"يغارون" - Traduction Arabe en Turc

• kıskanıyorlar
• kıskanıyor
• kıskançlık
• kıskandılar
• kıskanır

Sadece seni kıskanıyorlar.
لا تجعل هؤلاء الأشخاص يحبطونك إنهم يغارون منك وحسب

Dünyamızı, güzelliğimizi kıskanıyorlar.
انهم يغارون من جمالنا من عالمنا

Zeki ve esprili olmanı kıskanıyorlar.
هم يغارون منك لأنك ذكي ومضحك

Ben sana partiyi göstereceğim. Beğendin mi? Farkında mısın, buradaki bütün erkekler beni kıskanıyor.
سأريك حفلا هل يعجبك هذا؟ أتعلمين, كل الشباب هنا يغارون مني

Mahvolmuş durumda hepsi demek, herkes seni kıskanıyor olmalı. Ne yapayım? Pencerelerinden içeri taş mı atayım?
حالهم مزرية، لابدّ وأنهم يغارون منك. ما أنا بفاعله؟

Diğer çocuklar kıskançlık yaptığında bile, ben kıskanmazdım, yani istesem bile-
حتى عندما كان الأطفال الأخرين يغارون لم اكن أغار، أعني تمنيت لو كنت أستطيع

Sünneti ben icat ettiğim için beni kıskandılar ve beni cennetten kovdular.
ألقوا لي من السماء 'السبب أنهم كانوا يغارون انني اخترعت الختان.

kıskanıyorlar.
كما ترين, إنهم يغارون

Sadece kıskanıyorlar.
أنهم يغارون منك

kıskanıyorlar Lex.
أنهم يغارون ليكس

Dahası, beni kıskanıyorlar.
و هم أيضاً يغارون مني

- Ayrıca, beni kıskanıyorlar.
و هم أيضاً يغارون مني

Bence gelişmemizi kıskanıyorlar.
أظنهم يغارون من تقدمنا

Tanrım, hepsi, benle Luke'u kıskanıyor.
يا إلهي. كانوا جميعاً يغارون مني و لوك.

Bütün film okulu sizi deli gibi kıskanıyor.
كل من هم بالمدرسة يغارون بجنون منك

Çünkü, o aptallar kıskanıyor seni.
لأن أولئك الأغبياء يغارون.

Ve bu Madrasi'ler... Siyahlar. Onlar bizi kıskanıyor!
و أولئك (المِدْراسيون) بشرتهم غامقة لذلك هم يغارون منّا.

Hepsi beni kıskanıyor.
جمعيهم يغارون مني

Çöplerini kıskançlık kriziyle boşaltan, birilerini tanıyorum..
أعرف بعض الأشخاص يذهبون لجمع نفاياته و استخلاص العلب منها يغارون من بعضهم

Bir hafta çalışabildim. kıskandılar beni.
عملت لاسبوع فقط, كانوا يغارون مني.

"Diğer çikolata üreticileri, Bay Wonka'yı kıskanır oldular."
جميع صانعوا الشوكولاتة اصبحوا يغارون منه