- Öyleyim. - Size anlatmaya çalıştığım şey de bu. | Open Subtitles | -نعم انا كذلك , و هذا ما احاول اخبارك به |
Sana anlatmaya çalıştığım şey de bu zaten. Hayır. Downey oradaydı. | Open Subtitles | هذا ما احاول ان اخبرك به لا |
Size söylemeye çalıştığım şey de bu. | Open Subtitles | ذلك ما احاول إخباركِ إياه |
Sana anlatmaya çalıştığım şey de buydu. | Open Subtitles | ذلك ما كنتُ أحاول إخباركِ به |
- Söylemeye çalıştığım şey de... | Open Subtitles | ) - هذا ما كنتُ أحاول .. |
Şovumda göstermeye çalıştığım şey de bu. Her yerde iyi insanlar var. Her şeyin mahvedilmesi için bir kişi yeterli. | TED | هذا ما أحاول اظهاره في عرضي. هناك أناس طيبون في كل مكان. و يستحقّ الأمر شخصا واحدا ليفسد كلّ شىء. |
İşin gerçeği bu. Anlatmaya çalıştığım şey de bu. | TED | وهذه هي الحقيقة. وهذا ما أحاول الخروج به. |
Yapmaya çalıştığım şey de bu. | Open Subtitles | وهذا ما أحاول القيام به، هو القضاء على عقبة. |
Söylemeye çalıştığım şey de bu. Beni buraya çekti. | Open Subtitles | هذا هو ما أحاول إخبارك به، لقد قادني إلى هنا. |
Yapmaya çalıştığım şey de bu. Hareket etmek, kan pompalanmasını devam ettirmek. | Open Subtitles | هذا ما أحاول فعله، متابعة التحرك |