Senin yerini alması için birini çağırmak istemediğinden emin misin? Böylece sen ilgilenebilirsin. | Open Subtitles | امتاكد انك لا تريد استدعاء احداً لكي يأخذ مكانك و تتولى انت هذا؟ |
En iyisi itfaiyeyi çağırmak. Orada atlamak üzere bir adam var. | Open Subtitles | من الافضل استدعاء رجال الاطفاء هناك رجلا على وشك ان يقفز من ذلك المبنى |
Bu durumda, Sayın Yargıç, George Wilbur'u tekrar çağırmak istiyorum. | Open Subtitles | في تلك الحالة، أود إستدعاء جورج ويلبر يا سيادة القاضي |
Bu parti bozanı, partini bozması için çağırmak istediğine emin misin? | Open Subtitles | أانت متأكدة أنك تريدين دعوة مخرب الحفلات ذاك الى حفلتك ليخربها |
Şimdi, balistik tekniklere girme veya tanıklık etmek için uzmanları çağırmak gibi bir niyetim yok. | Open Subtitles | والآن، انها ليست نيتي ان اخوض في التفاصيل الفنية لعلم القذائف أو أدعو خبراء ليشهدوا |
Şimdi yeni garsonu tanık sandalyesine çağırmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أستدعي شاهد جديد الان النادلة الجديدة في هذا المكان |
Sayın Hâkim, sürpriz tanıklarımı çağırmak istiyorum. | Open Subtitles | سعادتك ، أريد استدعاء جميع شهودي المفاجئين مجدداً |
Onları çağırmak için nerede gömüldüklerini bulmamız gerek. | Open Subtitles | نحن بحاجة للعثور على المكان الذي دفنت حتى نتمكن من استدعاء لهم. |
Ancak bu kadar var. Polisleri çağırmak zorunda değildin. | Open Subtitles | هذا كل ما لديّ لم تكن مضطراً إلى استدعاء الشرطة إلى هنا |
Ortaçağda triton şeytanın aralığı olarak tanımlanırdı çünkü o ses şeytanı çağırmak için kullanılırmış. | Open Subtitles | في العصور الوسطى، تم التعرف على نيوت مثل الموسيقى الشيطان لأن على ما يبدو، كان صوت عند استدعاء الوحش. |
Kasıt gerekliliğinin karşılanmadığını göstermek için bir tanık çağırmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد إستدعاء شاهد ليوضح أنه لم يتم إستفاء شرط النيه. |
Sakıncası yoksa polis doktorunu çağırmak istiyorum. | Open Subtitles | ، أود في إستدعاء طبيب الشرطة إذا لم تمانع طبيب الشرطة ؟ |
Seni iç çamaşırı partisine... çağırmak istiyorum. | Open Subtitles | اريد ان اقدم اليكي دعوة, الي حفلة السراويل |
Tamam, efsaneye göre Boneknapper'ın kükremesi arkadaş çağırmak içindir. | Open Subtitles | الاسطوره تقول .. ان عواء محطم العظام هو دعوة الى التجمع |
Bana katılmaları için ağabeyimi ve babamı yanıma çağırmak istiyorum! | Open Subtitles | لذا أدعو أبي وأخّي للالتحاق بيّ هنا |
Bir ilham perisi çağırmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | . كان يجب أن أستدعي مصدري للوحي |
Savunma için davanın yeniden açılmasını istiyorum. Bir tanığı yeniden çağırmak istiyoruz. | Open Subtitles | اٍننى أطلب اعادة فتح القضية مرة أخرى للدفاع و أن أستدعى أحد الشهود مرة أخرى |
Yoksa aileni çağırmak zorunda kalırız. | Open Subtitles | ما لم تفعل ذلك، فسوف نستدعي والديكَ إلى هنا |
Ama çocuk kaçtı, belki de ailesini ziyafete çağırmak için. | Open Subtitles | ولكنركضالولدبعيدا،ربما لاستدعاء عائلتهللانضمامفي العيد |
Yardım çağırmak yerine neden onları desteklemiyorsun? | Open Subtitles | لم لا تدعمهم بدلا من الصراخ طلبا للمساعدة؟ |
Doktor çağırmak istemediğine emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكده أنك لا تريدين أستدعاء طبيب؟ |
Silah sesleri nedenimiz, ve destek çağırmak için vaktimiz olmadı. | Open Subtitles | الطلقات النارية سبب محتمل ولم يكن لدينا وقت لطلب ذلك |
Bir kez daha ebeveyninizi çağırmak zorundayım. | Open Subtitles | لذلك ان لابد مرة اخرى ان استدعي والديكما |
Ruhları buraya çağırmak için içten istemelisiniz. | Open Subtitles | عليك أن تكوني صادقة لتتمكني من استحضار الأرواح إلى هنا |
Aslında kürsüye çağırmak istediğimiz yeni bir tanık var. | Open Subtitles | في الواقع، لدينا شاهد جديد نريد دعوته للمنصة. |
Konservatuardayım ve baş flütçü Bayan Tavuskuşu'nu çağırmak istiyorum. | Open Subtitles | وأريد مناداة السيدة أنثى الطاووس مع أنبوب الرصاص |