"يمكنني مساعدة" - Traduction Arabe en Turc

• yardım edebilirim
• yardım edemem
• yardım edebileceğimi
• bile yardım edebilirsem

Pekala, Avatara ve en cömert destekçime nasıl yardım edebilirim?
الآن , كيف يمكنني مساعدة الأفتار ومؤيدي الأكثر سخاءا ؟

Düşündüm ki belki Robyn'e yardım edebilirim ve fark yaratmak için.
ظننت أنه ربما يمكنني مساعدة روبين بطريقة ما أن أصنع الفرق

Bana yardım edebilir misin sence ? Elbette edebilirim..herkese yardım edebilirim ben
اتعتقد انه بامكانك مساعدته بالطبع يمكنني مساعدة اي احد

Yetenekleri olan insanlara elinizdeki tüm kayıtlara ve laboratuvar verilerine göz atmadan yardım edemem.
لا يمكنني مساعدة الناس ذوي القدرات ما لم أحصل على سماح كامل لسجلاتكم و مختبراتكم

Yardım istemeyen bir mahalleye, ben de yardım edemem.
كما تعلمين , لا يمكنني مساعدة حي لا يريد أن يساعد

Evet ama araştırmalarımla daha fazla insana yardım edebileceğimi düşündüm.
نعم ، ولكني أعتقدت أنني يمكنني مساعدة أناس أكثر بأبحاثي

Yoksa öldürdüğü onca kadın yüzünden mi? Howard'a yardım edebileceğimi düşünmüştüm.
ظننت أنه يمكنني مساعدة هوارد, ولكنه إستغلني

Doğruluk Kılıcı hemen hemen her şeyi kesebilir. Kocana yılan sarmaşığını öldürmesinde yardım edebilirim.
أتعلمين, سيف الحقيقة يمكنه قطع أيّ شيء يمكنني مساعدة زوجكِ لقتل الثعبان.

Anlayacağın, anlatmak zorunda değilsin, ama belki bana bir yardımı dokunabilir ve başkalarına yardım edebilirim.
لا يجب عليك هذا، ولكنها ربما تفيدني، وربما يمكنني مساعدة شخص آخر.

Maggie ben bile neden burada olduklarını bilmiyorken onlara nasıl yardım edebilirim?
ماجي، كيف يمكنني مساعدة عاد عندما أنا لا أعرف حتى لماذا هم هنا؟

Pekala. FBI'ya nasıl yardım edebilirim?
حسناً إذاً كيف يمكنني مساعدة ال"إف بي آي"؟

Ona yardım edebilirim.
يمكنني مساعدة صديقك

Mesela, kalpsiz, muhafazakâr, kişisel silahlanmayı destekleyen, yasadışı göçmenlerden nefret eden, kendini üstün gören, Karl Rove'un küçük göğüslü hali olan bir ahmak olmasına rağmen, Elliot'a yardım edebilirim.
فمثلاً: يمكنني مساعدة (باربي) مع أنها عديمة الشفقة وجمهورية

Cabbar, malikânesine şarbon atana kadar hükümete bok atmaya devam edecek ve NPR radyoda Al Frankenstein'ı dinleyecek olmasına ve suratına vurmayı tercih edecek olmama rağmen, ben de Dr. Cox'a yardım edebilirim.
وأنا يمكنني مساعدة دكتور (كوكس) مع أني أريد ان الكم وجهه داعم الإرهابيين مستخدمي الجمرة الخبيثة

Aranan bir kanunsuza gönüllü olarak yardım edemem.
لا يمكنني مساعدة مقتصة مطلوبة للعدالة طواعية

İkinizden birinin peşinde. Birileri benden bir şeyler saklıyor. İkinizin de kaçmasına yardım edemem.
يخفي أحدكم عنّي شيئاً ما، لا يمكنني مساعدة كلتاكما في الهروب!

Bu durumda ikisine de yardım edemem.
ولا يمكنني مساعدة أياً منهما

Ben ona yardım edemem.
لا يمكنني مساعدة إبن عمكِ

Bir tanesi, ölüm ve ölmek konularında ben bu kadar aptalca ve hatalı davrandığım halde hastalarıma nasıl yardım edebileceğimi anlamaya çalışıyorum
إحدى الأمور التي أحاول فهمها هي أنه كيف يمكنني مساعدة مرضاي بمسألة الموت والاحتضار مع أنني كنتُ غبياً جداً

Galiba polise yardım edebileceğimi düşünmek deliceydi ama araştırmaya ve yazmaya devam edeceğim.
مدرسة آلامو الثانوية أعتقد أنه من الجنون ظني أنه يمكنني مساعدة الشرطة

Anlamak istiyordum. İnsanlara yardım edebileceğimi düşünmüştüm...
أردت أن أفهم ... ظننت أنه يمكنني مساعدة الناس

Ama bir kişiye bile yardım edebilirsem... onu kurtarabilirsem... kötü bir durumu düzeltirsem... o zaman mutlu oluyorum.
لكن عندما يمكنني مساعدة أحد أو أنقذ أحداً أو أصلح خطأ أو أصحح موقف