"يمكنني إيجاد" - Traduction Arabe en Turc

    • bulamıyorum
        
    • bulabilirim
        
    • bulabileceğimi
        
    • bulacağım
        
    • bulamadım
        
    • bulurum
        
    • bulacağımı
        
    • bulabileceğim
        
    • bulamam
        
    Ne yapacağımı bilmiyorum. O kalıpları bulamıyorum. Open Subtitles لا أعرف ماذا أفعل، فلا يمكنني إيجاد تلك القوالب.
    0lacak olan yangınlardan ailemi kurtarmanın yolunu bulamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني إيجاد طريق لإنقاذ عائلتي من النيران الآتية
    Artık aradığı şeyi de bildiğimize göre izini sürmenin bir yolunu bulabilirim. Open Subtitles و الآن يعلم بأننا نعرف ما يبحث عنه يمكنني إيجاد طريقة لتعقيه
    Belki çocukla iletişim kurmanın bir yolunu bulabilirim. - Ne istediğini öğreniriz. Open Subtitles ربما يمكنني إيجاد وسيلة للأتصال معه ويمكننا البحث فيما يريده
    Sadece gece için nerede içki ve bir kız bulabileceğimi söyle yeter. Open Subtitles فقط أخبرني أين يمكنني إيجاد شراب و ربما فتاة لليل
    Şimdi dayanıklı ve geniş kalçalı birini nereden bulacağım? Open Subtitles أين يمكنني إيجاد إمرأة لديها جيد قوي و وركين عريضين ؟
    Karayip müziklerini bulamadım o yüzden sana sonra veririm. Open Subtitles لا يمكنني إيجاد ما أبحث عنه سأراك لاحقاً
    Katliamda benimle birlikte olan kimseyi bulamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني إيجاد أي أحد من الذين كانوا معي في المجزر
    47758 no'lu parçayı bulamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني إيجاد المادة 47758 في أي مكان.
    Ana damarı bulamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني إيجاد الشريان الأورطي هنا بالظبط
    Hiçbir çıkış yolu bulamıyorum, sorun bu. Open Subtitles لا يمكنني إيجاد وسيلة للتخلص منه، هذه هي المشكلة.
    Anneannemi bulamıyorum. Nerede olduğunu biliyor musun? Open Subtitles لا يمكنني إيجاد جدتي في أيّ مكان أتعلم أين هي ؟
    Zor kararlar verdin bu kararlarında hiçbir kusur bulamıyorum. Open Subtitles لقد قمت باتخاذ قرارات صعبة ولكن لا يمكنني إيجاد خطأ في أي من قراراتك
    Çocuklar, gerçekten yolu bulabilirim. Open Subtitles حقاً يا رجال، يمكنني إيجاد طريقي من هنا.
    Yıllarca geçici bir işçi olarak çalıştım. Bir ofiste, gözlerim bağlı yolumu bulabilirim. Open Subtitles لقد عملتُ كعامل مؤقت لسنوات يمكنني إيجاد أي شيء في المكتب و أنا معصوبة العينين
    İyi bir yeşil limonlu turtayı nereden bulabilirim? Open Subtitles أين يمكنني إيجاد فطيرة ليمون أخضر طيّبة؟
    Önemli değil. Patrick Sullivan'ı nerede bulabilirim, biliyor musunuz? Open Subtitles هل يمكنك إخباري أين يمكنني إيجاد باتريك سولوفان
    Birisi bana bu ülkede nerede bakire birini bulabileceğimi söyleyebilir mi? Open Subtitles هلاّ أخبرني أحدكم, أين يمكنني إيجاد عذراء في هذه البلاد.
    Gümüşün ortalama atomik ağırlığını nasıl bulacağım? Open Subtitles لنرى كيف يمكنني إيجاد متوسط الوزن الذري للفضة؟
    Yaşamları paramparça oldu, hem mecaz hem kelime anlamında, ama bir şey bulamadım. Open Subtitles حياتهم مُزقت تماماً مجازياً وحرفياً ولا يمكنني إيجاد شيء
    Olay o noktaya gelirse, sana saldırdığını gördüklerine yemin edecek şahitler bulurum. Open Subtitles يمكنني إيجاد بعض الناس الذين سيشهدون برؤيته يتعدى عليك، إن وصل الأمر لهذا
    Bana kadınlar beysbolunu burada bulacağımı söylediler. Open Subtitles لقد قاموا بإخباري أين يمكنني إيجاد ساحة كرة القاعدة للنساء
    Bu ikisini burada bulabileceğim söylenmişti. Open Subtitles أخبروني أنه يمكنني إيجاد هذين الشخصين هنا
    Ondan daha iyi birini bulamam. Open Subtitles ‏ ‎لا يمكنني إيجاد شاب أفضل منه.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus