Belki hazırdır, belki değil, ama ikimiz de biliyoruz ki babam bunu yapmasını istemezdi. Üç ay önceydi o. | Open Subtitles | أتعلم، ربّما يكون مستعدًا وربّما لا، لكن كلانا يعرف أنّ والدنا لم يتمني هذا له. |
İkimiz de biliyoruz ki manyetik alandaki değişmeler elektrik akımını meydana getirir. Bu da küpün parçaları düzgün birleştirilerse olur. | Open Subtitles | كلانا يعرف أنّ التغيير في مجالٍ مغناطيسيّ يُنتِج تيّارًا كهربيًّا إن جُمِعَت قطع المُكعّب بالترتيب الصحيح. |
Ama ikimizde biliyoruz ki bu sonsuza kadar sürmeyecek. | Open Subtitles | لكنْ كِلانا يعرف أنّ هذا لا يمكن أنْ يدوم |
Buranın içreden dışarıya doğru çürüdüğünü biliyoruz, ve burada işlerin nasıl olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | كِلانا يعرف أنّ هذه الشركة فاسدة من الداخل للخارج، ونعرف كيف يعمل هذا. |
Üstelik bu durum, sistemin çoğu kurucusu tarafından tasdik edildi, yani herkes neler olduğunu biliyordu da. | TED | كما كان معروفاً من قبل مؤسسي هذا النظام، الجميع يعرف أنّ هذا كان سيحدث. |
Olayı abartıyorsun. O gruptaki herkes, senin sıkı çalışmanın onun kurabiyelerinden daha önemli olduğunu biliyor. | Open Subtitles | يا عزيزتي، أنتِ تضخّمين الأمر الجميع يعرف أنّ عملك الشاقّ أهمّ من كعكها. |
Oğlunun federal ajan olduğunu bilmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يعرف أنّ إبنك عميل فيدرالي؟ |
Bu konuşma için çok teşekkür ederim ama ikimiz de biliyoruz ki alevler yakıcı. Ayrıca nereye bakacaklarını bilmiyorlar. | Open Subtitles | أقدّر الكلام الحماسي، لكن كِلانا يعرف أنّ النار ساخنة جداً، ولا يعرفون أين عليهم أن يبحثوا. |
İkimiz de biliyoruz ki o kırık kılıçla beni incitemezsin. | Open Subtitles | كلانا يعرف أنّ ذلك السيف المكسور لا يستطيع إيذائي |
İkimiz de biliyoruz ki o kırık kılıçla beni incitemezsin. | Open Subtitles | كِلانا يعرف أنّ ذلك السيف المكسور لا يستطيع إيذائي |
biliyoruz ki, aşık olan bir kadının aklı olabilecek en düşük seviyede çalışır. | Open Subtitles | كلانـا يعرف أنّ عقل المرأةالعـاشقة... يعمل على أدنى مستوى من الفكر |
Evet, bu doğru. İkimiz de biliyoruz ki bu doğru. | Open Subtitles | هذا صحيح كلانا يعرف أنّ هذا صحيح |
Ama kabul et. İkimiz de biliyoruz ki, artık onun... bensiz bir hayatı olmayacak. | Open Subtitles | كِلانا يعرف أنّ العالَم الذي لا أكون فيه بحياته لم يعد موجوداً... |
İkimiz de biliyoruz ki deli olduğum için burada değilim. | Open Subtitles | كلانا يعرف أنّ سبب وجودي هنا ليس الجنون |
Ama ikimiz de bundan daha fazlası olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | ولكنّي أظنُّ كلانا يعرف أنّ الأمر أكبرُ من ذلك. |
Hepimizi bunun farklı bir iş olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعرف أنّ هذا عمل صعب وأنّك لن تحصل على وسامٍ لهذا |
İkimiz de doğru yerin burası olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | كِلانا يعرف أنّ المكان الصائب هو معنا. |
Hayley'ye ulaşmanın tek yolunun Sky olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | كان يعرف أنّ السبيل الوحيد للوصول إلى (هايلي) كان عن طريق (سكاي). |
Mullery'nin telefonda konuştuğu kişinin Lisbon olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | كان يعرف أنّ (ليزبن) كانت على الهاتف مع (موليري) عندما مات |
Ağırdan almanın en iyi şey olduğunu biliyor. | Open Subtitles | يعرف أنّ أفضل شيء يمكن فعله هو البقاء بعيدًا |
Bir kız kardeşim olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | إنّه لا يعرف أنّ لديّ أخت |
Rüzgardan dayanıklı olduğunu bilir. | Open Subtitles | يعرف أنّ يمكنه أن يدوم أطول من الريح |