"يقوموا" - Traduction Arabe en Turc

    • bizi
        
    • Onlar
        
    • yapmak
        
    • yapıyorlar
        
    • yaparlar
        
    • yapsın
        
    • yapsınlar
        
    • onlara
        
    • yapmaları
        
    • ediyorlar
        
    • yapmalarını
        
    • onları
        
    • yapmazlar
        
    • yapmadılar
        
    Peki o zaman neden korumaları gerektiği gibi bizi korumadılar? Open Subtitles فلماذا لم يقوموا بالإعتناء بنا كما كان يفترض بهم ؟
    Büyükbabam Onlar onu götürmeden önce bana öğretmek için yıllarını harcadı. Open Subtitles جدي أمضى سنوات يعلمني عن هذا , قبل ان يقوموا بأخذه
    Hepimizin hep bildiği şey hakkında bir şey yapmak istediler, yani cezai adalet sisteminin kapısını tersine çevirmek. TED كانوا يريدون ان يقوموا بشيء يمكننا وصفه جميعاً وهو فتح منفذ قانوني في النظام العدلي
    Bu zor ve çok zaman alıcı bir iş, ve her hafta saatlerce bunu yapıyorlar. TED انه امرٌ صعب .. انها مهمة شاقة عليهم ان يقوموا بها لساعات كل اسبوع
    Umarım deniz kuvvetlerindeki insanlar işlerini, sizin işinizi yaptığınız mükemmellikte yaparlar. Open Subtitles آمل من بقية البحرية أن يقوموا بعملهم جيداً كما تقوم بعملك
    Ve bırakın adliyeciler işlerini yapsın. Open Subtitles دعوا رجال الأعمال الجنائية يقوموا بعملهم.
    Bırakalım işlerini yapsınlar ve biz de mürettebat bölümde bir şeyler içelim. Open Subtitles هيا ، دعينا ندعهم يقوموا بعملهم ونذهب لتناول شراب في صالة الطاقم
    Şimdi, bin nesil boyunca, ...her gün onlara sizi öldürmelerini emrediyor olacaksınız. Open Subtitles و الآن، و لآلاف الأجيال ستقومون بأمرهم كل يوم بأن يقوموا بقتلكم
    Tanrım! Onlar bizi soyardı yahu. Open Subtitles يا إلهى, كان يُمكِن أن يقوموا هُم بسرقتنا.
    Bizim türümüz sanatını icrâ etmeli ve gösteriyi tahakküm altına almalı, ...aksi takdirde başkaları bizi tahakküm altına alacaktır. Open Subtitles فأشباهنا يجب أن يقوموا بالأداء وإدارة العروض، وإلا فإن الآخرين هم من سيقومون بالتحكم بنا
    Peki onlara herşeyi anlattıysa neden bizi burada vurmadılar? Open Subtitles لكن إذا أخبرهم كلّ شيء، لماذا لم يقوموا بقتلنا هنا
    Bir düşünün Onlar bununla yüzleşmek yerine o uzuvlarının yenilenmesini düşünebilirlerdi. TED تخيلوا الموقف إذا استطاعوا أن يقوموا بإعادة توليد أطرافهم بدلًا من التعامل بالأطراف الصناعية
    Böylece,doğru hücreleri bulursak ve onları vücuda nakledersek,Onlar iyileştirmeyi yapabilir. TED مما يعني. إذا استطعنا أن نجد الخلايا الصحيحة وزرعهم في الجسد فإن بإمكانهم أن يقوموا بالعلاج
    Restoranlartan toplama yapmak için para alıyorlardı. TED حسناً .. المطاعم تدفع لهم لكي يقوموا بتجميع الكرتون
    Rakiplerim beni mahvetmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Open Subtitles خصومي لن يمنعهم اي شيء من أن يقوموا بتدميري
    Biliyor muydunuz üstsüz barlar en çok Anneler Günü'nde iş yaparlar. Open Subtitles هل تعلم ان عاريات البارات يقوموا بأفضل اعمالهم في عيد الام؟
    Bırakalım NCIS işini yapsın. Open Subtitles دعوا مركز التحقيقات يقوموا بعملهم
    Bırak işlerini yapsınlar sonra defolup giderler. Open Subtitles فقط دعهم يقوموا بعملهم. ثم يمكنهم الخروج من هنا.
    ...kimyasal tesisler gibi tanıtıyorlar... ...bu yüzden onlara denetim yapılmıyor. ABD Gıda ve İlaç İdaresinin... yargılama problemi vardır. TED الجواب بغاية البساطة الصينيين يعتبرون منشآتهم هذه كمنشات كيميائية و ليست دوائية و بالتالي لا يقوموا بالتدقيق عليهم
    ...yaklaşık bir düzine belki de 20 düzine kadar... ...araştırma yapmaları gerekirken yapmıyorlar. TED هم في الواقع يقوموا ببعض التحقيقات خارج الاراضي الامريكية ما يقارب اثنا عشر منهم سنويا و ربما عشرون في احسن الاحوال
    Öyle karmaşık aletleri yok, hâlâ birçok bavulu elle kontrol ediyorlar. Open Subtitles ليس لديهم كل هذه الأجهزة الحديثة. و يقوموا بفحص الأمتعة يدوياً.
    Bir istisna yapmalarını iste. Birinci sınıfları oynatmamıza izin versinler. Open Subtitles اطلب منهم أن يقوموا باستثناء يتيح لنا اشراك طلاب مستجدين
    Bu virüse ulaşma yetkisi olan kişiler, böyle bir şey yapmazlar. Open Subtitles إن الموظفين العاملين هناك والذين لديهم صلاحية الدخول للفيروس لن يقوموا بشيء كهذا هل أنتي متأكدة؟
    Fakat kendi avukatlarını ayarlamış olamazlardı çünkü hiç telefon görüşmesi yapmadılar. Open Subtitles لأن المتهمين أنفسهم لم يكونوا يستطيعون أن يقوموا بذلك و ذلك لأنهم لم يجروا أي مكالمات هاتفية بعد إعتقالهم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus