"يوم واحد من" - Traduction Arabe en Turc

• bir gününü
• bir günü
• bir günden
• bir günde

Hayatının bir gününü ona veremez misin?
ألا تستطيع إعطاء والدتك يوم واحد من حياتك ؟

bir gününü içkisiz geçirmeyi nasıl başarıyorsun?
كيف تتعامل في يوم واحد من غير الشراب؟

Hayatın sadece bir gününü
فقط يوم واحد من الحياة

Çünkü hayatımın tek bir günü bile işime geç kalmadım!
لأن ما سبق أن كنت متأخرا إلى عملي يوم واحد من حياتي

Yılda bir günü kendimi düşünmek için ayırıyorum.
هو يوم واحد من السنة أنا حجز لحقا التفكير في نفسي.

Senin yoğun programında bir günden az zamanını alır.
الامر لن يتعدى يوم واحد من حياتك المشغولة

bir günde ayağımın altında biriken kirden 5000 tuğla yaptım ve traktörü de 6 günde yaptım.
ضغطت 5000 طوبة في يوم واحد من التراب تحت قدمي وبنيت جرار في ستة أيام.

Hayatın bir gününü
يوم واحد من الحياة

Senede sadece bir günü, oğlumuz hakkında konuşmaya ayırıyoruz.
نسمح لأنفسنا يوم واحد من السنة للحديث عن ابننا

Bütün yöneticilerini yılın bir günü Goofy'nin evinde kalmaya zorluyor.
هو يجعل كل مُدير يقضي يوم واحد من السنة في بذلة "جوفي".

Suçunu kabul edersen, bir günden fazla hapiste yatmayacaksın ve sicil kaydından 24 ay içinde silinecek.
عليك قبول الإقرار بالذنب، لم تشاهد أكثر من يوم واحد من السجن، ومحوها من السجل الخاص بك في 24 شهرا.

New York'ta şiddetli suçların hızla azaldığı bir günden sonra...
بعد يوم واحد من انخفاض معدل الجريمة في مدينة (نيويورك)...

bir günde iki kere gördüm Piper. Bir terslik olması lazım.
مرتين في يوم واحد من لامكان يا "بايبر" إن الأمر غريب

Uyuşturucuyla bir günde kazandığın parayı kumarda kazanmak yıllar alırdı.
المال الذي تجنيه في يوم واحد من المخدرات سيستغرق سنوات لتحقيقه في القمار