"يكن مستعداً" - Traduction Arabe en Turc

    • hazır değildi
        
    • hazır olmadığını
        
    • hazır değilse
        
    • hazır olmadığı
        
    Ordu hazır değildi. Open Subtitles أو سائقي سيارات أجرة؟ الجيش لم يكن مستعداً.
    Kahrolası bekar hayatını bırakmaya hazır değildi. Open Subtitles لم يكن مستعداً للتخلي عن حياة العزوبية القذرة
    Yaklaşık üç buçuk hafta erken doğmuştu bu bağlamda rahmimi terk etmeye hazır değildi. Open Subtitles و لم يكن مستعداً حتى يخرج من الرحم
    Ama oğlumun uçmaya hazır olmadığını biliyordun. Open Subtitles لكنّك عرفت أن ابني لم يكن مستعداً للطيران
    Yeni bir kız arkadaşı olduğunu ama bana anlatmak için hazır olmadığını düşündüm. Open Subtitles ظننت أنها خليلته الجديدة لم يكن مستعداً لإخباري بذلك
    O yas tutmaya hazır değilse, ben de ölmeye hazır değilim o zaman. Open Subtitles لكنه ان لم يكن مستعداً للحزن اذاً انا لست مستعدة للموت
    Onlar senin Bay Prince'i uçmaya hazır olmadığı konusunda ikna etmen ve bu konuda Donanmayı uyarman gerektiğini iddia ediyorlar. Open Subtitles يدّعون أنّه كان يجب عليك أن تتفهم أن السيد برينس لم يكن مستعداً للطيران وأنه كان يجب عليك أن تحذّر البحرية عن حالته
    Çünkü Derek bu ilişkiden vazgeçmeye hazır değildi ama sen hazırdın. Open Subtitles , ديريك) لم يكن مستعداً للتخلي عن علاقتكما) لكنكِ كنتِ مستعدة
    hazır değildi ama artık hazır! Open Subtitles لم يكن مستعداً, ولكنه سيفعل الليلة
    Denemek isterdim ama o hazır değildi. Open Subtitles لقد أردتُ المحاولة، لكنه لم يكن مستعداً
    Görünen o ki, dünya henüz buna hazır değildi. Open Subtitles يبدو ببساطة أن العالم لم يكن مستعداً.
    Ordu hazır değildi. Open Subtitles الجيش لم يكن مستعداً.
    Ama hazır değildi. Open Subtitles لكنه لم يكن مستعداً أبداً
    Maidar'a kaç defa onun savaşa hazır olmadığını söyledim. Open Subtitles ...(كم من المرات أخبرت (مايدار أنه لم يكن مستعداً للحرب
    Maidar'a kaç defa onun savaşa hazır olmadığını söyledim. Open Subtitles ...(كم من المرات أخبرت (مايدار أنه لم يكن مستعداً للحرب
    #Seni ağlattıysa bilmem gerek #Ölmeye hazır değilse hazırlansa iyi olur Open Subtitles "{\fs20\pos(190،230)}والآن إن جعلك تبكي, فينبغي أن أعرف وإن لم يكن مستعداً للموت, فعليه التحضر له"
    Ona duymaya hazır olmadığı bir şey söyledim. Open Subtitles لقد أخبرته أمراً لم يكن مستعداً لسماعه
    Jacobs, hazır olmadığı bokun içine girdi. Open Subtitles "جيكوبس)، تدخل في أمور) لم يكن مستعداً لها"
    hazır olmadığı için hamile kalmıyordum. Open Subtitles لأنه لم يكن مستعداً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus