Gödel'in rasyonalizmin limitlerini zorlamak suretiyle deliliğe sürüklediği kendisini buraya Gelmek zorunda bırakması ne kadar da ironik... | Open Subtitles | ما يدعو للسخرية، أن "غودل" الذي دفعه للجنون تعدّي حدود العقلانية، يجب أن يأتي هنا للتعافي. |
Bütün bunlar bizimle Gelmek zorunda. | Open Subtitles | كل هذا يجب أن يأتي معنا |
Hayır, Gelmek zorunda. | Open Subtitles | لا، يجب أن يأتي |
Ormandaki partiye katılanların ifade vermeye gelmesi gerekiyor. | Open Subtitles | أي أحد كان في تلك الحفلة بالغابة يجب أن يأتي للأستجواب |
Görünüşe bakılırsa teklifin ondan gelmesi gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن يأتي منها ذلك، على ما يبدو |
Çok çağıracağım var. Gelmesi gerekenler. | Open Subtitles | هناكالمزيدللجلب، يجب أن يأتي الكثير منهم |
Çok çağıracağım var. Gelmesi gerekenler. | Open Subtitles | هناكالمزيدللجلب، يجب أن يأتي الكثير منهم |
Benimle Gelmek zorunda. | Open Subtitles | يجب أن يأتي معي |
Gelmek zorunda. | Open Subtitles | هو يجب أن يأتي |
Gelmek zorunda. | Open Subtitles | يجب أن يأتي. |
Gelmek zorunda! | Open Subtitles | يجب أن يأتي! |
Eve gelmesi gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن يأتي للمنزل. |