"يجب عليك القلق" - Traduction Arabe en Turc

• endişelenmene gerek
• Endişe etmene gerek
• Endişe edeceğin
• endişelenmen gereken

Esas nokta, seks yapmak için yeterince zeki olup olmadığın konusunda, endişelenmene gerek yok, tamam mı?
ما أود الوصول إليه هو أن لا يجب عليك القلق حيال أن تكون ذكيًا كفاية للمعاشرة، حسنًا؟

Bu konuda endişelenmene gerek olduğunu sanmıyorum.
لا أعتقد أنه يجب عليك القلق من هذه الأمور. فقط لا تشغلي بالك.

Gloria için endişelenmene gerek yok, Kara Bomba.
بلاك دايناميت لا يجب عليك القلق على جلوريا

Endişe etmene gerek yok bence.
انا لا اعتقد بانه شيء يجب عليك القلق منه

Endişe etmene gerek yok.
يا يجب عليك القلق

Endişe edeceğin tek an bu.
هذه هي اللحظة الوحيدة التي يجب عليك القلق منها

Tek endişelenmen gereken şey ne zaman içkinin biteceği ve işinden olacağın seni yargılayacak tek insan sen kaldığında-
كل ما يجب عليك القلق بشأنه هو متى سينتهي الكحول من مخازنك ويتركك أصدقاؤك

Şu andan itibaren hiç endişelenmene gerek yok.
من الأن وصاعدا , لا يجب عليك القلق بخصوص شيء.

IBM için endişelenmene gerek yok.
لن يجب عليك القلق بشأن اي بي ام

Benim hakkımda endişelenmene gerek yok. Bu senin meselen.
لا يجب عليك القلق بخصوصي هذا عملك

Ayrıca şimdi benim için endişelenmene gerek yok.
بالإضافة أنه لا يجب عليك القلق علي الآن

Ama endişelenmene gerek yok çünkü artık burayla işim bitti.
لكن لا يجب عليك القلق لأنني انتهيت منه

endişelenmene gerek yok.
لا يجب عليك القلق

Evet. Benim için endişelenmene gerek yok.
أجل، لا يجب عليك القلق بشأني.

- Benim hakkımda endişelenmene gerek yok.
لا يجب عليك القلق بشأني

- Bu konuda endişelenmene gerek yok. - Ama endişeleniyorum.
لا يجب عليك القلق حيالي- أنا قلقة...

Ancak senin destekçin bu memurlar. Endişe edeceğin şey basın olmamalı.
حسناً ، عليك أن تعلمي أن الضباط هم من يدعمونك وليس الإعلام من يجب عليك القلق بشأنه

Bu, endişelenmen gereken tek an.
هذه هي اللحظة الوحيدة التي يجب عليك القلق منها