجب أن نتحدّث عن أختك.
    Jack, ciddi bir şey konuşmamız gerek. Open Subtitles جاك، يجب أن نتحدّث بجدّية
    Christopher'la bir daha konuşmamız gerek. Open Subtitles يجب أن نتحدّث مع (كريستوفر) مجدداً هذه ليست فكرة سديدة يا (ليف)
    Hmm. Bak Rebecca,benim canımı sıkan birşey hakkında konuşmamız gerek. Open Subtitles اسمعي يا (ريبيكا)، هُناك شيء يجب أن نتحدّث بشأنه،
    Bak, biliyorum şu an olabilecek en kötü zaman ama Konuşmamız gerekiyor. Open Subtitles أعلمُ أنّ الوقت غير مناسب إطلاقاً، ولكن... يجب أن نتحدّث
    Üzgünüm ama onunla yalnız Konuşmamız gerekiyor. Open Subtitles أنا آسف، يجب أن نتحدّث معه على انفراد
    - Konuşmamız gerekiyor. Open Subtitles يجب أن نتحدّث. بعد المسرحية، حسنٌ؟
    Bilmiyorum. İki şekilde de, onlarla konuşmalıyız. Open Subtitles لا أعرف يجب أن نتحدّث إليهم في كل الأحوال
    Seninle daha fazla konuşmalıyız, artık 17 oldun. Open Subtitles يجب أن نتحدّث أكثر الآن بما أنّكِ في الـ 17 عاماً
    Hemen gideceğim ama önce Konuşmamız lazım. Open Subtitles سأفعل بعد لحظات، لكن يجب أن نتحدّث أوّلاً.
    Peki, Konuşmamız lazım dedin. Open Subtitles حسنٌ، قلت أنّنا يجب أن نتحدّث.
    Konuşmamız gereken bir şey var. Open Subtitles هناك امرٌ واحد أنا وانت يجب أن نتحدّث عنه،

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus