Bütün gece aradılar, ama Charlie'nin bedenini bir türlü bulamadılar. | Open Subtitles | بحثوا طوال الليل لكنهم لم يعثروا على جثة شارلى أبداً |
Henüz küçük bebeğimi ve büyük çocuğumu bulamadılar. | Open Subtitles | لم يعثروا بعد على الطفل ولا الابن الأكبر |
Arabasını parçalarız. Arabayı da onu da bulamazlar. Doğru söylüyor. | Open Subtitles | سنقوم بقطع السيارة، لن يعثروا عليها أبدا أو على سيارتها. |
Ve doğal olarak meslektaşların sızıntının kaynağını öğrenmek isteyecekler, ancak asla bulamayacaklar. | Open Subtitles | وزملائكم سيريدون معرفة من سرب البيانات ولكنهم لن يعثروا على أي شيء |
O zamandan beri, onu bulmak için çok çaba harcadık. Hiçbir şey bulamadık. | Open Subtitles | لقد وضعنا كثيرا من القوة البشرية من اجل العثور عليه,ولكنهم لم يعثروا عليه. |
Onlar bizi bulana kadar 5 6 dakikamız var. | Open Subtitles | أمامنا من 5 إلى 6 دقائق إلى أن يعثروا على مدخل إتصالنا |
Bölgeyi taramışlar, fakat hiçbir görgü tanığı bulamamışlar. | Open Subtitles | لقد قاموا بتمشيط المنطقة ولكنهم لم يعثروا على أي شهود |
Onlar beni bulmadan benim birisini bulmam için zamana ihtiyacım var. | Open Subtitles | انا بحاجة الى الوقت للعثور على احدٍ قبل ان يعثروا علي |
bulamadılar. Darbe başarısız oldu. | Open Subtitles | ألا أنهم لم يعثروا عليه لقد فشل الأنقلاب |
Üç gündür yürüyorlar ve hiçbirşey bulamadılar. | Open Subtitles | ساروا لمدة ثلاثة أيام ولم يعثروا على شيء |
Dorothy'i henüz bulamadılar ama Henry Stoller orataya çıktı. | Open Subtitles | حسن، لم يعثروا على دورثي بعد، لكن البحث أكد |
Neredeyse 24 saat oldu. Neden hala bir şey bulamadılar? | Open Subtitles | ،لقد مرت 24 ساعة تقريباً لماذا لم يعثروا على شيء ؟ |
Sonra da kaçarım. Beni bulamazlar çünkü orada olmam. | Open Subtitles | و حينئذ ، سوف أقوم بالهرب و لن يعثروا على ، لأننى لن أكون متواجدة |
Bazı insanlar bütün hayatları boyunca asla bizim sahip olduğumuz şeyi bulamazlar. | Open Subtitles | بعض الناس عاشوا حياتهم بأكملها ولم يعثروا أبداً على مالدينا |
Bir ceset bulunduğuna dair hiç bir şey yoktu. Tabi ki yok. Onu asla bulamayacaklar. | Open Subtitles | لا اشارة على عثورهم على جثة, بالطبع لن يعثروا, ولن يجدوه ابدا |
Ve bu sefer beni suçlu bulamayacaklar çünkü bedenini asla bulamayacaklar. | Open Subtitles | ولن أدان هذه المرّة، لأنّهم لن يعثروا على جثتك قطّ. |
Kaybolacağın kadar iyi bildiğin bir yer olmalı. Milli Güvenlik beni bulmak istiyorsa, bulacaktır. | Open Subtitles | لو أراد مجلس الأمن القومي أن يعثروا علي فسوف يفعلوا |
- Seni bulana kadar beklemelisin. | Open Subtitles | كل ما عليكِ هو الإنتظار لحين أن يعثروا عليكِ |
Evinin 8 kilometre uzağında tutuluyormuş ve onu bulamamışlar. | Open Subtitles | لقد كانت محبوسة على بعد 5 أميال من منزلها، ولم يعثروا عليها. |
Adamlar onu bulmadan o bizi bulur umarım. | Open Subtitles | حسنا، آمل أن يجدنا قبل أن يعثروا هم عليه. |
Seni bu gece bulamazlarsa, En azından 60 puan eder! | Open Subtitles | لو انهم لم يعثروا عليك الليلة فهذا سيساوي 60 نقطة |
Jake'in istediği de bu; beni bulmalarını istiyor. | Open Subtitles | هذا ما يريده جيك انه يريدهم ان يعثروا علي |
Japonlar bizi bu karışıklıkta zor bulurlar. | Open Subtitles | هؤلاء اليابانيون لن يعثروا علينا ابدا فى تلك الغيوم |
Çoğu insan hayatı boyunca aşkı arar ama bulamaz. | Open Subtitles | معظم الناس يقضوا كل حياتهم بحثآ عن ذلك ولا يعثروا عليه لا تتخلي عنه |
Bir milyar dolar çaldın. Seni bulacaklar. | Open Subtitles | لقد سرقت بليون دولار وسوف يعثروا عليك |
Olay Yeri İnceleme de oradaydı ama hiçbir şey bulamadı. | Open Subtitles | ،لأن فريق الفحص الجنائي هناك مسبقاً ولم يعثروا على شيء |
Tabi tedavisi bulunana kadar ben onlara normal dünyayı öğretiyorum. | Open Subtitles | لكن إلى أن يعثروا على علاج أدربهم للتعامل في العالم |
Sizi bulmaları an meselesi. Bak. | Open Subtitles | إنها مسألة وقت فحسب حتى يعثروا عليك. |