"يخدم" - Traduction Arabe en Turc

• hizmet eder
• hizmet ediyor
• görev
• yardımı
• hizmet eden
• yardımcı
• hizmetinde
• hizmet etmek
• işine
• servis
• hizmet etti
• faydası
• hizmet ederdi
• hizmet edecek
• hizmet ederken

Matematik sohbete hizmet eder. Sohbet matematiğe hizmet etmez.
الرياضيات تخدم الحوار. الحوار لا يخدم الرياضيات.

Büyücüleri ve şeytanları avlamak, Tanrı'dan çok insanlara hizmet ediyor.
إن ملاحقة الشياطين والأرواح يخدم البشر أكثر مما يخدم الرب

Üstündeki üniforma görev aldığı alay hakkında bize çok şey söyleyecektir.
زيّهُ ينبغي أن يُخبرنا الكثير عن الكتيبة التى كان يخدم بها.

yardımı olacaksa sürekli olarak, yani artık bana alışsan iyi olur.
مطولاً إن كان هذا يخدم لذا قد تكون بحاجة للإعتياد علي

Yani iki amaca hizmet eden nano parçacığın etrafına ayrı negatif yüklü bir katman ekleriz.
ولذلك، نضيف طبقة إضافية سلبية الشحن حول الجسيم النانوي. والذي يخدم هدفين.

Sekiz yaşıma girdiğimde, yeni bir yardımcı çocuk geldi.
إذاً في السنة التي بلغت فيها الثامنة كان لدينا صبي جديد يخدم في البيت.

O paranın, Tanrı'nın hizmetinde kullanılmasına izin verseydin inayetinin sâna yöneldiğini hissederdin.
، إذا تركت هذا المال يخدم غرض الرب قد يُظهر رحمته نحوك واصل الحديث، أيها الواعظ

İmparatorluğa böyle bir hasar vermekten tatmin olmamış gibi aynı zamanda hırslarına hizmet etmek amacıyla kalıcı bir ordunun kurulmasını talep ediyorsun.
غير راض عن سبب هذا الضرر الذى لحق بالإمبراطورية، انت ايضا طالبت بأقامة جيش دائم هذا وحده يخدم الغرض لأرضاء طموحاتك.

Görüşmeleri etkilemez ve o piç kurularının da işine gelir.
ذلك لا يؤثر على المفاوضات و هو يخدم أولئك أبناء العواهر بحق

Özellikle uygun derecede servis edildiğinde.
خصوصا عندما يخدم في درجة الحرارة الصحيحة

Teal'c Goa'uld'a, kahrolası pekçok tatsız şey yaparak yıllarca hizmet etti.
تيلك قضى سنوات يخدم الجواؤلد ويفعل بعض الاشياء المقيتة

Öte yandan seçimle gelenler doğrudan halka hizmet eder.
بينما المسؤول المنتخب يخدم الناس مباشرة.

O Özgür Adam. O ejderlerin oğullarına hizmet eder.
إنه الرجل الحُر و هو يخدم جماعة أبناء التِنِّيِّن

Fakat sorular sormak başka bir amaca hizmet ediyor. Bir kişiye duyulduğu mesajını veriyor.
لكن طرح الأسئلة يخدم هدفا آخر، فهي إشارة للشخص الآخر أنه مسموع.

52.000 köye hizmet ediyor ve bu yaklaşık 80 milyon insan demek.
وهذا يخدم 52.000 قرية, وهو ما يمثل حوالي 80 مليون نسمة.

Bugüne kadar, kim kimin altında görev yaptı bilmiyorum.
والى هذا اليوم لازلت لا اعرف من كان يخدم تحت امره من

Terapinin çok yardımı oldu. Olanlarla ilgili konuşmaya başladı.
بدأ العلاج يخدم قليلاَ بدأت تتحدث عن ذلك

- Halka hizmet eden bir tezgahtar olarak eğer ünvan davranışımı zorla kabul ettirseydi,
ماذا؟ اذا الحق الشرعييملي علي سلوكي, ,كبائع يخدم العامه

Dileğin buysa, uğruna yaşadığın hedefin için gerekliyse, sana yardımcı olacağım.
إذا كانت تلك هي أمنيتك و إذا كان ذلك يخدم الهدف الذي تعيش من أجله سأساعدك

Bu kılıç İmparator'un hizmetinde, sadece o benden çıkartmamı isteyebilir.
هذا السيف يخدم الامبراطور هو فقط من يأمرني بأزالته

Kendi amaçlarımıza hizmet etmek dışında orada insanlara yer olmayacak.
حيث لن يكون فيها مكان للبشر ما عدا من يخدم غاياتنا

Bugün olanların kime ne faydası var?
كيف لأي شيء حصل اليوم يخدم اي احد اطلاقا؟

Zorro, halkına hizmet ederdi, senin gibi şöhret peşinde koşmazdı .
زورو كان يخدم الناس ليس باحثاً عن الشهرة مثلك

Sizin gibi bir erkeğin yanında her zaman ona hizmet edecek bir kadın olmalı.
رجل يعمل بجهد مثلك, يجب ان يخدم من قبل سيدة مثلي. نعم، اعتقد ذلك.

Tarih, sadece onu kontrol etmeye çalışanlara hizmet ederken, ...anıların ateşini söndürenler gerçeğin tehlikeli ateşini de söndürürler.
بينما التاريخ, يخدم فقط الذين يسعون للسيطره عليه. أولئك,الذين يريدون اخماد شعلة الذكرى. من أجل إخماد نار الحقيقه الخطره.