Ailelerimiz bizim için en iyisini bildiklerini sanıyorlar ama bilmiyorlar. | Open Subtitles | أهلنا يظنون أنهم يعرفون مصلحتنا لكنهم في الحقيقة لا يعرفونها |
Asla gelişmek istemiyorlar. Kendilerini kusursuz sanıyorlar. | Open Subtitles | إنهم لا يرغبون بذلك لأنهم يظنون أنهم مثاليون |
- Bunu bize yapabileceklerini mi sanıyorlar? - Biliyorum. | Open Subtitles | ـ يظنون أنهم يمكنهم أن يفعلوا هذا بنا ـ أدرك هذا |
Bir grup uçuk kafa. Özel olduklarını düşünüyorlar. | Open Subtitles | انهم مجموعه من الحمقى يظنون أنهم متميزون |
O ve piskoposları, senin krallığını idare edebileceklerini düşünüyorlar! | Open Subtitles | هو وأتباعه من القسيسين يظنون أنهم يستطيعون التحكم بالمملكة |
Umbrella gibi şirketler kendilerinin kanunlardan daha üstün olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | الشركات مثل شركة المظلة يظنون أنهم فوق القانون |
Lanet oyuncular tüm gücün ellerinde sanırlar. | Open Subtitles | هؤلاء الممثلون الحقراء يظنون أنهم فوق الجميع |
Tüm o insanlar güvende olduklarını zannediyorlar. Onları uyarmamız lazım. | Open Subtitles | هؤلاء الناس يظنون أنهم بأمان , و لكنهم في خطر كبير |
Yaptıklarına kimsenin karşı gelmeyeceğini mi sanıyorlar? | Open Subtitles | يظنون أنهم يستطيعون الإستمرار بمثل هذه الأمور بدون أي رد منا؟ إطلاقاً؟ |
Kendilerini çok önemli sanıyorlar. Benim hakkımda ne biliyorlar ki? | Open Subtitles | يظنون أنهم مهمين ما الذي يعلمونه مع فرائهم وجواهرهم؟ |
Karnınızı deşip, bağırsaklarınızı söktüklerini sanıyorlar. | Open Subtitles | يظنون أنهم سينزعون أحشائك ويتركونها معلقة.. |
Karnınızı deşip, bağırsaklarınızı söktüklerini sanıyorlar. | Open Subtitles | يظنون أنهم سينزعون أحشائك ويتركونها معلقة.. |
Ve kıvrımı takip ettikleri için mutlular çünkü geldikleri yere döneceklerini sanıyorlar. | Open Subtitles | و هم سعداء بالمشي بمنحنى لأنهم يظنون أنهم عائدون للمكان اللذي أتو منه |
Bu insanlar sana iyi davranıp iyilik yaptıklarını sanıyorlar, ama ne kadar özel olduğun hakkında hiçbir fikirleri yok. | Open Subtitles | هؤلاء الناس يظنون أنهم يؤدون خدمة لك عن طريق تعاملهم معك بلطف لكن ليس لديهم أي فكرة عن مدى تميزك |
Bizim adayımızı yenebileceklerini düşünüyorlar. Ama sizinki için çok endişeliler. | Open Subtitles | هم يظنون أنهم يستطيعون الإنتصار علىرجلي,لكنهمقلقونمنرجلك. |
Neyse, Ruslar köstebeği bulduklarını düşünüyorlar. Kız güvende. | Open Subtitles | على أية حال، الروس يظنون أنهم وجدوا خائنهم |
Neyse, Ruslar köstebeği bulduklarını düşünüyorlar. Kız güvende. | Open Subtitles | على أية حال، الروس يظنون أنهم وجدوا خائنهم |
Gün sonunda çanları çaldıklarında, törende işledikleri suçun, azaltabileceğini mi düşünüyorlar? | Open Subtitles | هل يظنون أنهم لو قرعوا الأجراس لأيام فسيجعل من تنصيبه أقل خطيئةً؟ |
Kadınlar onlar için o kadar alçak yaratıklar ki bir kadın tarafından öldürülürlerse cennete gidemeyeceklerini düşünüyorlar. | Open Subtitles | النساء بالنسبة لهم هنّ مخلوقات وضيعة يظنون أنهم لو قُتلوا على يد واحدة منهنّ، فلن يدخلن الجنة |
Bu zengin Hintliler, hala Hindistan'da olduklarını sanıyor. | Open Subtitles | هؤلاء الهنود الأغنياء . يظنون أنهم لا يزالون في الهند |
Kendilerini senin dostun sanırlar, ama değildirler. | Open Subtitles | إنهم يظنون أنهم أصدقاؤك ولكنهم ليسوا كذلك |
Çocuklar limuzinle fotoğraf çekimine geldiklerini zannediyorlar, ...ama çok azını biliyorlar. | Open Subtitles | إذا، الشباب يظنون أنهم يركبون هذه الليموزين من أجل جلسة تصوير ولكنهم لا يعلمون إلا القليل |
Bir sürü insan onların, oturup sızlanan insanları dinleyerek para kazanan kıçlarını kaldırmaya götleri yemeyen ve kendi zırvalarını bile toparlayamayan, koca bir demet sahtekâr olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | و كثير من الناس يظنون أنهم مجرد مجموعة من المحتالين يدفع لهم ليجلسون و يستمعون لأناس مزعجون الذينَ ليسَ لديهم الجرأه للوقوف على أقدامهم ولم شتاتهم معاً |