Seni kızdırmak için yapıyorlar, sen kızmamış gibi yaparsan keserler. | Open Subtitles | إنهما يفعلان ذلك كي يغضبانك تظاهري أن هذا لا يزعجك عندها سيتوقفان |
Bak, sana işini öğretmek istemem, ama sence o mağarada iki hafta boyunca ne yapıyorlar? | Open Subtitles | لا أريد تعليمك مهنتك، لكن ماذا برأيك كانا يفعلان في المغارة طيلة أسبوعان؟ |
- Sence bu kadar silahla ne yapıyorlar? | Open Subtitles | ماذا يفعلان بكل تلك الأسلحة النارية فى رأيك؟ |
Orada ne yaptıklarını zannediyordun? | Open Subtitles | ماذا كنت تعتقد انهما كانا يفعلان بالخارج |
Ama yanılmıyorsam çamaşır suyu ve böcek ilacı da aynı şeyi yapıyor. | Open Subtitles | لكن في آخر مرّة تحققت، المبيضات ومبيدات الحشرات يفعلان نفس الشيئ |
Az önce mürettebatınızdan iki kişi gördüm ve kızımı aramak dışında herşeyi yapıyorlardı. | Open Subtitles | لقد رأيت للتو اثنان من طاقمك و كانا يفعلان كل شيء باستثناء البحث عن ابنتي |
Birlikte hep saçma ve zevkli şeyler yapıyorlar. | Open Subtitles | ولكنهما يفعلان دائمًا أمورًا مسلّية معًا |
Bunu kıçlarını birbirlerine vurararak yapıyorlar, | TED | يفعلان ذلك عن طريق ملامسة أعقابهما |
Bunu zevk için yapıyorlar. | Open Subtitles | انهما يفعلان ذلك من باب المتعة |
Ondan fazlasını yapıyorlar. | Open Subtitles | إنهما يفعلان أكثر من هذا بكثير |
Şu ikisi... Hala ne yapıyorlar buralarda? | Open Subtitles | هذان الأثنان, ماذا يفعلان هنا ؟ |
Sence orada ne yapıyorlar? | Open Subtitles | كاذا تعتقدان أنهما يفعلان هناك ؟ |
Sanırım hala yapıyorlar? | Open Subtitles | أتظنّ أنهما لا يزالان يفعلان ذلك؟ |
- Hayır, yapmıyorlar. - Evet, yapıyorlar. | Open Subtitles | إنهما لا يفعلان ذلك طوال الوقت - بلى يفعلان - |
Neden bizim geldiğimizi bildikleri halde bunu yaptıklarını anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أفهم لمَ يفعلان هذا مع علمهما أننا قادمون. |
Ama hala kemiklerle ve dokularla ne yaptıklarını bilmiyoruz. | Open Subtitles | ولكن لا زلنا لا نعرف ماذا كانا يفعلان بكل العظام و الانسجة |
Kendi bacakları zor yapıyor. | Open Subtitles | ساقاها بالكاد يفعلان ذلك لجسدها |
Kimlerle görüşüyor, birlikte ne yapıyorlar ve tek başınayken ne yapıyor... | Open Subtitles | من تقابل، ماذا يفعلان معًا وماذا تفعل عندما تكون لوحدها... |
- İçeride gerçekten ne yapıyorlardı? | Open Subtitles | ماذا كانا يفعلان هنالكَ حقًّا؟ |
Elbette, ama olay yerinde ne işleri vardı? | Open Subtitles | بالتأكيد ولكن ماذا كانا يفعلان تحديداً في مسرح جريمة الاختطاف؟ |
Aradaki fark, Paul ve Barry yaptıkları şeyi para için yaptılar. | TED | الاختلاف هو، أن بول وباري يفعلان ما يفعلانه لجني المال. |
Bunu ilk defa yapmıyorlar. | Open Subtitles | هذه ليست المرة الأولى التي يفعلان فيها هذا. |
Harika ikizler orada telefonla kim bilir neler yapıyorlardır. | Open Subtitles | "الثُنائي المرِح" كانا هُنا يعبثان بالهاتف، يفعلان العجائب به. |