| Hayır, akıl hastaları bir süreçten geçmek zorundalar daha sonra kalırlar. | Open Subtitles | لا المرضى العقليون يجب أن يمروا بإجراءات خاصة قبل أن يتم إدخالهم |
| Hagan'ın adamlarına dersin ki, eğer bu çocuğu almak istiyorlarsa önce beni geçmek zorundalar. | Open Subtitles | لذا أخبر رجل هيجين اذا أرادو انا ينالو من فتاه سيضطروا ان يمروا من عندي |
| Yarışçılar,mavi direklerden,yere paralel olarak ve kırmızı direklerden ise,dik bir şekilde geçmek zorundalar. | Open Subtitles | المتسابقون يجب أن يمروا من خلال الأبراج الزرقاء أفقياً ومن خلال الأبراج الحمراء بشكل حاد جداً |
| Bırakın geçsinler. Sistem çöktü. | Open Subtitles | ، دعوهم يمروا هناك خلال بالنظام |
| Hadi çocuklar, bırakın geçsinler. | Open Subtitles | هيا يا أولاد ، دعوهم يمروا |
| Yani iyi insanların Geçmesine izin verip kötü olanları öldürüyor mu? | Open Subtitles | أتجعل الطيبين يمروا وتقتل البغضاء؟ |
| geçmek için sadece iblislerin izne ihtiyacı yoktur. | Open Subtitles | الشياطين فقط يمكنهم أن يمروا من خلالها دون مساعدة |
| Sessizce geçmek için yaptıkları şey bu. | Open Subtitles | فهذا ما يقومون به حتى يمروا بسكون |
| Bu bankadan çıkmak için üstümüzden geçmek zorundalar. | Open Subtitles | سيكونون مضطرين أن يمروا من فوقنا... |
| Kessler'ın mekana akan tüm araçlar, oradan geçmek zorundalar. | Open Subtitles | (كل المتوجهين إلى مقر (كاسلر يجب أن يمروا من هنالك |
| Bill, Tom, ...bırakın geçsinler. | Open Subtitles | " بيل ، توم " دعوهم يمروا |
| Bırak geçsinler! | Open Subtitles | دعهم يمروا |
| geçsinler. | Open Subtitles | دعهم يمروا |
| Çekilin,çekilin. Geçmesine izin verin. | Open Subtitles | تراجعوا، تراجعوا، دعوهم يمروا. |
| - Geçmesine izin verin. - Teşekkürler, dedektif. | Open Subtitles | دعهم يمروا شكرًا لك أيها المحقق |