"ينبغي علينا" - Traduction Arabe en Turc

    • gerekiyor
        
    • gereken
        
    • gerektiğini
        
    • zorundayız
        
    • gerekmiyor
        
    • Biz
        
    • zorunda
        
    • bence
        
    • mıyız
        
    • edelim
        
    • daha iyi
        
    • gerekmez
        
    • gerektiği
        
    • etmeliyiz
        
    Şöyle durup düşünmemiz gerekiyor: bilim ve sanat konusunda ne yapmaya çalışıyoruz? TED اذاً ينبغي علينا التوقف حقا والتفكير بماذا نحاول فعله مع العلوم والفنون؟
    Daha koruyucu olman gereken kız birlikte bir ilişki istediğin kızdır. Open Subtitles بنهاية المطاف، الفتاة التي ينبغي علينا حمايتها هل التي نريد معاشرتها
    Endişe etmemiz gerektiğini düşündüğüm bir başka konu daha var. TED هناك مشكلة أخرى أرى أنّه ينبغي علينا أن نهتمّ بها.
    çünkü Biz düşünmek zorundayız tüm bu hayvanlarla ne yapacağımızı TED لأننا يجب أن نعرف ما ينبغي علينا فعله بهذه الحيوانات.
    Her yerde Stormtrooper var. Gitmemiz gerekmiyor mu? Open Subtitles هنالك جنود في كل مكان ألا ينبغي علينا الخروج من هنا؟
    Uykumuzu alamadığımıza göre ne yapmamız gerekiyor? TED بما أننا لا نستطيع استدراك ما فاتنا من نوم، ماذا ينبغي علينا فعله؟
    Sabahın bu saatinde dudakları hazır etmek kolay değil, biliyorum ama müziğe hep beraber girmemiz gerekiyor. Open Subtitles أعرف أنه من الصعب عليكم ياسادة بدأ العزف من الصباح الباكر لكن ينبغي علينا أن نواكب بعضنا على نحو متوازي
    Aslında bu tamponlara kaynak yaptırmamız gerekiyor ancak bu zaman, malzeme ve para gerektirir. Open Subtitles ينبغي علينا لحم هذه المصدات، لكن هذا يستهلك وقتا و معدات و مالاً.
    Utanç hakkında bilmeniz gereken diğer şey ise tamamen cinsiyete göre organize olduğu. TED الشيء الآخر الذي ينبغي علينا معرفته عن العار بأنه مرتب حسب الجنس.
    Böyle bir durumda sormamız gereken ilk soru. "Bitkilerimizi nasıl soğuğa daha dayanıklı yaparız?" TED السؤال الذي ينبغي علينا طرحه على الأرجح هو، كيف يمكننا جعل نباتاتنا تتحمل البرد؟
    Dolayısıyla yapmamız gereken işleri baştan kuralına göre yapmak, TED لذا، ما ينبغي علينا فعله هو الحصول على حقوق من البداية
    Bilmiyorum ama içimden bir ses bunu öğrenmemiz gerektiğini söylüyor. Open Subtitles لا أعلم, لكن لدي شعور أننا ينبغي علينا أن نستكشف
    Ve bir çok insan gerçekte bu konuya elimizi sürmememiz gerektiğini, kendi haline bırakmamız gerektiğini, onun çözülecek bir konu TED وهناك العديد من الناس فعلا تعتقد انه يجب ان لا نلتمسه حتى, ينبغي علينا تركه, فلسنا بحاجة الى حله
    Mario için daha iyi aynalar haline gelmemiz gerektiğini fark ettik. TED لقد ادركنا بأنه ينبغي علينا أن نكون مرآة أفضل لماريو.
    Gezegeni yönetmek için yeni bir yol inşa etmek zorundayız, birlikte, toplu akılla. TED ينبغي علينا تطوير طريقة جديدة لإدارة الكوكب ، جماعيا ، عبرحكمة جماعية .
    Hey, güneş doğalı bir saat oldu. Koşmaya başlamamız gerekmiyor mu? Open Subtitles الشمس شرقت منذ ساعة ألا ينبغي علينا الذهاب ؟
    Bunu sürdürmek istiyorlarsa neden Biz acı çekelim ki? Open Subtitles حاولنا الحصول على 'م على وقف القتال. إذا كانت تريد أن تحافظ عليه حتى، لماذا ينبغي علينا أن تعاني؟
    Eger bunu başarmak istiyorsak, dünyada, neyi değiştirmek zorunda kalacağız? TED إذا أردنا تحقيق ذلك، ما الذي ينبغي علينا تغييره؟
    bence bu gece beraber yatmamız ikimizin de yararına olur. Open Subtitles و من مصلحتنا, أعتقد أنه ينبغي علينا النوم سويةً الليلة
    En azından birisi için doğum belgesi falan bulamaz mıyız? Open Subtitles أوَلا ينبغي علينا أن نقدر على تعقّب شهادةَ ميلادِ أحدهما؟
    Size kaldırımın kenarına park edelim demiştim. Open Subtitles لقد قلت لك أنّه ينبغي علينا الوقوف بجانب الرصيف
    Fakat kar yeni ve uzay kökenliyse, ...onu yok etmek için çalışmamız gerekmez mi? Open Subtitles لكن إذا كان الثلج جديد وفضائي ألا ينبغي علينا المحاولة لتدميرة ؟
    Ne yapmamız gerektiği de gayet netleşti. TED وأصبح من الواضح أيضًا ما ينبغي علينا فعله.
    Çoğumuz dinamit yemiş gibi şokta ve başına gelenlerden korkmuş bir halde iken tabandan başlayarak benim direnç çemberleri dediğim şeyler inşa etmeliyiz. TED ينبغي علينا مع الكثيرين المصدومين مما حدث لنا أن نخلق قاعدة جماهيرية ستكون بمثابة أوساط قادرة على الصمود.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus