"يَبْدأُ" - Traduction Arabe en Turc

    • başlıyor
        
    • başlar
        
    • başladı
        
    • başlayacak
        
    • başladığı
        
    • başla
        
    • Başlama
        
    • başlamaz
        
    • başladığında
        
    Biyolojik saat dediğimiz şey bu hastalar beş yaşına gelince hızlanmaya başlıyor. Open Subtitles الذي نَدْعوة الساعةَ الداخليةَ يَبْدأُ بالتَسْريع في حوالي الخمسة.
    Koltuğum geldi. Burası eve benzemeye başlıyor. Open Subtitles الآن هذا المكانِ يَبْدأُ ظُهُور مثل البيتِ.
    Mevsim başında, daha birkaç hafta önce bırakılmış olan yumurtalar çatlamaya başlıyor. Open Subtitles البيض الذي وُضِعَ قبل أسابيع قَليلة، في بدايةِ الفصلِ يَبْدأُ بالتَفْقيس.
    Bu seni ne zaman rahatsız etmeye başlar? Open Subtitles أخبريني عندما يَبْدأُ الأمر بمُضَايَقَتك
    Ayaklarım burada cidden uyuşmaya başladı. Open Subtitles بجدية، سيقاني يَبْدأُ تَثبيت الظهرِ هنا.
    Plazma, kılcal damarlardan sızmaya başladığında, deri ve dokular donmaya başlayacak. Open Subtitles بينما يَبْدأُ بلازما بتَسْريب خلال الحيطانِ الشعريةِ، الجلد والأنسجة يَبْدآنِ بالتَجميد.
    Resiflerin bitip, açık denizin başladığı yerler. Open Subtitles حيث الشعب المرجانية تَنتهي والبحر المفتوح يَبْدأُ.
    Elindeki kartonu sallamaya başla. Open Subtitles الآن، يَبْدأُ بتَلويح مجذافِكَ.
    Ya sonuna kadar git, ya da hiç Başlama. Open Subtitles ساعدْه، أَو الذي يَبْدأُ مطلقاً.
    Kimse bir gecede halüsinasyon görmeye başlamaz. Open Subtitles لا أحد يَبْدأُ بتَهَلْوُس ليلاً،
    Daha da kuzeyde kış, nihayet sona eriyor. Ve buz erimeye başlıyor. Open Subtitles في أقصىِ الشمال،الشتاء انتهى أخيراً والثلج يَبْدأُ بالذَوَبان.
    Bir ortamda iki bayan ve dört erkek varsa, içmeye başlıyor. Open Subtitles إذا كان هناك إمرأتان.. وأربعة رجالِ، يَبْدأُ بالشُرْب.
    Yeni patron bu sabah başlıyor. Open Subtitles حَصلَ على الرئيسِ الجديدِ يَبْدأُ هذا الصباحِ.
    Şampiyon tekrar içeri girmeye başlıyor. Open Subtitles والبطل يَبْدأُ التَحَرُّك في ثانيةً.
    Güçten düşme bu noktada başlıyor. Open Subtitles يَبْدأُ التسريع في الانحطاط هنا.
    Yirmi beş yıl sonra bu durum insanın sinirini bozmaya başlar. Open Subtitles وبعد 25 سنةِ، يَبْدأُ تَقَدُّم أعصابِ الناسِ.
    Vücuttaki rutubet karbon çeliğine değince paslanma başlar. Open Subtitles الرطوبة مِنْ الجسمِ يَضْربُ فولاذُ الكاربونَ، وبعد ذلك تآكل يَبْدأُ.
    Bana mı öyle geliyor yoksa veto kulağa çok hoş mu gelmeye başladı? Open Subtitles هو ني، أَو نَقْضُ يَبْدأُ لظُهُور جيدِ جداً؟
    Sonra birden şereften, vatan borcundan falan konuşmaya başladı. Open Subtitles ثمّ يَبْدأُ بمُنَاقَشَة كُلّ هذا الهراء حول الشرفِ والواجبِ أُقسمُ
    Üniversitede geçirdiğin 4 ayı anmak isterdik ama bizim dersimiz az sonra başlayacak. Open Subtitles نعم، بقدر نحن نَحبُّ العَيْش ثانية تلك الشهورِ الأربعة مَعك، يَبْدأُ صنفُنا بعد قليل.
    Randevu başladığı andan bitene kadar. Open Subtitles يَبْدأُ الموعد الآن وينتهي عند منتصف الليل.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus