"çalışmalıyız" - Traduction Turc en Arabe

• نعمل
• نحاول
• أن نتدرب
• نسعى
• بحاجة للعمل
• علينا العمل
• نتعاون
• علينا محاولة

Bu kasaba hepimizin. Burayı ayakta tutmak için hep beraber çalışmalıyız.
هذه المدينة لنا جميعا ويجب ان نعمل سويا من اجل النجاة.

Ama demek istediğim, sen ve ben tekrar birlikte çalışmalıyız.
ما اقصده انا وانت يجب ان نعمل معا مرة اخرى.

Bu yüzden, eğitirken her zaman köpeklerin bakış açısını hesaba katmaya çalışmalıyız.
لذا، عندما ندرب، دائماً نحاول الأخذ في الإعتبار وجهة نظر الكلب.

Hildy, Turnike Güzeli'ni bulmaya çalışmalıyız diyorum.
تعلمين يا هيلدي أنني أشعر بأننا يجب أن نحاول البحث بجدية عن الآنسة تيرنستايل

Yerel olarak çalışmalıyız ama aynı zamanda okyanus havzası genişliğinde de çalışmalıyız.
. نحتاج لأن نعمل محلياً لكننا نحتاج أيضاً أن نعمل على عرض المحيط

Bu nedenle, sürekli ve topluca birlikte çalışmalıyız.
لأجل هذا يجب علينا بشكل مستمر ومتعاون ان نعمل معا

Bölgesel düzeydeki hükümetin kuruluşları ile çalışmalıyız.
علينا أن نعمل مع الحكومات على مستوى إقليمي.

NSA'nın dediği şu: Sistemlerinizin güvenliği için birlikte çalışmalıyız ama aslında bu bir kötü tavsiye veriyor çünkü şirketlerin güvenliği azalıyor.
يقولون نريد أن نعمل معكم كي نؤمن أنظمتكم لكن الحقيقة أنهم يعطون نصيحة لهذه الشركات والتي توهن من أمن خدماتهم.

Ve bu nedenle hepimiz bu hikâyeyi bitirmek için çalışmalıyız.
ولأن علينا جميعا أن نعمل لإنهاء هذه القصة.

Bu toplumlarda yaşayan insanlarla beraber çalışmalıyız ve onlara sorunlarını çözmek için ihtiyaçları olan araçları ve kaynakları vermeliyiz. Bunu yapmanın en iyi yolu budur.
علينا أن نعمل مع الناس في هذه المجتمعات, وأن نعطيهم المصادر والأدوات التي يحتاجونها ليحلوا مشاكلهم الخاصة.

Birlikte çalışmalıyız, küresel ısınmayı, okyanus asitleşmesini yavaşlatmalı ve bizim ve gelecek olan nesiller için temiz bir okyanus ve gezegen olarak devam ettirmeliyiz.
نريد أن نعمل سوياَ، لنبطئ من الأحتباس الحرارى نبطئ من عملية تحمض المحيطات ونساعد فى الحفاظ على محيط صحى وكوكب صحى لجيلنا وللأجيال القادمة.

İklim değişikliğine karşı ayakta durabilmek için birlikte çalışmalıyız.
لمواجهة تغير المناخ ، يجب أن نعمل معًا.

35 bölgemiz, 15 tane emtiamız var, bu emtiaların üretilme yöntemlerinin değişmesi için kimlerle çalışmalıyız?
إذن لدينا 35 مكانا، و 15 سلعة تشكل أولوية، مع من علينا أن نعمل لنغير الطريقة التي تنتج بها هذه السلع؟

- Ama önce onlarla konuşmaya çalışmalıyız.
ولكن يجب علينا أن نحاول الحديث معهم أولا

Ernest Littlefield hala hayatta olabilir, ve biz onu bulmaya çalışmalıyız.
إرنست ليتلفيلد قد يكون ما زال حيا و يجب أن نحاول العثور عليه

Yaşam devam ediyor ve... biz iyi şeyler yapmaya çalışmalıyız.
و لكي نستمر بهذه الحياة يجب أن نحاول القيام بما هو جيد بما هو جيد

İçlerine karışmaya çalışmalıyız. Böylece mahkumlar gibi serbest olarak hareket edebiliriz.
يجب أن نحاول أن ننسجم,لكى يسمح لنا بالتحرك بحرية كالمقيمون.

- Bir şeyi değiştirebileceğimizi sanmıyorum. - çalışmalıyız.
الأمر ليس وكأننا يمكننا عمل فرق علينا أن نتدرب

Ama biz maskeleri takmaya devam etmeye çalışmalıyız diye düşündüm.
ولكني اعتقدتُ أن علينا أن نسعى جاهدين لنُبقي الأقنعة علينا

Bu demektir ki, mesela işbirliği ve rekabeti aynı anda nasıl biraraya getireceğimiz üzerinde çalışmalıyız.
وهو ما يعني أننا، على سبيل المثال، بحاجة للعمل على كيفية استيعاب التعاون والمنافسة في وقت واحد.

Bak, bugün seni patlatmaya çalışmam ve tüm bu olanlarla güne kötü başladığımızı biliyorum ama bu işte beraber çalışmalıyız.
, أنظر, أدرك أننا بدأنا بالطريقة الخطأ اليوم , مع ضربي لك وكل شئ لكن علينا العمل معاً علي هذا

Ben de korkuyorum. Ama bu evden birlikte çıkmaya çalışmalıyız.
لابد أن نتعاون لنحمي أنفسنا فنحصن الشبابيك

Fakat buna geçmeden önce belki de öncelikle bugün burada tartıştıklarımızı özetlemeye çalışmalıyız.
لكن قبل أن نفعل ذلك يجب علينا محاولة تلخيص ما تمت مناقشته هنا اليوم