Bay Whitman, sorun şu ki kimse bizi bu şekilde baş başa görmemeli. | Open Subtitles | سيد وايتمان القصة كلها فى اننا نحضر متفرقين انه لا احد يرانا متجمعين |
Sadece Müdür Turner bizi koridorda hırsızlara benzer halde görmemiş gibi yapalım. | Open Subtitles | دعينا فقط ان نتظاهر انه لم يرانا بالرواق واننا نلبس كملابس اللصوص |
Sence içeriye gelebilir mi? Böylece insanlar bizi beraber görür. | Open Subtitles | هل تعتقد أن يستطيع القدوم للداخل لكي يرانا الناس معاً؟ |
Büronuzun bir de arka kapısı var. Ona görünmeden dışarı çıkabiliriz. | Open Subtitles | إن لديك باب خلفى لمكتبك يمكنك الخروج بدون أن يرانا |
Dikkatli olmalıyız. Eğer biri bizi birlikte görürse... | Open Subtitles | يجب أن نكون علي حذر حتى لا يرانا أحد معا |
Eğer herkes görmek isterse, biz de gösteririz. | Open Subtitles | إذا اراد الجميع أن يرانا نرفع سنقوم بذلك |
- Hayır. Babam daha gelip havuzun keyfini çıkardığımızı görmedi. | Open Subtitles | كلا، أبي لم يعد للبيت بعد لكي يرانا نستمتع بالمسبح |
Yinede 2 nizde benimle geliyorsunuz. Burda kimsenin bizi kavga ederken görmesini istemiyorum. | Open Subtitles | أيًّا يكُن، تعالا معي لنحسم الأمر، لا أريد أن يرانا الجميع نتشاجر هنا. |
bizi kimse görmesin diye senin köşe başında bekliyor olman gerekiyordu. | Open Subtitles | كان من المُفترض أن تنتظر بمُلتقى الشارع بحيث لا يرانا أحد. |
Yinede 2 nizde benimle geliyorsunuz. Burda kimsenin bizi kavga ederken görmesini istemiyorum. | Open Subtitles | أيًّا يكُن، تعالا معي لنحسم الأمر، لا أريد أن يرانا الجميع نتشاجر هنا. |
Araplar bizi her gün görüp bir yere gitmediğimizi bilecekti. | Open Subtitles | حتى يرانا العرب كلّ يوم ويعلمون أننا لن نغادر أبدًا |
Biz yeni resimler yaparak, Yeni bir gerçeklik gösteriyoruz çünkü, bu, dünyanın bizi nasıl algıladığıyla ilgili. | TED | نحن نعرض واقع جديد فقط بعمل الصور لأن هكذا يرانا العالم. |
O bir fikirdir ki bu nasıl düşündüğümüzle alakalıdır ve birbirimizi nasıl gördüğümüz ve yine diğerlerinin bizi nasıl gördüğü ile alakalıdır. | TED | هي فكرة في الداخل ترتبط بكيف نفكر ونرى الآخر وكيف يرانا هو. |
Kimseye görünmeden dışarı çıkmalıyız. Bildiğin bir arka kapı falan var mı? | Open Subtitles | يجب ان نخرج بدون ان يرانا احد هل تعرف باب خلفي للخروج ؟ |
bizi görürse İsa'nın... tapınaktaki alıcılara yaptığını yapar. | Open Subtitles | و عندما يرانا سيفعل بنا كما فعل المسيح بالتُّجار في الكنيسه |
Casey neden bizi şu saçma karavanın içinde görmek zorundaydı ki? | Open Subtitles | لم يكن هناك داعي لكي يرانا كايسي بهذه الشاحنة الغبية |
bizi görmedi. Biliyorsunuz biraz farklıdır | Open Subtitles | لم يرانا انه لا يمكن التنبؤ به تماما ، كما تعلمون |
Dışarıda polis var. bizi görecek. | Open Subtitles | هناك أحد رجال التحري بالخارج وسوف يرانا سويا |
bizi gören olursa aramızdaki yaş farkını anlamayabilir. | Open Subtitles | أي أحد قد يرانا معاَ قد يلاحظ الفرق في السن |
Boşanma işlemlerim devam ederken birlikte görünmemeliyiz. | Open Subtitles | شكرآ لك,لا شكرآ لك أقصد,بينما أحصل على طلاقى000 لا يجب أن يرانا أحد مع بعضنا البعض |
bizi dürüstçe göster, bizi göster ki dünya görsün. | Open Subtitles | أظهرنا جيداً و إعكس أنفسنا كي يرانا العالم |
Ama biz kafamızı kuma gömerek bizi kendisinden daha aşağı görmesine göz yumamayız. | Open Subtitles | و نحن لن نستطيع بعد الآن إغلاق أعيننا بإرادتنا و ندعي اننا لا نعلم انه يرانا من اسفله |
California'ya geri döneceğiz ve bizi bir daha kimse görmeyecek. | Open Subtitles | سنعود إلى كاليفورنيا ولن يرانا احد مجدداً |
Bisikletle kasabanın öbür tarafına gittik... çünkü birinin bizi görmesinden çok korkuyorduk. | Open Subtitles | لقد تعرفت على كل الطرق في المدينة لأننا كنا خائفين أن يرانا أحدهم |