"يحارب" - Traduction Arabe en Turc

    • savaşıyor
        
    • mücadele
        
    • savaşan
        
    • dövüşüyor
        
    • savaşmak
        
    • kavga
        
    • karşı
        
    • savaş
        
    • savaşmayı
        
    • savaşıyordu
        
    • savaştığını
        
    • savaşmalı
        
    • savaştı
        
    • savaşmadı
        
    • savaşırken
        
    Yalnızca doğru olan bu olduğu için değil, çünkü entegrasyon sistematik olarak nefretle savaşıyor. TED ليس لأنه مجرد الشيء الصحيح لفعله لكن بسبب التكامل يحارب الكراهية باتنظام
    Ömrünün çoğunda alkolizm, depresyon, morfin bağımlılığıyla mücadele etti ve hayata sadece 34 yaşındayken veda etti. TED عاش معظم حياته يحارب الإدمان، الاكتئاب و إدمان المورفين، وهذه الحياة انتهت وهو في عمر الرابعة والثلاثين.
    Bununla savaşan organizasyonla savaşarak değil, onlarla beraber savaşıp onlara liderlik ederek onları birbirleriyle bağlantıya geçirip, gidişatı zorlayarak çünkü bu konu onun için önemli. TED لا يحارب المؤسسة التي تحارب المرض ولكنه يحارب معهم ويقوضهم يجعلهم يتواصلون متحدي الوضع الراهن لانه شي مهم بالنسبة له
    Yani sen, bu köpek ayılarla ve kurtlarla dövüşüyor ama sudan korkuyor diyorsun. Open Subtitles إذاً أنت تقول أن هذا الكلب يحارب الدببة والذئاب ولكنه يخاف من الماء
    O şimdi Etinler'e karşı savaşmak için burda. Open Subtitles إنة يقف معهم و الأن معنا لكى . يحارب الإيتن
    Ama yine de kavga etmesine ve çekip gitmesine izin verdi. Open Subtitles ولكن لا يزال ، يسمح له بأن يحارب ويمشي حرا بعدها
    Bir tavşan, bir kilise orgunu çalmaya kalkışırken, bir şövalye, dev bir salyangozla savaşıyor ve çıplak bir adam, kalçasıyla bir trompet çalıyor. TED يحاول أرنب لعب دور أحد أعضاء الكنيسة، في الوقت نفسه، يحارب الفارس حلزوناً عملاقاً ورجل عاري ينفخ بوقاً بمؤخرته.
    Kıçını kaldırmadan savaşıyor. Open Subtitles ولينجتون يشن حربا بإسلوب جديد انه يحارب وهو جالس دون حركة
    Karanlık bir dünyada yaşıyor. Lanetlenmişlerin ruhlarıyla savaşıyor. Senin müziğin bu kasvetli ruh halini yakalamaktan uzak. Open Subtitles هو يعيش في عالم مظلم يحارب الأرواح الملعونة.
    Şu var ki bazılarımız hâlâ haklarının olması için mücadele veriyor. TED لكن بعضنا ما زال يحارب من أجل الحصول على حقوق.
    Yeğenim Dell, hep kötü fikirlere karşı mücadele etti. Open Subtitles حسنا ، إبن عمي ديل كان دائما يحارب الأفكار السيئة
    Nostaljiden hayatını kaybeden son kişi Fransa'da I. Dünya Savaşında savaşan Amerikalı bir askerdi. TED آخر شخص مات بسبب الحنين إلى الماضي كان جنديًا أمريكيًا يحارب في فرنسا خلال الحرب العالمية الأولى.
    Kahramana karşı elleriyle savaşan kötü kahraman var ve gerçek tehdit, zeki ve şeytani kötü kahraman ile beyniyle savaşan. Open Subtitles الشرير القوى الذى يحارب البطل بدنيا و الخطر الحقيقى الشرير العبقرى الذى يحارب البطل بذكائة
    Patron, neden Jackie büyük patronla dövüşüyor? Open Subtitles لماذا يحارب جاكي الرئيس الكبير، يارئيس؟
    Senin için savaşmak istemiş ama işe yaramayacağını düşünmüş, çünkü bir tanık varmış. Open Subtitles أراد أن يحارب من أجلك لكنه اعتقد أن لا أمل لأنه كان هناك شاهدا ً
    Canavarlarla savaşan insanlar kavga esnasında canavara dönüşmemek için dikkat etmelidirler. Open Subtitles الرجل الذي يحارب الوحوش يجب عليه أن يحذر لكي لا يصبح وحشاً مثلها
    Ayrıca Hicks cahil vahşi bir kişiye karşı savaştığını düşündü ama yanıldı. Open Subtitles أيضا هيكس كان يظن أنه يحارب وحش جاهل ، و كان خطأ
    Peachy, ordularının generaliydi, ama artık savaş kalmamıştı. Open Subtitles بيتشى كان جنرال جيوشه لكنه لم يحارب معارك زيادة
    Ülkesi için savaşmayı öğrenmesi gerek... ..özgür bir adam olarak büyümeli. Open Subtitles يحتاج أن يتعلّم كيف يحارب من أجل بلادنا، ويصبح رجلاً حرّاً.
    Vigilante, adalet için savaşıyordu. Open Subtitles حارس ليلي، يحارب في سبيل العدالة و هذه الأمور
    İnsan, inandığı şey için savaşmalı. Open Subtitles يجب على المرء أن يحارب من أجل ما يؤمن به
    O, özgürlüğü için savaştı ve bu uğurda canını verdi. Open Subtitles فالذي يحارب حتى ينال الحرية قد يموت شهيدا فى سبيلها
    Ne yazık ki o da Vietnam'da savaşmadı Open Subtitles لسوء الحظ لم يحارب في فييتنام أيضا
    İran'la savaşırken. Open Subtitles ربما باعوا لصدام ما أراد عندما كان يحارب إيران

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus