Bunu onlara söyle. Benim şu ana kadarki en iyi erkek arkadaşları olduğumu söylüyorlar. | Open Subtitles | أخبرهم ذلك،أنهم يقولون أنني أفضل صديق حصلوا عليه |
Çok agresif ve zor çalışılan biri olduğumu söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون أنني عدوانيٌ أيضاً, متشدد، أيا كان |
İnsanlar benim tüm o spor filmlerindeki Mike McCarthy ya da Phil Jackson gibi olduğumu söylüyor. | Open Subtitles | يقولون أنني ميك ماكارتي أو فيل جاكسون مشاهد الرياضة في الأفلام |
İnsanlar bir dahi için Çok mütevazı olduğumu söylüyor | Open Subtitles | الناس يقولون أنني بسيط جداً بالنسبة لعبقري |
İnsanlar benim Janet Jackson'a benzediğimi söylerler. | Open Subtitles | الناس يقولون أنني أشبه جانيت جاكسن |
Bir cerrah asistanı gerekli olduğunu söylediler. | Open Subtitles | إنهم يقولون أنني يجب فقط أن أُساعد في جراحة واحدة أخرى |
Dünya'daki en yaşlı kadın olduğumu söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون أنني أكبر امرأة في السن على الأرض |
İnsanlar neşe saçan biri olduğumu söylüyorlar çünkü şaka yapmayı çok severim. | Open Subtitles | الناس يقولون أنني روح الحفلة لأنني ألقي الدعابات |
- Menenjit olduğumu söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون أنني أعاني من إلتهاب السحايا في الواقع انتِ بخير |
- Menenjit olduğumu söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون أنني أعاني من إلتهاب السحايا في الواقع انتِ بخير |
Dünya yaratmada iyi olduğumu söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون أنني أستطيع بناء عوالم خيالية. |
Dünya yaratmada iyi olduğumu söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون أنني أستطيع بناء عوالم خيالية. |
Ama doktorlar şanslı olduğumu söylüyor. | Open Subtitles | ولكن الأطباء يقولون أنني محظوظة |
Herkes yeni "YalnızKız" olduğumu söylüyor. | Open Subtitles | "يقولون أنني سأكون "المتوحد من؟ |
İnsanlar benim sevgiyi bilmediğimi söylerler. | Open Subtitles | الناس يقولون أنني لا أعرف ما هو الحب |
Benim kendi kitaplarımı yazamayacağımı dahi söylerler. | Open Subtitles | يقولون أنني حتى لا أكتب كتبي الخاصة |
Kendi kitaplarımı yazamayacağımı söylerler. | Open Subtitles | يقولون أنني لا أستطيع كتابة كتبي الخاصة |
Yeni bir karta ihtiyacım olduğunu söylediler, bana geçici bir tane verilmiş. | Open Subtitles | يقولون أنني بحاجة لبطاقة جديدة اضطررت لأخذ بطاقة مؤقتة |
Başka bir röntgene ihtiyacım olduğunu söylediler. | Open Subtitles | انهم يقولون أنني بحاجة لصورة أشعة سينية أخرى |
Buradayım, çünkü sinirsel rahatsızlığım olduğunu söylediler. | Open Subtitles | أنا هنا لأنهم... يقولون أنني حالة متوترة. |