"يحذر" - Traduction Arabe en Turc

    • dikkat
        
    • uyarmak
        
    • dikkatli
        
    • uyarısı
        
    • uyarıyor
        
    • uyaracak
        
    • uyarmalı
        
    Kör bir adamın dikkat etmesi oldukça zor, değil mi, Lyle Birader? Open Subtitles يبدو انه من الصعب على الاعمى ان يحذر اليس كذلك اخ لىلى
    Çocuğuna bir dahaki sefere nereye gideceğine dikkat etmesini söylermisin. Open Subtitles أخبر طفلك بأن يحذر أين . يذهب في المرة القادمة
    Benim gibi iri yapılı bir adam ne giydiğine dikkat etmeli. Open Subtitles على الرجل ذو البنية الثقيلة أن يحذر لما يرتديه
    Belki de ailemizi uyarmak için önceden haber verebilirdi. Open Subtitles ربما من الافضل ان يخبرنا اولا لماذا لم يحذر جماعتنا
    İnsanların senin hataların için zarar görmemesine karşı dikkatli olmalısın. Open Subtitles ،يجب أن يحذر الناس حتى لا يتعرضوا للأذى بسبب أخطائك
    Kuzeydoğu sularındaki küçük tekneler için güvenlik uyarısı yapıyoruz. Open Subtitles هذا هو مركب خفر السواحل الأمريكية يحذر من الابحار نحو المنطقة الشمالية الشرقية
    Hayret verici zafere rağmen, bazı kişiler tetikte kalmamız için bizi uyarıyor. Open Subtitles وعلى الرغم من هذا الانتصار المذهل، يحذر البعض أن يجب أن نظل يقظين.
    Onların işi Pearl Harbor'ı uyaracak her türlü telsiz donanımına sahip aracı yok etmek olmalı. Open Subtitles مهمتهم تدمير أى شئ به جهاز راديويمكنأن يحذر"بيرل هاربور"
    - Ucube. - Biri yeni çocuğu uyarmalı. Open Subtitles غريب الأطوار علي احدهم أن يحذر الفتي الجديد
    Benim gibi iri yapılı bir adam ne giydiğine dikkat etmeli. Open Subtitles على الرجل ذو البنية الثقيلة أن يحذر لما يرتديه
    O da MacDonald kadar çatlaksa Gıbbs'e söyle dikkat etsin. Open Subtitles اذا كان جيبز قريب من المنتقم قولي له أن يحذر على حياته هل دخلتي على مذكرات ماكدونالد؟
    Evet, adamın içeriye dalışı çok ürkütücüydü ama, insanların sigaralarına dikkat etmesi gerekir. Open Subtitles أقصد، أعرف أن الوضع كان مرعباً حين اقتحم المكان لكن يجب أن يحذر الناس من سجائرهم
    Gelecek ilk evsize polislere dikkat etmesini söylüyor. Open Subtitles انه يخبر المشرد التالي ان يحذر من الشرطة
    Canavarlarla savaşan insanlar kavga esnasında canavara dönüşmemek için dikkat etmelidirler. Open Subtitles الرجل الذي يحارب الوحوش يجب عليه أن يحذر لكي لا يصبح وحشاً مثلها
    - Sahtekarlarla anlaştığına göre dikkat etmesi gereken sensin Hank. Open Subtitles -أنت من يجب عليه أن يحذر فى التعامل مع المحتالين يا " هانك"
    Ve zamanında karısını ve küçük kızını uyarmak istiyor. Open Subtitles وينوى أن يحذر زوجته وابنته فى الوقت المناسب
    Evdeki erkekleri kıçlarını ulaşamayacağı bir yerde tutmaları için uyarmak gerek! Open Subtitles من الافضل ان يحذر أهل بيته ليبقوا بعيدين عن متناوله
    Sara, beni duyuyo... 1956'da İngiltere Büyükelçisi'nin, JSA'yı aralarında Sovyet ajanları olduğu konusunda uyarmak için çektiği diplomatik bir telgraf daha. Open Subtitles هذه برقية دبلوماسية أخرى من عام 1956 من السفير البريطانيّ يحذر جمعية .العدالة من جواسيس سوفييت بينهم
    Saat sabahın üçü, namusunu korumak için bir nebze olsun uğraşmasa da geceleyin siperde dolaşırken dikkatli olması gerekiyor. Open Subtitles إنها الثالثة صباحاً، عليه أن يحذر من الخنادق في الليل حيث لن يحمي شرفه شيءٌ سوى صندوق الكريكيت.
    dikkatli olması gerek. Dürüst olmak tehlikeli. Open Subtitles هو يجب أن يحذر انه من الخطر أن يكون رجل صادق
    Baek San'ın bu uyarısı bir teori miydi? Open Subtitles الم يحذر بيك سان من هذه المؤامرات؟
    Hindistan Dışişleri Bakanı gelmemeniz için sizi uyarıyor. Open Subtitles وزير الخارجية الهندي ، وقال انه يحذر أن لا تأتي.
    Eğer annemi resmi göndermeme konusunda uyaracak bir uygulama olsaydı, babam kovulur muydu?" Open Subtitles أمكنه أن يحذر أمّي من أن تنشر التعليق "الذي تسبب بطرد أبي
    Ama biri denemeli ve acele edip güvenlik görevlilerini uyarmalı. Open Subtitles لكن شخص ما يجب أن يحاول و يحذر الحراس.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus