"يعطني" - Traduction Arabe en Turc

    • vermedi
        
    • vermiyor
        
    • bana bir
        
    • vermezse
        
    • vermesini
        
    • vermiyordu
        
    Bana telefon numarasını vermedi, çünkü telefonu yok. Open Subtitles لم يعطني رقم هاتفه لأنه لا يمتلك هاتفاً.
    Ölümcül değildi, ama bana fazla umut vermedi. Open Subtitles لم تكن قاتلة ولكنه لم يعطني الكثير من الامل
    Bu çaylak bana enselenmem için şans vermedi. Open Subtitles شرطي غبي ، لم يعطني فرصةً لأقبِض المخدّر
    Böldüğüm için üzgünüm, ama sürekli arıyorum ama kimse bana herhangi bir cevap vermiyor. Open Subtitles أنا آسف للمقاطعة , لكني قد كنت أتصل مراراَ لكن لم يعطني أحد أي إجابة
    bana bir bok ifade etmiyor. Bana kağıdı ver. Open Subtitles أعتقد ان ذهابي الي أية طريقا منهم لا يعطني لي شيئا، اعطني ورقة العفو
    Eğer iyi bir rol vermezse Allah şahidimdir, yönetmeni affetmeyeceğim. Open Subtitles لن أسامح المخرج إذا لم يعطني دوراً مهماً
    Tanrı'dan tacı giyerken bana da seninki kadar kudret vermesini iste. Open Subtitles أطلب من الرب أن يعطني القوة لأرتدي التاج مثلما فعلت أنت
    Doğru adamı yakaladığıma emindim ama adam.. ...ihtiyacım olan bilgiyi vermiyordu o yüzden zorlamaya devam ettim. Open Subtitles كنت متأكّد أن معى الرجل المطلوب لكنّه لم يعطني المعلومات التى إحتاجها
    Konsey bu görevi neden oturum esnasında bana vermedi? Open Subtitles لماذا لم يعطني المجلس هذه المهمة حينما كنا بالجلسة
    Neden konsey bana bu görevi toplantıdayken vermedi? Open Subtitles لماذا لم يعطني المجلس هذه المهمة حينما كنا بالجلسة هذهالمهمةلن تكونمدونة.
    Numarasını vermedi çünkü erkek arkadaşı varmış. Open Subtitles لم يعطني رقم هاتفه لأنه قال أن لديه صديقا
    Oscar, evlat edinme hakkında kararsız ancak kesin bir karar vermedi. Open Subtitles أوسكار يظهر إهتمامه ويتغزّل بتبنيها , ولكن لم يعطني الجواب القاطع بنعم أو لا
    Hayır. Bana hiçbir şey vermedi, hiçbir şey söylemedi. Open Subtitles كلا، لم يعطني أيّ شيئ لم لم يخبرني بأي شيئ
    Bana tam olarak bir liste vermedi ama eminim ikimizin de ailesi bu listededir. Open Subtitles لم يعطني نسخه من القائمه بالضبط ولكن بتخمين جيد سوف تكون عائلتينا
    Bu dünya bana hiçbir şey vermedi. Ödeşiyoruz. Open Subtitles هذا العالم لم يعطني أي شيء لذا نحن متعادلين
    Kimse kullanım kılavuzu vermedi. Öğrenmeye çalışıyorum. Open Subtitles لم يعطني أحد كتاب تعليمات هنا، أنا فقط اُحاول المضي معها
    Bana makbuz vermedi. Open Subtitles إنـه لم يعطني ورقة مخـالفة السير
    Bana izin vermedi, efendim. Benim fikrimdi. Open Subtitles هو لم يعطني تصريحًا لفعل ذلك إنها فكرتي
    Bu lâkabı kimse vermedi, evlat. Open Subtitles لم يعطني أي أحد تلك الكُنية، يا فتي
    Ama bu ne sana ne bana kanunları çiğneme hakkı vermiyor. Open Subtitles ولكن هذا لا يُعطيك أو يعطني الحق في خرق القانون
    Bay Burns, bana bir kez olsun aferin demedi tebrik etmedi, ağzından "bravo" lafı çıkmadı. Open Subtitles السيد بيرنز لم يعطني علامة إعجاب أو يقل لي يا لك من مجد أو أحسنت يا فتاة
    Kimse bir fırsat vermezse kahramanlığımı nasıl ispatlarım? Open Subtitles كيف علي أن أثبت لنفسي أني بطل إذ لم يعطني أحد فرصة ؟
    O halde bana vermesini sağla. o benim param, ben kazandım. 220 dolar. Open Subtitles فلتجعليه يعطني المال إذن، إنّه ملكي. وقد استحققتُه، إنّه 220 دولاراً.
    Bu durumu düzeltmek istiyordum ama bir türlü fırsat vermiyordu. Open Subtitles أردتُإصلاحذلك، ولكنّه لم يعطني الفرصة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus